Eğer kafanızı kurcalayan önemli bir karar alma dönemindeyseniz mindfulness uygulayarak bu dönemi en verimli şekilde geçirmeniz mümkün. Zihninizi dağıtmadan, sahip olduğunuz potansiyelinizin maksimum seviyesine ulaşması için tek gizli silahınız “odak”. Peki bu süreçte adımlarınız nasıl olmalı?
1. adım: Dışsal odaktan içsel odağa geçiş
Tipik bir gününüzde, sürekli etrafınızda olumlu/olumsuz dikkat dağıtıcı olaylar olsa da amacınız vermeniz gereken önemli kararda olmalı. İyi karar verme, meşgul zihninizi ve bedeninizi susturmanızı gerektirir. İçsel dikkati dağıtan şeyleri kaldırmak, dışsal etkilerin fişini çekmek iyi bir başlangıç yöntemidir. Elektronik eşyalarınızı kapatın ve sessiz bir yer bulun. Nefesinize odaklanın. Dikkatiniz dağıldığında, zihninizi tekrar nefesinize yönlendirin. Kendinizi hissedin -anı ve bedeninizi kabul edin. Duygularınızı ve düşüncelerinizi susturmayın, bırakın konuşsunlar, sadece kabul edin. Bu sayede bu meşguliyet bir kaos durumuna geçmez, bu kabulleniş ile karar vermeniz daha objektif olacaktır.
2. adım: Düşündüğünüz konuyu tek bir cümle haline getirin
Aslında vereceğiniz karar düşündüğünüz kadar büyük olmayabilir. Senaryolar kafanızda uçuşuyor olabilir. Sizin aklınıza takılan ASLINDA ne? Bu senaryolardan hangileri size gerçekten “felaket” geliyor ya da en çok neye değer veriyorsunuz? Bu sorunu veya kararı nitelendirin. Kelimelere dökün ve tek bir cümle haline getirin. Bu tek cümle haline gelmesi, olayı en sade haline getirerek, daha kolay çözmenizi sağlar. Sorunu tanımlamanın bir yolu, konuyu veya durumu akılda tutarak ve önce daha genel bir soru sorarak başlamaktır. Genelden özele düşünerek cümle haline getirmeniz kolaylaşacaktır.
3. adım: Yansıt ve çöz
Bedeninizi ve zihninizi şimdiki ana yerleştirdiğinizi hissetmeye başladığınızda ve sorunu tanımladığınızda, son adım yansıtma zamanı. Bu adım bir analiz ya da düşünme değil. Sorununuza en objektif halinizle yanaşma zamanı. İçsel bilgeliğiniz tarafından üretilen cevap veya cevapların ortaya çıkabilmesi için sorun etrafında bir boşluk yarattık, onunla tanıştık, barıştık ve şimdi yüzleşiyoruz.
Etrafta aramaya gerek yok, cevap size gelecek. Bu karar alma yansıması, sabrınız için de bir fırsattır. Bazen cevabı keşfetmek için sorunuzla ilgili birkaç özel yansıma gerekebilir, bu yüzden ilk yansımanızda bir sonuca varmaya çalışmayın. Bu önemli kararları vermek için ihtiyacınız olan her şeye zaten aslında sahipsiniz, onu fark ettiniz ve bu yaklaşımla ne kadar çok pratik yaparsanız, seçim kapasitenize o kadar güveneceksiniz.
İlginizi çekebilir: 10 adımda içinizdeki gücü bulmanın yolu