dummy

Narsist insanlardan öğrenebileceğin 5 kıymetli şey

Narsist insanlardan öğrenebileceğin 5 kıymetli şey

Narcissus Yunan mitolojisindeki avcılardan biridir. Hikayesini bilir misin?

dummydummy

Kendine âşık olanlara aldırmayıp, onları karşılıksız bırakan ve çok güzel bir peri kızı olan Ekho, bir gün avlanan bir avcı görür. Narkissos adındaki bu avcı çok yakışıklıdır. Ekho bu genç avcıya ilk görüşte âşık olur. Ancak Narkissos bu sevgiye karşılık vermeyerek, peri kızının yanından uzaklaşır. Ekho bu durum karşısında günden güne eriyerek, kara sevda ile içine kapanarak ölür. Bütün vücudundan arta kalan kemikleri kayalara, sesi ise bu kayalarda “eko” dediğimiz yankılara dönüşür.
 
Olimpos dağında yaşayan tanrılar bu duruma çok kızar ve Narkissos’u cezalandırmaya karar verirler. Günlerden bir gün, av izindeki Narkissos susamış ve bitkin bir şekilde bir nehir kenarına gelir. Buradan su içmek için eğildiğinde, sudan yansıyan kendi yüzü ve vücudunun güzelliğini görür. O da daha önce fark edemediği bu güzellik karşısında adeta büyülenir. Yerinden kalkamaz, kendine âşık olmuştur. O ana dek kimseyi sevmediği kadar sevmiştir kendi görüntüsünü. O şekilde orada ne su içebilir, ne de yemek yiyebilir, aynı Ekho gibi Narkissos da günden güne erimeye başlar ve orada sadece kendini seyrederek ömrünü tüketir. Öldükten sonra da vücudu nergis, yani ingilizce Narcissus çiçeklerine dönüşür.

Severim mitolojik hikayeleri, ruhsal öğretilerdeki kıssadan hisseleri. Hepsi, her şey gibi içlerinde günümüz yaşamında uygulayabileceğimiz dersler taşır. “İyi ama bu kötü sonlu aşk hikayesinden ne öğreneceğim ben?” dediğini duyar gibiyim. Kıza da mesaj var, erkeğe de…

Ben Paulo Coelho’nun Simyacı kitabındaki Oscar Wilde yorumunu seviyorum bu hikayeye. 

Narkissos öldüğünde Oreadler (dağ perileri) gelir ve gölün tatlı suyunun, akıttığı gözyaşları yüzünden tuzlu suya dönüştüğünü görürler. “Neden ağlıyorsun?” diye sorar dağ perileri göle. 
Göl: “Narkissos için ağlıyorum.” 
Dağ Perileri: “Ah, elbette onun için ağlıyorsun. Ne de olsa, bizler dağlarda hep onun arkasından koşardık, ama onun yüzüne en yakından bakan, güzelliğini her gün en yakından seyreden sendin.” 
Göl: “İyi ama, Narkissos güzel miydi?” 
Dağ Perileri: “Bunu en iyi bilen sen olmalısın, değil mi? Sonuçta her gün senin kıyına gelip sudaki yansımasına bakmak için eğiliyordu…” 
Göl bir süre sessiz kalır ve sonra şöyle der: “Narkissos için ağlıyorum ama onun güzel olduğunu hiç fark etmemiştim. Onun için ağlıyorum çünkü ne zaman benim kıyıma gelip üzerime eğilse, gözlerinden yansıyan kendi güzelliğimi görüyordum.”

Narsistik bir insanı nasıl anlarsın?

1. Yetişkin bir insana saygının temel öğelerini anlatırken bulursun kendini bir anda.
2. Onlar hep senin hatalarına ve ne yapman gerektiğine odaklanırlar, kendi hatalarını görmezden gelirler.
3. Bir anda senden sıkılıverirler.
4. Seni bilinçli provoke ettiği durumlarda hissettiğin duygular yüzünden suçlarlar.
5. Zihnini okumanı beklerler, iletişimini kurmadıkları kafasının içindeki düşünceleri göremediğin, duyamadığın için bir güzel de seni azarlarlar.
6. İlgi odağı olmak isterler – ilginin kendilerinden kaydığını fark ettikleri anda sürekli senden yapman için bir şey isterler.
7. Nazik, başarılı ve neşeli insanlarla dalga geçerler.
8. Her tartışmanızın, kavganızın “son” olacağından korkarsınız.
9. Dış görünüşünüz ile ilgili sürekli geri bildirimde bulunurlar.
10. Özür dilemeyi sevmezler.

10/10 yakalayabiliyorsan bir insanda, bil ki karşında kendini beğenmişin biri var. İyi ama madem tüm ruhsal öğretiler, “Karşınıza çıkan her insanın bir sebebi var, en kötünün içinde en iyi cevher vardır, yeter ki görünenin ötesini gör, duyduğunun ötesini duy” diyor neden sen bu kendini beğenmişle karşı karşıyasın şimdi?

Büyük ihtimalle kendi değerinin farkında değilsin ve kendine saygı alanını iyi koruyamıyorsun ve evren gelişimin için bu muhteşem nergis çiçeğini sana yollamış. “Nasıl ya, yok artık” diyeceksin ama öyle…

Peki narsistik bir insandan öğrenebileceğin çok kıymetli 5 şey ne?

Narsist bir insandan neler öğrenebilirsin?

1. Kendi güzelliğini, değerini.
2. Öncelikler listeni belirleyebilmeyi ve kendi ihtiyaçlarını öne koyabilmeyi.
3. “Alma – Verme” döngüsünü dengelemeyi, feda edip kar elde etmemeyi.
4. Hayır diyebilmeyi.
5. İstediğin şeyi “aynen istediğin şekilde” elde edebilmeyi.

Evrende hiçbir şey boşuna değildir. Her şeyin ve herkesin bir görevi vardır. Kötü sandığın kişi, durum, olay belki de başına gelen en iyi, en güzel şeydir. Kimseyi suçlama, yargılama, şayet bu tarzdaki insanlar seni çok mutsuz ediyorsa, dersini al ve yoluna devam et. Teşekkür ve sevgiyle.

İyi ama ben de onun karşısına çıktıysam, benim de bir sebebim olmalı? Olabilir. Belki sen de bu “sadece kendine odaklı” insana, nazik olmayı, başkalarının duygu ve düşüncelerini önemsemeyi, empati kurabilmeyi, kendisini ve başkalarını “gerçekten” sevmenin ne olduğunu gösteriyorsundur. Kim bilir… Yaşam denen oyun sonlandığında tüm bu cevapları daha net biliyor olacağız.

İlginizi çekebilir: Duygusal zeka, empatinin en iyi hali: Karşında gördüğün sende olmasın?

Muse Yeliz Rüzgar: İzmir doğumlu ve uluslararası tanınırlığı olan Yeliz Rüzgar, Bütünsel Yaşam Koçu ve Enerji terapistidir. Yurt dışı ve yurt içinde ortağı olduğu koçluk ve danışmanlık şirketleri aracılığıyla bireysel olduğu kadar kurumlara da inovasyon, yeni ürünlerin Türkiye' ye ithalatı, motivasyon, satış arttırma, iş-özel yaşam dengesi üzerine danışmanlık vermektedir. 2005 yılından beri Anthony Robbins eğitimlerine katılımının ardından tüm etkinliklerinde gönüllü asistanlık yapmış, Los Angeles ve Türkiye'de "Power Groups" oluşumlarını yönetmiş bir Anthony Robbins lideridir. Yeliz, 13 yaşında ilk ilgi duymaya başladığı bilim ve ruhsal alanların birleştiği konular üzerine, Dünya çapında tanınan Dr. Bernie Siegel, Dr. Bruce Lipton, Dr. David Katz, EFT tekniğini bulan Dr. Craig, NLP tekniğinin kurucu Dr. Richard Bandler, NLP ‘de ‘Time Line – Zaman Çizgisi’ tekniğinin yaratıcısı Tad James gibi isimler ile birlikte kongre ve festivallerde konuk konuşmacı olmuş, ‘Holistik Yaşam’ ile ilgili sunumlar yapmıştır. Halen Sedona Üniversitesinde bu alanda doktora çalışmalarına devam etmektedir. Yeliz, UCLA ve North Carolina Üniversitelerinde psikolojik araştırmalarda da kullanılan AuraVS isimli bio-feedback aracılığı ile yaptığı seanslar ile Dünya çapında binlerce kişinin yaşamlarını dönüştürmeleri, ilişkilerini geliştirmeleri ve yaşam amaçlarına bağlanmalarına yardım etti. Yeliz Los Angeles ve İstanbul ‘da yaşamaktadır. Hayat mottosu: ¨İmkansız diye bir şey yoktur, İste, planla, harekete geç, inan ve sabırlı ol.¨

Anne evi rahatlığında seçimler: Anneler Günü’ne özel içinizi ısıtacak hediye önerileri

“An-ne”; iki hecesine dünyaları sığdıran; güven, sıcaklık, huzur, sevgi ve daha nice güzel duyguyla bizleri kucaklayan, yorgun günlerin ilacı, mutlu anların ortağı, düştüğümüzde koştuğumuz, sevincimizi ilk paylaştığımız o eşsiz kahraman. İki hece ama içinde bir ömür saklayan… Anne demek bir evin kalbi demek, sevgiyle hazırlanmış sofralar, kahve fincanında biriken mutlu anılar, bir koltukta kurulan huzur, sıcak bir evin rahatlığı demek. Çünkü bir annenin dokunduğu her şey, dünyayı biraz daha yaşanır kılar. İşte bu yüzden Anneler Günü yaklaşırken bu yıl onlara sadece bir hediye değil, hissettirdikleri o tarifsiz sıcaklığı, huzuru, ‘anne evi rahatlığını’ hediye etmek gerek. Ne de olsa her şeyin en iyisini, güzelini, rahatını, konforlusunu hak eden onlar.



Geçmişten günümüze dönüşümler geçirmiş olsa da bu özel ve anlamlı günün değişmeyen en önemli özelliği, kalbimizde ayrı bir yeri olan annelerimizi onurlandırmak için bir fırsat sunuyor oluşu. Şüphesiz ki annelerimizin bize kattığı güzellikleri bir güne sığdırmak mümkün değil ama bu özel günde özenle seçeceğimiz küçük bir hediye, onların bizim için ne kadar değerli olduğunu hissettirmek için şahane bir fırsat olabilir. Önemli olan, seçtiğimiz hediyeye sevgimizi katmak; tıpkı onların her lokmaya, her bakışa kattığı sevgi gibi. İşte birkaç sıcak öneri:

‘Anne kucağı’ gibi: Konforu eve taşıyacak hediyeler

Anne kucağının o benzersiz sıcaklığı, en zor zamanların bile en güzel ilacı değil mi? Ve evet aslında hiçbir hediye tam anlamıyla o sıcaklığı vermeye yetmez ama yine de biraz da olsa yaklaşabilir. Film keyfi için sıcacık ve yumuşacık bir battaniye, polar bir sabahlık, rahat terlikler, evin her köşesini anne sıcaklığına büründürecek ev tekstili ürünleri, yastıklar, kırlentler ve çok daha fazlası ile annelerinize bu Anneler Günü’nde huzur ve konforu hediye edebilirsiniz.

‘Anne eli değmiş’ gibi: Kişisel bakım ürünleri

Annelerimizin dokunduğu her yeri güzelleştirdiği aşikar… ‘Anne eli değmiş gibi’ dendiğinde her ne kadar lezzetli yemekler akıllara gelse de, bir atkının düğümünde, bir buklenin düzeltilmesinde de aynı özen var. Bazen son bir anne dokunuşu her şeyi bambaşka yapabilir. Annenizin kendisine de en az başkalarına gösterdiği kadar şefkatle ve özenle yaklaşması için kişisel bakım ürünlerinden şahane hediyeler seçebilirsiniz. Parfümler, cilt bakım ürünleri, saç şekillendiriciler, makyaj setleri ve çok daha fazlası bu özel günde annenizin yüzünde güller açtırabilir.

‘Annemin tarzı’ gibi: Zamansız, şık ve özel parçalar

Bazı parçalar vardır, bize hep annemizi hatırlatır. Onun yıllardır severek taşıdığı bir fular, özel günlerde takındığı bir broş ya da gençliğinden kalma bir ceket… Şimdi, o hatıraların yanına çok daha özellerini eklemenin tam zamanı. Zarif elbiseler, şık altın takılar, birbirinden güzel aksesuarlar, rahat ayakkabılar, yazlık kombinlerini tamamlayacak parçalar ve çok daha fazlası Anneler Günü’nde harika hediyelere dönüşebilir.

‘Anne sofrasından fırlamış’ gibi: Sofralara renk ve lezzet katan detaylar

Anne sofrası; her tabakta ayrı bir hikaye, her kasede ayrı bir emek ama hepsinde aynı lezzet. Kimi zaman dört gözle beklenen bayram sofralarının, kimi zaman okuldan eve dönüşte karşılayan leziz yemeklerin yıldızı annelerin sofralarını daha da güzelleştirecek, mutfakta geçirdikleri zamanları kolaylaştıracak pratik ve şık ürünler harika hediyeler olmaz mı? Şık yemek takımları, renkli masa örtüleri, kahve makineleri, mutfak robotları, airfryer’lar ve çok daha fazlası tek bir tık uzağınızda.

Pazarama’da ‘anne evi rahatlığında’ alışveriş

Annenize hissettirmek istediğiniz tüm bu duygular, bir hediyeye sığabilir mi? Belki tam olarak değil, ama Pazarama’da, onun kalbine dokunacak seçenekler sizi bekliyor.

Pazarama, binlerce ürün seçeneği, avantajlı fiyatlar, çok kanallı erişim imkanı ve güvenli ödeme alternatifleriyle size anne evi rahatlığında bir alışveriş deneyimi sunuyor. Bir hediye seçin, içine sevginizi katın ve annenize onu ne kadar çok sevdiğinizi bir kez daha gösterin. Aradığınız her şey Pazarama’da.

Ayrıca Anneler Günü’ne özel şahane kampanyalar da sizi bekliyor. Pazarama üzerinden yapacağınız 750 TL ve üzeri alışverişlerde geçerli “HEDIYE125” kupon kodu ile 125 TL indirim fırsatı yakalayabilir, eğer Pazarama Plus üyesi iseniz aynı tutardaki alışverişleriniz için “PLUS200” kupon kodunu kullanarak 200 TL’lik özel indirimden faydalanabilirsiniz. Hepsi ve daha fazlası için hemen tıklayın, tam anneme göre’ diyeceğiniz hediyeleri kaçırmayın.  Her şeyin en iyisini hak eden anneler için, bu Anneler Günü’nde sadece bir hediye değil, bir “teşekkür” armağan edin.

*Bu yazı Pazarama katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp