X

Mindful tatil zamanı 2: Yaz aktivitelerinize mindful bir bakış açısı ekleyin

Keyifli bir yaz döneminin olmazsa olmazları denize girmek, sahilde yürüyüş yapmak, geceleri gökyüzünü izlemektir… Benim listemin ilk sıralarında her yaz bunlar yer alıyor. Tatile gittiğimizde, hele bir de bir hafta gibi sınırlı bir süremiz varsa, gün içinde yapılması gerekenler listemiz de bizimle birlikte geliyor. İşimize mola verip tatile rahatlamaya gitmişken yapılacaklar listesiyle kendimizi yine iş bilincinde hissedebiliyoruz. Yaptığımız aktivitelerin o anda tadını çıkarmak, “anı yaşamak” varken aklımız hep bir sonraki işi yetiştirip yetiştiremeyeceğimize kayıyor.

Mesela tatildeyiz, sabah erken kalkmış, plaja gitmişiz. Hava, deniz, yediğimiz, içtiğimiz her şey mükemmel. Akşam saat 20.00’de de zar zor yer bulduğumuz bir restoranda rezervasyonumuz var. Plajdaki o atmosferin tadını çıkarmak ve dinlenmek varken gözümüz sürekli saatte. Her bir anımızı saat 20.00’deki rezervasyona yetişmek üzerine kurguluyoruz. Saat 19.00 oluyor, deniz çarşaf gibi ama girmememiz lazım çünkü eve gidip hazırlanmamız gerekiyor. Aklımız denizde, eve gidip hazırlanıyoruz ve yemeğe yetişiyoruz. Yemek yerken bir yandan “Acaba biraz daha kalsa mıydık? Keşke rezervasyonu 21.00’e alsaydık!” diye iç geçiriyoruz. Bu sefer de leziz yemeğimizin keyfini çıkaramayıp aklımız denizdeyken lokmalarımızı yiyoruz. Bu hikaye böyle sürüp gidiyor. Bu hikaye bir yerden tanıdık geldi mi?

Kısıtlı süremizi dolu dolu geçirmek istememiz çok doğal. Aklımızdaki tüm planları gerçekleştirelim ki verimli bir tatil yapmış olalım. Planlarınız olsa da, bu planları mindfulness ile gerçekleştirebilirsiniz. Nasıl mı? Gelin, birlikte göz atalım. Birazdan önereceklerimi ister sınırlı tatil zamanınızda ister yazı farklı bir yerde geçiriyorsanız tüm sezon boyunca kolaylıkla uygulayabilirsiniz. Böylece huzurlu ve keyifli bir yaz dönemi geçirmiş, bedenen ve zihnen yorgunluğunuzu atmış olursunuz.

Tatilin ana odağı denize girmekle başlayalım o halde. Kimisi sabah erkenden gidip tüm gün deniz kenarında kalmayı seviyor, kimiyse denize sabah erken ya da akşamüstü girip güneşin yakıcı olduğu saatlerde zamanını başka şekilde değerlendirmeyi tercih ediyor. Sizin tercihiniz nedir? Kendinize ilk olarak bu soruyu sorarak başlayabilirsiniz. Beraber tatilde olduğunuz kişilerle aynı zevkleriniz olmayabilir. Sizin hoşunuza giden şey ne ise onu uygulamakta özgürsünüz. Eğer hep birlikte kaldığınız yerden uzaktaki bir plaja gitmeniz gerekiyorsa ve öğle saatlerinde güneşin altında olmaktan hoşlanmıyorsanız, bu saatleri yakındaki bir kafede kitap okuyarak, bilgisayarda zaman geçirerek ya da yapmaktan keyif aldığınız başka bir aktiviteyle değerlendirebilirsiniz. Kendi ihtiyacınızı, isteğinizi bilmek ve koşullar el verdiğince ihtiyaçlarınızı karşılamak daha huzur veren ve farkındalık dolu bir tatilin anahtarıdır.

Denize girdiğinizdeyse sadece yüzüp dönmektense ya da kalabalıksanız muhabbet etmekten denize ne zaman girip çıktığınızı anlamamanın bir adım ötesine geçebilmeniz için bazı önerilerim var. Denizin içindeki, hatta girmeden önce sahildeki taşları/kumları incelemek, renklerini ve şekillerini gözlemlemek, denize girdiğinizde ne kadar sıcak/soğuk olduğunu hissetmek, yüzerken suyun dibini ve yüzeyini izlemek, güneşin suyun üzerinde yaptığı ışık oyunlarını fark etmek… Bunların her biri, bilinçli bir şekilde farkındalığınızı denize ve etrafındakilere getirdiğiniz için meditatif bir etki yaratacaktır. Böylece “sadece” denize girmekle ve fiziksel bir aktivite yapmış olmakla kalmayıp denizde olduğunuz anı doyasıya yaşayarak zihninizi sakinleştirecek ve tatilin dinlendirici etkisini artıracaksınız.

Aynı bakış açısıyla önereceğim bir diğer aktivite de sabah erken saatte ya da akşamüstü sahilde yürüyüş yapmak. Yürüyüş yaparken denizi izleyebilir, etraf sakinken doğanın sesine kulak verebilir, kokusunu içinize çekebilirsiniz.

Son olarak sahilde oturup yıldızları izlemek, keyifli bir müzik açmak, bir şeyler yiyip içmek çocukluğumdan beri vazgeçilmezim. Yaz tatillerinde aylarca zamanımı bu şekilde geçirdikten sonra büyük şehirde bu tadı bulamamış ve tatile çıktığımda hep aynısını arar olmuştum. Şehir ışıklarından uzak bir yerde olunca yıldızların parlaklığına ve çokluğuna şaşırıp kalıyor insan. Hele bir de yıldız yağmuru zamanına denk gelirseniz yıldız kaydığında dilek tutma fırsatı bulabilirsiniz. Şanslıysanız dolunayı izlemek de güzel bir alternatif olacaktır.

Benim yapmaktan keyif aldığım ve mindfulness sayesinde olumlu etkilerini daha da artırdığım yaz aktivitelerim bunlar. Bu aktivitelerin öncesi ya da sonrasında planlarım olsa da bunları gerçekleştirirken sadece o ana odaklanmak ve detaylarını gözlemlemek işin sırrı. Siz de bunları ya da size iyi gelen başka aktiviteleri mindfulness ile yapmayı deneyerek tatilinizin dinlendirici etkilerini bir adım öteye taşıyabilirsiniz. Bu sayede zihninizi dinginleştirebilir ve yılın yorgunluğunu atarak önümüzdeki döneme kendinizi hazırlayabilirsiniz.

Bilginin ve deneyimin paylaştıkça çoğaldığına inancım tam. Siz de benim gibi düşünüyorsanız size iyi gelen, mindfulness ile yaptığınız farklı yaz aktivitelerini Instagram hesabımdan benimle paylaşabilirsiniz. Hikayemde yayınlayarak başkalarına da ilham olmasına aracı olabilirim. Keyifli tatiller!

İlginizi çekebilir: Mindful tatil zamanı 1: Düzen değişikliğinin getirdiği hisleri kucaklayın

Sibel Okan - moment by Sibel: Merhaba ben Sibel. Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü mezunuyum. Daha önce özel sektörde pazarlama alanında çalıştım. Mühendislik eğitiminin bana katmış olduğu analitik düşünce yapısı ve süreç yönetimi bilgisinin yanı sıra, Hamburg'da 5 ay boyunca yaşama fırsatı bulduğum Erasmus programı ve yelkencilik deneyimi okulumun bana verdiği en keyifli hediyeler. Üniversite hayatından özel sektördeki iş hayatına geçtiğim ilk yıllarda, mutluluğu arama yolunda tanıştığım enerji dengeleme deneyimi, farkındalığımın artmasına ve içimdeki yaratma gücünü daha derinden tanımama vesile oldu. Çıktığım bu yoldaki tüm deneyimlerimde ortak öğreti "anda yaşamak" oldu. Daha mutlu bir Sibel'e dönüşmek için anda yaşamanın yollarını keşfederken edindiğim bilgileri olabildiğince çok kişiyle paylaşarak herkesin kendi yaşamına uygulayabileceğini göstermek ve ilham olmak isteğiyle farklı bir yolda ilerlemeye karar verdim. Mindfulness temelli yoga ve meditasyon eğitmeni, mindfulness koçu olarak; tüm servislerimi tek bir çatı altında topladığım moment by Sibel markamla anda yaşamak için farklı yollar keşfetmenize alan açıyorum!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale