X

Mevsime göre seyahat rehberi: Hangi dönemde nereye gitmeli?

Mevsime göre seyahat rehberi

Uplifers olarak, yılın 12 ayı boyunca en güzel tatilleri planlayabilmeniz için size yol gösterecek şahane bir mevsime göre seyahat rehberi hazırladık:

Ocak – Şubat – Mart Dönemi

Afrika

Ocak – Şubat ve Mart ayı özellikle Doğu Afrika’da kurak ve yağışsız geçiyor. Bu dönem, Doğu Afrika’da safari yapmak ve vahşi yaşam parklarını görmek için ideal sezon. Kenya’da bulunan Masai Mara ve Tanzanya’nın Serengeti bölgesi bu dönem boyunca bir başka güzel. Güney Afrika’da yağışlı ve ılık mevsim yaşayan Botswana ve Zambia’da Ocak – Şubat – Mart aylarında ziyaret edilebilecek yerler arasında. Ayrıca bu dönemde tam anlamıyla bir bahar havası yaşayan Cape Town’ı da es geçmek olmaz.

Botswana’nın vahşi yaşamında bir antilop

Latin Amerika

Güney Yarımküre’nin yazın en sıcak ve nemli günlerini yaşadığı Ocak – Şubat – Mart dönemi boyunca Ekvatoral iklim kuşağında olduğu için sürekli ılıman ve güzel bir havaya sahip olan Kosta Rika ve Ekvador’u tercih edebilirsiniz. Bu ülkeler, Ocak ayında hem deniz tatili hem de kültür turizmi için ideal. Sıcak havadan rahatsız olmayanlar da Brezilya kumsallarını ve Arjantin sınırlarında bulunan Iguazu Şelalesi’ni görebilirler.

Asya

Hindistan ve Nepal’de Kasım ayı itibariyle muson yağmurları bittiği için, bu ülkeler Ocak – Şubat – Mart ayında kültür ve gezi amacıyla ziyaret edilebilecek yerler arasında. Asya kıtasında tropik bir deniz tatili yapmak isteyenler de Ocak ayında en yüksek sezonunu yaşayan Tayland’ı tercih edebilirler. Yine o dönemde yağışsız sezonunu yaşayan Burma’nın etkileyici doğasını ve tarihsel mirasını görebilirler.

Avrupa

Avrupa’nın büyük bir kısmı (Akdeniz ülkeleri hariç) Ocak – Şubat ve Mart döneminde sert kış koşullarını yaşadığı için, bu dönemde soğuk havaya maruz kalmak istemeyenler Güney İspanya ve Güney Fransa sahillerini tercih edebilir. Soğuk havayla bir problemi olmayanlar ise özellikle kışın masalsı bir tablo gibi yaşandığı İsviçre, Avusturya, Çek Cumhuriyeti ve Rusya’ya seyahat edebilir.

İsviçre’de kışlar tablo gibi

Nisan – Mayıs – Haziran Dönemi

Afrika

Doğu Afrika’da bulunan safari bölgelerinde yağışlar başladığı için fiyatların biraz daha uygun olacağı Nisan – Mayıs – Haziran dönemi, yüksek sezonda seyahat etmekten kaçınanlar için iyi bir fırsat olabilir. Nisan – Mayıs – Haziran dönemi ayrıca, Güney Afrika’daki yeşil safari bölgelerini (Botswana, Zambia, Malawi) ziyaret etmek için de sakin ve iyi bir sezon. Ayrıca Kuzey Afrika’da bulunan Fas, Tunus ve Cezayir gibi ülkeler de bu 3 aylık dönemde keyifle gezilebilir.

Latin Amerika

Latin Amerika doğasını yakından tanımak istiyorsanız bu dönemde Galapagos’a gidin! Havanın nispeten kuru ve açık olduğu Nisan – Mayıs – Haziran ayları keşfetmek için son derece elverişli. Yine kuru iklimin Mayıs sonuna kadar devam ettiği Kosta Rika ve Mayıs ayı itibariyle yağışsız mevsimi başlayan Peru’yu da planlarınıza dahil edebilirsiniz.

Galapagos’ta deniz aslanları

Asya

Hindistan, Nepal ve Tayland gibi ülkeler bu dönemde aşırı sıcak ve nemli bir hava dalgasından etkilendiği için, Nisan – Mayıs ve Haziran aylarında Asya kıtasında Ürdün, Lübnan, Dubai ve Bahreyn gibi ülkelere giderek yazı erkenden getirebilirsiniz.

Avrupa

Avrupa seyahatlerinin yüksek sezonu sayılan Nisan – Mayıs – Haziran aylarında baharı yaşayan tüm Avrupa’yı rahatlıkla gezebilirsiniz. Bizim tavsiyemiz İtalya’nın Toskana bölgesi, Portekiz, İspanya’nın rengarenk şehirleri Sevilla, Granada ve Barcelona!

Temmuz – Ağustos – Eylül Dönemi

Afrika

Özellikle Güney Amerika’da bulunan Botswana ve Zambia gibi bölgeler, havanın safari için son derece elverişli olmasına rağmen henüz fiyatların tavan yapmadığı bir dönem olan Temmuz – Ağustos – Eylül dönemi, büyük paralar ödemeden safari planlamak isteyenler için ideal. Ayrıca Afrika kıtasında deniz keyfi yaşanacak pek çok yer de var: Mayıs – Aralık arası son derece sakin ve güzel bir havanın hüküm sürdüğü Mauritius ve Madagaskar bunlardan birkaçı.

Mauritius Adası

Latin Amerika

Peru’nun gizemli güzelliklerini keşfetmek için en iyi dönem olan Temmuz – Ağustos – Eylül döneminde ayrıca, Brezilya’nın muhteşem kumsalları ve Amazon Ormanları’nın içinde sakladığı vahşi yaşam da Ağustos  – Eylül aylarında kaçırılmaması gerekenler arasında.

Asya

Özellikle Güneydoğu Asya’nın büyük kısmında etkili olan muson yağmurlarının sürdüğü bu dönemde Asya kıtasında ziyaret edilebilecek en iyi yerler arasında Japonya’da bulunan Okinawa Adası ve Çin geliyor.

Avrupa

Kuzey Avrupa ve İskandinav ülkelerinde güneşli gün sayısının maksimuma çıktığı bu dönemde, Finlandiya, İzlanda, İsveç, İrlanda ve İskoçya gezileri yapabilirsiniz.

Ekim – Kasım – Aralık Dönemi

Afrika

Vahşi yaşam ve doğa tutkunları bu 3 aylık periyod boyunca Güney Afrika Cumhuriyeti, Swaziland ve Tanzanya’yı tercih edebilirler. Yine plaj ve güneş keyfi peşinde olanlar da bu dönemde tercihini Mauritius, Mozambik ve Madagaskar’dan yana yapabilir.

Latin Amerika

Peru’nun yağmur ormanı bölgelerinde yağmurlar başlıyor olsa da Peru, Brezilya ve Kosta Rika ve Küba gibi ülkeler Türkiye’de soğuk havaların başladığı bu dönemde ziyaret edebileceğiniz ülkeler.

Asya

Muson mevsiminin sona erip güneşin yüzünü gösterdiği Güneydoğu Asya’da sezonun açılmaya başladığı bu dönemde, Hindistan’ın Goa sahillerini, Nepal’in mistik güzelliklerini, Tayland’a bağlı büyüleyici adaları ve Endonezya’da bulunan yeryüzü cenneti Bali’yi görebilirsiniz.

Tayland – Nang Yuan Adası

Avrupa

Avrupa’da dramatik sonbahar manzaralarına doyabileceğiniz bu dönemde Macaristan, Hırvatistan, Almanya (Almanya’da ekim ayı boyunca gerçekleştirilen October Fest dolayısıyla) ve Hollanda bu dönemde, havalar iyice soğumadan görülmeli

Kaynaklar:

tribes.co.uk

cntraveller.com

İlginizi çekebilecek diğer içerikler:

Turist değil gezgin gibi davranmanın altın kuralları

2016’da 10 eşsiz tatil önerisiyle dünyayı yeniden keşfediyoruz

Vizesiz gidilecek ülkeler rehberi

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale