Sağlığınız için mutfağınızdan eksik etmemeniz gereken baharatların neler olduğunu biliyor musunuz?
Kimyon
Kimyon denince aklına ilk olarak sindirim sistemi geliyor biliyorum. Evet, kimyonun en yaygın kullanımı sindirimi rahatlatmak üzerine. Kimyon sindirim enzimlerinin aktivitesini artırabiliyor ve böylece sindirimi kolaylaştırıyor. Ayrıca safra salınımına yardımcı olduğunu ve IBS semptomlarına iyi geldiğini gösteren çalışmalar da var. Özellikle gaz yapma özelliği olan mercimek çorbası ve kuru baklagil yemekleri, karnabahar gibi sebzeler kimyonu çok severler.
Tarçın
Meyvelere, suya, birçok tatlıya, eklendiği her şeye mis gibi kokusunu veren tarçın içerdiği cinnamaldehyde adlı bileşenle kan şekerini dengeleme ve insülin duyarlılığını artırmaya yardımcı oluyor. Bunun yanı sıra güçlü antioksidan aktiviteye sahip, inflamasyonu önlemeye ve kan yağlarını azaltmaya yardımcı olabileceğini gösteren çalışmalar da var. Fakat satın alırken gördüğün her tarçın, tarçın değil. Burada karşımıza birkaç çeşit çıkabiliyor; Çin tarçını, Vietnam tarçını ve Seylan tarçını. Bu üç çeşitten en iyisi ve de en pahalısı Seylan tarçını. Diğer ikisi daha yüksek miktarlarda kan sulandırıcı etkisi bulunan kumarin isimli bileşeni içeriyor.
Zerdeçal
Zerdeçalı biliyorsunuz, son zamanların en popüler baharatlarından. Altın baharat olarak geçiyor ve köriye güzel sarı rengini veriyor. İçindeki curcumin isimli bileşen ona fayda sağlamada yardımcı oluyor. Curcumin, oksidatif hasarı önemeye ve antioksidan enzimleri artırmaya yardımcı olan bir antioksidan. Araştırmalar, zerdeçalın kanser ve kalp hastalıklarına karşı koruyucu olabileceğini, beyin fonksiyonunu iyileştirebileceğini, artirit semptomlarını hafifletebileceğini söylüyor. Yoğurtlarına biraz zerdeçal takviyesi yapabilir, daha önce yemediysen zerdeçallı karnabaharı deneyebilirsin. Bu arada zerdeçalı karabiberle birleştirerek etkinliğini artırabileceğini de unutma.
Kırmızı biber
Kırmızı biber içindeki kapsaisin isimli bileşenle öne çıkıyor. Özellikle acı biberde bulunan kapsaisinin büyük aktif bir bileşik olduğu ve kansere karşı koruyucu olabileceği biliniyor. Bunun yanı sıra ağrılı iltihap, romatoid artrit, vazomotor rinit, Alzheimer hastalıklarının tedavisine destek olabiliyor. Termojenik etkisi sayesinde birçok farklı yolla kilo kaybına da katkı sağladığı yönünde çalışmalar var. Çoğu çalışmada kapsaisinin günlük tüketim dozlarıyla herhangi bir yan etkisi gözlenmemiş, fakat yine de mide ve bağırsaklarla ilgili bir sorunun varsa dikkatli tüketmende fayda var.
Kekik
Güzel kokulu kekik antibakteriyel özelliklere sahip. Hücrelerin serbest radikallerin etkilerine karşı korunmasına yardımcı olan ve vücudun enfeksiyonla savaşma yeteneğini geliştiren antioksidanları içerir, böylece bağışıklık sistemini destekler. Bu konuda daha çok çalışmaya ihtiyaç duyulsa da kekikteki aktif maddelerin osteoporoz , kanser ve diyabetin tedavisine yardımcı olabileceği de söyleniyor. Makarna sosuna, et ve tavuklara, hatta yaptığın poğaçaların hamuruna bile çok yakışır. Mis gibi kokusundan daha çok faydalanabilmek için pişirme işleminin sonuna doğru eklemeye çalış, ayrıca ne kadar küçük hale getirebilirsen, ufalayabilirsen, lezzeti o kadar artar unutma.
Baharat satın alırken bunlara dikkat et:
Baharatlar uygun koşullarda satın alınmaz veya saklanmazsa üzerinde/içinde bulunan aflatoksin isimli küfler ile sağlığını tehdit edebiliyor. Bu sebeple Türkiye Gıda Güvenliği Derneği’ne göre baharat satın alırken mutlaka Türk Gıda Kodeksine uygun olarak Tarım Bakanlığı’ndan izinli firmalar tarafından üretilmiş, ambalajlı baharat ürünleri tercih etmelisin. Evde ise, son kullanma tarihine uygun olarak havayla temas etmeyen, cam ve porselen kavanozlarda, serin ve direkt güneş ışığı almayan bölmelerde saklayabilirsin.
İlginizi çekebilir: Mutfaktaki otomatik pilotu devre dışı bırakın: Rutinden çıkmanız için birkaç öneri