X

Muzun kanıtlara dayalı 11 faydası

Muz temel olarak Güneydoğu Asya kökenli bir meyve ancak dünyanın her yanındaki sıcak iklimlerde yetiştirilebiliyor. Beslenmenize sağlıklı bir meyve eklemek isterseniz mükemmel bir tercih olacaktır.

Muzda lifler ve pek çok besleyici bileşen vardır ve bazıları şöyle:

  • Potasyum
  • B6 vitamini
  • C vitamini
  • Çeşitli antioksidanlar ve fitobesinler

Aşağıda muzun bilimle kanıtlanmış 11 faydası bulunuyor…

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Besinler bakımından zengindir

Muzda iyi miktarda karbonhidrat, su, lif ve antioksidan vardır ancak protein miktarı azdır ve yağ yoktur.

Bir orta boyutlu muzun besin değerleri şöyledir:

  • Kalori: 112 kcal
  • Yağ: 0 gram
  • Protein: 1 gram
  • Karbonhidrat: 29 gram
  • Lif: 3 gram
  • C vitamini: Günlük ihtiyacın %12’si
  • Riboflavin: Günlük ihtiyacın %7’si
  • Folat: Günlük ihtiyacın %6’sı
  • Niasin: Günlük ihtiyacın %5’i
  • Bakır: Günlük ihtiyacın %11’i
  • Potasyum: Günlük ihtiyacın %10’u
  • Magnezyum: Günlük ihtiyacın %8’i

Kan şekeri düzeylerini iyileştirebilir

Muzda çözünür lifler bol miktarda bulunurlar. Sindirim esnasında bu lifler bir jel haline gelirler ve bu da muzun lifli yapısını açıklar. Yeşil ve tam olgunlaşmamış muzda dirençli nişasta da boldur ve bu lifleri beden sindirmez.

Bu iki lif türü hep birlikte yemeklerden sonra kan şekeri düzeylerinizi kontrol altına almaya yardımcı olabilir ve midenin boşalmasını yavaşlatarak iştahınızı da düzenleyebilir. Yani karbonhidrat miktarı yüksek olmasına rağmen muz kan şekeri düzeyleri üzerinde diyabeti olmayanlarda çok hızlı yükselmelere sebep olmaz.

Ancak diyabeti olanlar bir oturuşta çok fazla tüketmemeliler çünkü bu kadarı kan şekerinde yükselmeye sebep olabilir. Bu nedenle bir taneden fazla tüketmek önerilmez.

Sindirim sağlığını destekleyebilir

Liflerin sağlığa pek çok faydası vardır ve bir tanesi de sindirimdeki iyileşmedir. Olgunlaşmamış muzda bulunan dirençli nişastalar bir prebiyotiktirler. Prebiyotikler sindirimden kaçarlar ve kalın bağırsaklara ulaşırlar, buradaki faydalı bakteriler için besin haline gelirler.

Bunun yanında muzda bulunan pektin adı verilen lifler kabızlığı önlemeye ve dışkıyı yumuşatmaya yardımcı olurlar. Bazı test tüpü çalışmalarında pektinin kolon kanserine karşı koruma sağlayabileceği belirtiliyor ancak bu faydayı onaylamak için insanlar ile daha fazla araştırma gerekiyor.

Kilo vermeye yardımcı olabilir

Muzun kilo verme üzerindeki etkilerini inceleyen doğrudan bir çalışma yok ancak onu kilo verme dostu haline getirebilecek çeşitli özellikleri var.

Muzun kalori miktarı çok yüksek değildir ve bunun yanında doyurucu ve besleyicidir. Ayrıca lifler ve dirençli nişasta bakımından zengindir ve bu sayede daha uzun süre tok kalabilirsiniz ve daha az yemek yiyebilirsiniz.

Kalp sağlığını destekleyebilir

Potasyum kalp sağlığı için temel bir mineraldir ve özellikle tansiyonun kontrol altına alınmasını sağlar. Ancak maalesef insanlar besinler ile yeterince potasyum almıyorlar.

Muz iyi bir potasyum kaynağıdır ve bir tanesinde günlük ihtiyacın %10 kadarı vardır.

Potasyum zengini bir beslenme tansiyonunuzu düşürebilir ve böylece yüksek tansiyon riskini azaltır. 2017 yılında fareler ile yapılan bir çalışmaya göre potasyum kalp hastalıkları riskini %27 azaltabiliyor.

Muzda buna ek olarak günlük ihtiyacın %8’i kadar magnezyum vardır ve magnezyum da kalp sağlığı için önemlidir.

Magnezyum eksikliği yüksek tansiyon, yağda yüksek yağlanma ve kalp hastalıkları riskindeki artış ile bağlantılıdır. Bu nedenle bu minerali beslenme veya takviyeler ile yeterince almak önemlidir.

Antioksidan doludur

Meyveler ve sebzeler antioksidanlar bakımından çok zengin olurlar ve muz da bir istisna değil.

Flavonoidler ve aminler gibi çeşitli güçlü antioksidan türleri bakımından zengindir. Bunların kalp hastalıkları ve makula dejenerasyonu riskinde azalma gibi sağlığa pek çok faydaları vardır.

Antioksidanlar hücrelerde serbest radikallerden kaynaklanan oksidatif hasarın önlenmesine yardımcı olurlar. Eğer yeterince antioksidan tüketmezseniz serbest radikaller zaman içerisinde birikim yaparlar ve zamanla bedende hasara sebep olabilirler.

Daha tok kalmanıza yardımcı olabilir

Muzda bulunan çözünür lifler sindirim sisteminize hacim ekleyebilir ve sindirimi yavaşlatarak daha uzun süre tok kalmanıza yardımcı olabilirler.

Buna ek olarak muzun boyutuna göre kalorisi düşüktür.

Muzun düşük kalorisi ve yüksek lif içeriği onu doyurucu bir atıştırmalık haline getirir. Protein doyurucudur ancak muz protein bakımından biraz zayıftır. Açlığı azaltmak için muzu dilimleyip yoğurt ile tüketebilir veya bir protein shake içerisine katabilirsiniz.

Olgunlaşmamış muz insülin hassasiyetini iyileştirebilir

İnsülin direnci tip-2 diyabet gibi çeşitli kronik rahatsızlıklar için ciddi bir risk faktörüdür.

Çalışmalara göre düzenli olarak dirençli nişasta tüketmek insülin hassasiyetini iyileştirebiliyor ve bedenin kan şekerini düzenleyen insülin hormonuna karşı daha iyi tepki vermesini sağlıyor.

Ancak muzdaki dirençli nişastaların insülin hassasiyeti üzerindeki etkilerine dair daha fazla araştırma gerekiyor.

Böbrek sağlığını iyileştirebilir

Potasyum sağlıklı böbrekler ve tansiyon için önemli.

Muz iyi bir potasyum kaynağı olduğundan böbreklerinizin sağlıklı kalmasına da yardımcı olabilir.

2019 yılında yapılan bir çalışmada erken aşama kronik böbrek hastalığına sahip 5000’den fazla kişi incelemeye alınmış ve bu kişilerde potasyum alımının hastalığın ilerleyişini yavaşlattığı ve tansiyonu düşürdüğü görülmüş.

Ancak son aşama böbrek hastalığı olanlar veya diyalize girmesi gerekenlerde potasyum alımının sınırlandırılması gerekebilir. Eğer bu kategoride bulunuyorsanız potasyum almadan önce doktorunuza danışın.

Spordan sonra iyileşmeyi hızlandırır

Muz bazen sporcular için mükemmel bir gıda olarak görülür. Bunun sebebi potasyum ve magnezyumun yanında kolayca sindirilen karbonhidratlara sahip olmasıdır ve içindeki mineraller elektrolit olarak da işlev gösterirler.

Spor esnasında terleme ile elektrolit kaybederiz. Ter attıktan sonra bedene tekrar potasyum ve magnezyum sağlamak spor kaynaklı kas krampları ve yorgunlukları atmanızı sağlar.

Muzun spor performansı, kramplar ve iyileşme sürecine dair net bir araştırma yok. Ancak spordan hem önce hem de sonrası için mükemmel bir besin profili sağlar.

Beslenmenize eklemesi kolaydır

Muz sadece sağlıklı ve lezzetli değildir, aynı zamanda kolayca tüketilir.

Yoğurtlara, gevreklere ve smoothielere eklenebilir, pek çok şeyin üstüne süsleme olarak katılabilir. hatta şeker yerine hamur işlerinde ve yemeklerde kullanabilirsiniz. Taşıması kolaydır ve kolayca sindirilir. Tek yapmanız gereken soymak ve yemek.

Sık sorulan sorular

Her gün muz yemek iyi midir?

Muz sağlıklı, lezzetli ve güçlü bir meyvedir. Kabızlığı önleyebilecek, sindirimi iyileştirebilecek ve bağırsak sağlığına iyi gelebilecek, aynı zamanda spordan sonra dinlenmeyi hızlandırabilecek besinleri vardır.

Günde bir muz tüketmek şunları sağlayacaktır:

  • Günlük C vitamini ihtiyacının %12’si
  • Günlük potasyum ihtiyacının %10’u
  • Günlük magnezyum ihtiyacının %8’i

Günde bir muz tüketmek sağlıklıdır. Ancak muzdaki kalorilerin büyük kısmı karbonhidratlardan geldiği için çok fazla tüketmek çok şeker almanıza sebep olacaktır ve bu da yüksek tansiyona sebep olabilir.

Muz yemenin faydaları nelerdir?

Muz besleyici ve düşük kalorili bir meyvedir, şu konularda yardımcı olabilir:

  • Kan şekeri düzeylerini iyileştirebilir.
  • Kabızlığı önleyebilir.
  • Bağırsak, böbrek ve kalp sağlığına iyi gelebilir.
  • Kilo vermeye yardımcı olabilir.
  • Tok tutabilir.
  • Spor sonrası iyileşme sürecini destekler.

Muz yemenin en iyi zamanı nedir?

Muz kahvaltıda yaygın tüketilir çünkü besleyici, doyurucudur ve yemesi kolaydır.

Ancak karbonhidrat değeri yüksek olduğundan tip-2 diyabeti olanlarda kan şekeri düzeylerinde artışa sebep olabilir. Muzu protein ve yağlar bakımından zengin bir ürünle tüketmek daha faydalı olabilir.

Muz sağlığa pek çok faydası olan popüler bir meyvedir. Sindirimi ve kalp sağlığını iyileştirebilir çünkü lifler ve antioksidanlar bakımından zengindir. Ayrıca kilo vermeye yardımcı olabilir çünkü kalori değeri düşüktür, besin yoğundur ve doyurucudur.

Hem olgunlaşmış yani sarı, hem de olgunlaşmamış yani yeşil hali tatlı isteğini bastırabilir ve sizi sağlıklı tutabilir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Kaynak: healthline

İlginizi çekebilir: Muzun faydaları: Muz neye iyi gelir, hangi vitaminleri içerir?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale