X

Mental zindelik kazanmak için sosyal medyanın “zehirli” yönünden kurtulmanın yolları

Bu hafta bir öz eleştiri yapmak istedim. Yakın zamana kadar bir makaleyi çok akıcı bir şekilde yazabilirken, son zamanlarda eskisi kadar akıcı olamadığımı hatta birçok kelimeyi unuttuğumu fark ettim. Bu sıkıntımı bir arkadaşımla paylaştığımda ise aynı durumun kendisinde de olduğunu söyledi. Bunu takip eden zamanda çevremdeki birçok kişide özellikle kelime dağarcığı konusunda sıkıntı yaşandığını gözlemleyince, bunun hepimizi içine alan ortak bir problemden kaynaklandığını anladım; hepimiz sosyal medya zehirlenmesi yaşıyorduk!

Bir ay içinde en az iki hatta üç kitap bitirirken son zamanlarda okumaya ayırdığım zamanı sosyal medyada geçirdiğimi anladım. Haberler, mesleki paylaşımlar, sosyal çevrenin paylaşımları.. hemen hepsi kitabın önüne geçmiş vaziyetteydi. Kitap okuma sayesinde eskiden beri övündüğüm akıcı konuşma ve zengin kelime hazinem tükenmek üzereydi.

Hepimiz sosyal medya zehirlenmesi yaşıyor olabilir miyiz?

Bu konu üzerine düşündükçe durumun aslında daha da vahim olduğunu gördüm ve kendi kendime şunu sordum: En son ne zaman bir arkadaşınla beraberken telefonuna hiç bakmadın? Cevap, yüzümün kızarmasına sebep oldu. Çünkü sosyal medya yüzünden yanımızdan ayıramadığımız telefonumuza bağımlı hale gelmiş haldeydik. Gittiğimiz yeri paylaşmadan tadına varamamayı, beraber olduğumuz insanlarla selfie çekmeden konuşamamayı öğrenmiş durumdaydık. Ve maalesef beyin dediğimiz muhteşem ötesi organ bize o kadar çabuk tepki göstermiş ki, adeta bizi cezalandırırcasına en kolay kelimeleri bile unutturmuştu bize.

Tüm bunları fark ettim, üzüldüm ve zararın neresinden dönersem kardır diye düşünüp hemen kendimi sosyal medya zehrinden kurtarma planı yaptım. Şu an dördüncü haftamdayım ve beynim bana teşekkür edercesine verdiği cezayı hafifletmeye başladı. Yeniden -henüz eskisi kadar olamasam da- akıcı konuşmaya ve yazmaya başladım. Unutkanlığım azaldı ve en önemlisi mental olarak kendimi çok daha zinde hissediyorum. Siz de aynı dertten muzdaripseniz ve bir an önce kurtulmak istiyorsanız şu tavsiyeleri bir uygulamanızı öneririm. Umarım kısa sürede zehri beyninizden atarsınız.

Beyninizi muhteşem formuna döndürmek için dengeleyin, hedef belirleyin, detoks yapın ve beyninizi zorlayın.
Dengeleyin.

Öncelikle bir gün içinde kaç saatinizi sosyal medyaya, kaç saatinizi kitap (makale, dergi, vs.) okumaya ayırdığınızı düşünün ve bu süreleri bir yere not edin. Eğer sosyal medyaya ayırdığınız süre daha fazlaysa her gün için 5 dakikayı sosyal medya hanesinden alıp kitap okuma hanesine koyun.

Hedef belirleyin.

Bir önceki madde size uygun gelmediyse, öncelikle kendinize hedef belirleyin. Her gün en rahat saatinizde -ki bu genelde akşam saatleri olur- en az 10 sayfa okumayı hedefleyin. Belirlediğiniz süre boyunca belirlediğiniz miktarda okuyun ve gün geçtikçe sayfa sayısını arttırmaya başlayın. Burada önemli olan kısım şu, örneğin 1 hafta boyunca her gün 10 sayfa okumayı hedeflediyseniz 10 sayfada kalmalısınız. Devam etmek isterseniz bir süre sonra motivasyonunuzu kaybedebilirsiniz. Sayfa sayısını adım adım arttırmak çok daha yararlı.

Telefon detoksu yapın.

Sosyal ortamlarda çok önemli bir durum olmadıkça telefonunuzu çıkarmayın. Hatta yanınızdaki insanlardan da aynısını yapmalarını rica edin. Bunu bir oyun olarak da görebilirsiniz. İlk başlarda konuşacak konu bulamasanız da, zamanla konuşma süresinin artacağına emin olabilirsiniz.

Beyninizi zorlayın.

Beyin, zorlanmayı seven bir organdır. Haftada iki kez aynanın karşısında geçin ve istediğiniz bir konu hakkında 1 dakika boyunca ‘şey’ kelimesini kullanmadan konuşmaya çalışın. 1 dakika, okuyunca kısa gibi gözükebilir ama uygulayınca şaşıracaksınız. Eğer 1 dakika sizin için kolaysa 3 dakikaya da çıkarabilirsiniz.

Uzman Psikolog Merve Saraçoğlu: İstanbul Ticaret Üniversitesi Psikoloji Lisans ve Uygulamalı Psikoloji Yüksek Lisans eğitimini tamamladıktan sonra Bristol Üniversitesi’nde Klinik Psikoloji Programı’nı tamamlamıştır. 2010 yılında başladığı Bilişsel ve Davranışçı Terapi eğitimini 2013 yılında bitirerek psikoterapist ünvanını almıştır. Eş zamanlı olarak Pozitif Psikoterapi Enstitüsü’nden onaylı Pozitif Psikoterapi eğitimi ve Pozitif Aile Terapisi eğitimi almıştır. 2012 yılında Avrupa Psikodrama Organizasyonu onaylı psikodrama eğitimini tamamlamıştır. Yüksek lisans ve doktora eğitimi sürecinde, davranış bozukluklarında gevşeme teknikleri konusunda eğitim ve süpervizyonlar almıştır. Bu süreçte birçok danışmanlık merkezinde psikoterapist olarak görev yapmıştır. Halen yetişkinler için bireysel danışmanlık yapmakta ve psikoterapi uygulamaları esnasında Bilişsel-Davranışçı Terapi, Pozitif Psikoterapi, Çözüm Odaklı Terapi ve Motivasyonel Görüşme Tekniklerinden yararlanmaktadır. Kendi oluşturduğu ‘’Ofiste Gevşeme’’ programıyla kurumsal şirketlere iletişim ve gevşeme teknikleri eğitimleri vermektedir.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale