X

Menopoz döneminde kilo kontrolü sağlamak için nasıl beslenmeli?

Menopoz döneminden korkmayan kadın yok sanırım. “Zorlu bir süreç olacak, sürekli ter dökeceğim, kilo alacağım” gibi sorular akıllardan en çok geçenlerdir. Peki gerçekten kilo almak kaçınılmaz mıdır? Ya da menopoza girerken tahmin ettiğimizden daha konforlu bir geçiş dönemi yaşayamaz mıyız? Gelin birlikte bir göz atalım…

Menopoza girerken tahmin ettiğimizden daha konforlu bir geçiş dönemi yaşayamaz mıyız?

Menopoz, kadınların doğurganlık döneminin sona erdiği son derece doğal bir dönemdir. Sıcak basması, sinirlilik hali, düzensiz adet dönemleri menopoza girildiğini gösteren belirtilerden bazılarıdır. Bu dönemde östrojen hormonu seviyesi düşer. Hormonlardaki değişim ise metabolizma hızını etkiler. Vücudun harcadığı enerji azalır. Fakat hormon seviyesi değişikliğinin yanı sıra, menopoza girilen yaşlar, genelde daha sedanter (fiziksel aktivitenin olmadığı) bir yaşam tarzına geçilen bir yaş dönemine denk gelir. Bu iki faktör bir araya geldiğinde kilo almak kaçınılmaz hale gelir.

Menopoz dönemi riskleri nelerdir?

1. Kemik erimesi: Östrojen hormonunun düşüşüyle birlikte kalsiyum emiliminde azalma görülür, kemiklerden kalsiyum kaybında artış olur. Bu dönem kalsiyum ihtiyacı artar.

2. Kalp sağlığı: Yine östrojen hormonunun azalması nedeniyle LDL kolesterol seviyesi artar, HDL kolesterol seviyesi düşer. Buna bağlı olarak kalp hastalığı riski artmaktadır.

3. İnsülin direnci: Kontrolsüz kilo artışı nedeniyle insülin direnci ile karşılaşılması da olası risklerdendir.

Risklerden korunmak için ne yapmalı?
  • Öncelikle kemik erimesinin önüne geçmek için yeterli miktarda kalsiyum tüketmeliyiz. Menopoz öncesi kalsiyum ihtiyacı 1000 mg iken, menopoz sonrasında 1500 mg’a kadar çıkar. Özellikle süt ve süt ürünleri tüketimine özen göstermeliyiz. Bunun yanı sıra yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve bazı kuruyemişler de kalsiyum içeriğinden dolayı olmazsa olmazlarımızdır.
  • Fazla tuz tüketimi, vücuttan kalsiyum atımına neden olur. Zaten kalsiyum emiliminin zor olduğu bu dönemde bir de tuz tüketimini arttırarak bu tabloyu kötüleştirmemeliyiz. Tuzu kontrollü tüketerek ödem problemine de çözüm bulmuş oluruz. Kafeinli içecekler de aynı şekilde kalsiyum emilimini engeller.
  • Posa tüketimi hem kalp sağlığı hem insülin direnci hem de oluşabilecek hastalıklara karşı koruyucu kalkan görevini görür. Yeterli miktarda sebze- meyve tüketmeyi unutmayalım!
  • Uyku problemi yaşıyorsanız papatya, melisa gibi rahatlatıcı bitki çaylarından faydalanabilirsiniz. Bunların yanı sıra tabii ki su tüketimi, egzersiz, yeterli uyku ve porsiyon kontrolü de bu dönemde hayati önem taşıyor. 

Ve evet menopoz döneminde kiloyu korumak ve kilo kaybı sağlamak mümkündür. Tek ihtiyacınız doğru bir beslenme tedavisi! Doğru beslenmeyi öğrenmek için uzman desteği almayı unutmayın! Bu dönemlerde isyan etmek yerine her yaşın kıymetini bilip vücudumuzu ve kendimizi sevmeliyiz. Her yaşın ayrı bir güzelliği olduğunu unutmayın ve tadını çıkarın!

İlginizi çekebilir: Menopozun bir diğer yüzü: Zihin bulanıklığı mı demans mı?

Uzm. Dyt. Seba Sarıtepe: Uzman diyetisyen. İngiltere’de Chester Üniversitesi’nde yüksek lisans okuyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi mezunu. Bebek Lisya Beauty'de beslenme danışmanlığı yapıyor. Yeni tarifler denemeyi ve bunları farklı tarzda sunumlarıyla sosyal medya üzerinden paylaşmayı ve sağlıklı beslenme adına kişileri motive etmeyi çok seviyor. Hastalıklarda beslenme, kilo alma, kilo verme, anne-çocuk beslenmesi gibi birçok konuda yapılan araştırmaları takip etmekte ve bunlar üzerine beslenme danışmanlığı yapmakta. Pozitif ve güleryüzlü olmayı kendine ilke edinen Seba Sarıtepe, “sağlıklı beslenmenin mutlulukla bir ilgisi olmalı” diyenlerden. Dans etmek, film izlemek ve bolca seyahat etmek en sevdiği hobileri arasında yer alıyor.
İlgili Makale