Bir gün bir casus, bir mahkum ve bir hayalet Londra’da bir barda buluşmuş… Kulağa Karadeniz fıkrası gibi gelse de, Londra’da bu mümkün. Üstelik de bir barda.
Morphet Arms, Thames Nehri’ne bakan, Tate Britain’e çok yakın bir İngiliz pub’ı. Hatta adı bile o kadar sıradan ki (sonu ARMS ile biten yüzlerce bar var, “soy” anlamına geliyor çünkü, bizdeki xx oğulları gibi) dışarıdan baktığınızda önünden yürüyüp geçebilirsiniz. Hatta hiç bakmayabilirsiniz bile.
Fakat Londra’da her pub, dürbünlerin yer aldığı bir casusluk odasına ya da ürkütücü ve canlı bir tarihi bodruma sahip değil.
Morphet Arms, eskiden yakınlarındaki Millbank Hapishanesi mahkumlarının Avustralya’ya gönderilmeden önceki bekleme hücresi ve transfer noktasıymış. Hükümlüler yer altındaki tünellerden geçerek ya gemiye bindiriliyor ya da bir hücreye kilitleniyormuş. Millbank Hapishanesi 1890’da kapanmış ama hücreler hala duruyor.
Birkaç sene önceye kadar pub çalışanlarının iyi bir gününe denk gelirseniz aşağıya, tünellerin en azından bir bölümüne inmenize izin veriyorlarmış. Hatta bazen turlar düzenleniyormuş. Günümüzde tünellere inmek yasak ve turlar da ortadan kalkmış. Amaaa… Bar çalışanları eşyaların durduk yere ortadan kaybolmasından, bazen yerlerinin değişmesinden şikayet etmeye başlayınca, tüneller ve orada yaşananlar tekrar gündeme gelmiş. Tünellerde yaşayan bir hayalet olduğuna inanıyorlar. Hikayeye göre Millbank Hapishanesi’nden kaçmaya çalışan bir mahkum Morphet Arms’ın altından geçen tünellerde sıkışıp kalmış ve dışarı çıkamamış. Bu mahkumun hayaleti de şu an tünellerde geziniyormuş. Hatta pub’da içeriye kurulan CCTV ekranından tünelden canlı yayın yaparak meraklıların içeriyi izlemesini sağlayacak kadar işi ileri götürmüşler. Yani biranızı yudumlarken şanslıysanız bir hayaletle selamlaşmanız mümkün.
Morphet Arms’ın tuhaflığı bu kadarla da kalmıyor. Barın ikinci katında bir Casus Odası var. 1920’ler temasında dekore edilmiş ve teması ünlü casus Mata Hari’ye adanmış. Odanın manzarası MI6, İngiliz İstihbarat Teşkilatı. Pencere kenarındaki dürbünler de dekor olarak orada değil. Mekan çoğu zaman FBI dahil olmak üzere pek çok gerçek casusla doluymuş. Hatta bar patronları mekana gelen ajanlarla ilgili casusluk yapıyormuş. Bu odaya çıkarken merdiven boyunca burada sık sık görülen bazı casusların fotoğraflarını görebilirsiniz. İngiliz casusları da buna dahil. Bu oda günümüzde özel yemekler, partiler ve Westminister’daki etkinlikler için kullanılıyor. Fakat bizim gibi yukarı çıkıp etrafa bakabilirsiniz. İkinci kata servis çok yavaş geliyor, bu nedenle biranızı burada içmeyin. Zaten içemezsiniz…
Pub’da ne yemeli, ne içmeli konusuna gelince… Londra’da pub yemekleri her zaman güzel. İster patates söyleyin, ister menüsünde varsa pie. Biz gittiğimizde biranın yanına ev yapımı patates almıştık. Biralar da her pub’da farklı oluyor, ama Guiness tabii ki her barın demirbaşı. Ama düşündüğümüzün aksine Guiness çok popüler değil burada.
Morphet Arms, Londra’da yağmurlu bir Pazar öğleden sonrası için çok iyi bir buluşma noktası. Londra’da pek çok yağmurlu Pazar var tamam, o da sizin buraya uğrama bahaneniz olsun.