X

Maydanozun sağlığa 8 faydası

Maydanozun ülkemizde kullandığımız geniş yapraklı bir versiyonu olduğu gibi bir de Frenk maydanozu adı verilen yaprakları büzüşük durumda olan bir türü daha vardır. Her ikisi de yemeklerde bol bol kullanılabilir. Hafif acımsı bir aroması olan bu bitki parlak yeşil renktedir. Genellikle hastalıklarla savaşta kullanılan en güçlü bitkilerden bir tanesidir ve bunun yanında sağlığa başka faydaları olduğu gibi besin değeri de hayli yüksektir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Pek çok önemli besine sahiptir

Maydanozda insanların tahmin ettiğinden daha fazla besin vardır. 30 gram kadar taze ve doğranmış maydanoz şunları sağlar:

  • Kalori: 11 kcal
  • Karbonhidrat: 2 gram
  • Protein: 1 gram
  • Yağ: 1 gramdan az
  • Lif: 1 gram
  • A vitamini: Günlük tavsiye edilen miktarın %108’i
  • C vitamini: Günlük tavsiye edilen miktarın %53’ü
  • K vitamini: Günlük tavsiye edilen miktarın %547’si
  • Folat: Günlük tavsiye edilen miktarın %11’i
  • Potasyum: Günlük tavsiye edilen miktarın %4’ü

Bu bitki pek çok vitamin bakımından zengindir ve özellikle de K vitamini zenginidir. Bu vitamin kanın pıhtılaşması ve kemik sağlığı için önemlidir.

Aynı zamanda bol miktarda A ve C vitaminlerine sahiptir ve bunların antioksidan özellikleri vardır.

Tüm bunlara ek olarak kalori miktarı düşük olduğundan her türlü tarifin içerisine kolayca eklenebilir.

Antioksidanlar bakımından zengindir

Maydanozda sağlığınıza fayda sağlayabilecek pek çok güçlü antioksidan vardır.

Antioksidanlar, hücrelerin serbest radikal adı verilen bileşenlerden dolayı hasar görmesine engel olurlar. Bedenimizin sağlıklı olması için antioksidanlar ile serbest radikaller arasında belli bir orantı olması gerekir.

Maydanozdaki temel antioksidanlar şöyle:

  • Flavonoidler
  • Karotenoidler
  • C vitamini

Bu kokulu bitki özellikle flavonoidler adı verilen antioksidanlar sınıfı bakımından çok zengindir. İçindeki en temel iki flavonoid myricetin ve apigenindir.

Çalışmalara göre flavonoidler bakımından zengin bir beslenme sağlık sorunları riskini azaltıyor ve bunlar arasında kolon kanseri, tip-2 diyabet ve kalp hastalıkları da bulunuyor.

Ayrıca beta karoten ve lutein de karotenoidler adlı gruba dahil olan iki antioksidandır. Pek çok çalışmada karotenoidlerin tüketiminin akciğer kanseri dahil olmak üzere belli hastalıkların riskini azalttığı belirtiliyor.

C vitamininin de güçlü antioksidan etkileri vardır ve bağışıklık sistemini destekleme konusunda rol oynadığı gibi kronik hastalıklara karşı da koruma sağlar.

Kurutulmuş maydanozun antioksidan içeriği tazesinden daha fazla olabiliyor. Yapılan bir çalışmada kuru halinin yaş haline göre 17 kat daha fazla antioksidan içerdiği belirtiliyor.

Kemik sağlığını destekler

Kemiklerinizin sağlıklı kalabilmek için belli vitamin ve minerallere sahip olmaları gerekir.

Maydanozda K vitamini bol miktarda vardır ve bu kemik sağlığı için temel bir besindir. 30 gram kadar maydanoz günlük ihtiyacın %547’sini sağlar.

K vitamini osteoblast adı verilen kemik yapıcı hücreleri destekleyerek daha güçlü kemikler sağlar. Bu vitamin aynı zamanda kemik mineral yoğunluğunu arttıran belli proteinleri de aktif hale getirir. Böylece kemiklerin mineral dengesi daha iyi olur.

Kemik yoğunluğu önemlidir çünkü düşük kemik yoğunluğunun özellikle yaşlı bireylerde çatlaklara dair risk oluşturduğu belirtiliyor.

Bazı çalışmalarda K vitamini bakımından zengin gıdalar tüketmenin kemik çatlağı riskini azalttığı belirtiliyor. Yapılan bir çalışmada K vitamini bakımından zengin bir beslenme %22 daha düşük çatlak riski anlamına geliyor.

Normalde gıdalardan aldığımız K vitamini düzeyleri kemik mineral yoğunluğunu korumak için yetersiz olabilir. Bu nedenle kemik sağlığı için maydanoz tüketimi faydalı olabilir.

Kanserle savaşan bileşenlere sahiptir

Maydanozda kanser karşıtı etkileri olan bitkisel bileşenler vardır.

Bedendeki antioksidan ile serbest radikal arasındaki dengesizlikten dolayı ortaya çıkan oksidatif stres, kanser gibi kronik sağlık problemlerinin gelişimi ile ilişkilidir.

Maydanoz özellikle antioksidanlar ve C vitamini bakımından zengindir ve böylece bedendeki oksidatif stresi azaltır ve belli kanser türlerinin riskini düşürür.

Örneğin flavonoidlerin bol tüketimi kolon kanseri riskini %30 oranında azaltabiliyor.

Ayrıca maydanozdaki flavonoid türlerinin test tüpü ve hayvan deneylerinde kanser karşıtı etkiler gösterdikleri belirtiliyor.

C vitamini bakımından zengin gıdalar tüketmek ise kanser riskini azaltıyor. 30 gram kadar maydanoz bu besinin günlük ihtiyacının %53’ünün karşılanmasına yardımcı oluyor.

Yapılan bir çalışmada günde 100 mg kadar C vitamini almanın genel kanser riskini %7 oranında düşürdüğü belirtiliyor. Bu miktarı günde 150 mg’a kadar çıkartmak ise prostat riskini %21 oranında azaltıyor.

Gözleri koruyan besinler bakımından zengindir

Lutein, beta karoten ve zeaxanthin adlı karotenoidler gözleri korumaya yardımcı olurlar. Bu bileşenlerin güçlü antioksidan etkileri olduğu belirtiliyor.

Lutein ve zeaxanthin adlı tedavi edilemeyen ve sonunda körlüğe yol açabilen yaşa bağlı makula dejenerasyonunu yavaşlatma konusunda faydalı olabiliyor.

Bu gıdalar bakımından zengin bir beslenme hastalığın riskini %26 oranında azaltıyor.

Beta karoten ise gözü destekleyen bir diğer karotenoiddir. Bedende A vitaminine dönüştürülür.

Bu dönüşüm maydanozun A vitamini zengini olmasını açıklar. 30 gram kadar taze maydanoz bu vitaminin günlük ihtiyacının %108’ini karşılar.

A vitamini göz sağlığı için çok önemlidir ve gözün en dış katmanı olan korneayı, bunun yanında konjonktivayı, yani gözün önünü kaplayan zarı da korur.

Kalp sağlığına iyi gelebilir

Maydanoz kalp sağlığına iyi gelebilen besin yoğun bir gıdadır. Örneğin B vitamini folat bakımından zengindir ve 30 gramı günlük ihtiyacın %11’ini karşılar.

Folatı besinler yoluyla bol miktarda almak bazı insanlarda kalp hastalıkları riskini azaltabiliyor. 58.000’den fazla insanla yapılan bir çalışmada folatı bol tüketmenin kalp hastalıkları riskini %38 azalttığı görülmüş.

Dolayısıyla yetersiz folat alımı kalp hastalıkları riskini arttırabilir. 1980 erkekle yapılan bir çalışmada bu besini en az alan grubun kalp hastalıkları riskinin %55 arttığı görülmüş.

Bazı uzmanlar folatın homosistein adı verilen amino asidin düzeylerini azaltarak kalbe fayda sağladığını belirtiyorlar. Yüksek homosistein düzeyleri bazı çalışmalarda kalp hastalıkları riskinde artışla bağlantılı olarak görülüyorlar.

Homosistein damarların yapı ve işlevlerini değiştirerek kalp sağlığını olumsuz etkileyebilir. Ancak bu amino asit ve kalp hastalıkları konusundaki bağlantı henüz kesin değil.

Maydanoz ekstresinin bakteri karşıtı özellikleri vardır

Maydanoz ekstresinin bakteri karşıtı özellikleri vardır.

Yapılan bir test tüpü çalışmasında mantar, küf, bakterilere karşı ciddi etkiler gösterdiği görülmüş.

Ayrıca bu ekstre gıdalardaki bakteri gelişimine de engel olabilir. Başka bir test tüpü çalışmasında Listeria ve Salmonella adı verilen gıda zehirlenmesi yapan bakterilerin gelişimini önleyebildiği görülmüş.

Ancak bu etkilerin doğrudan insanlarda kullanımında nasıl olacağına dair henüz net bir veri yok.

Beslenmeye eklemesi kolaydır

Maydanoz uygun fiyatlı ve çok güçlü bir üründür.

Onu kurutup pek çok tarifte kullanabilirsiniz. Çorbaların, yahnilerin ve domates soslarının aromasını güçlendirebilir. Ayrıca başka bitkilerle ve baharatlarla da destekleyebilirsiniz.

Taze maydanoz salata soslarında, marinasyonlarda, deniz ürünlerinde kullanılabilir. Çoğu zaman pişirilmeden yemeğin üstüne kıyılarak konulur.

Ayrıca çiğ olarak tüketerek nefesinizin daha güzel kokmasını da sağlayabilirsiniz.

Buzdolabında saklarken nemli bir kağıt peçeteye sararsanız daha uzun süre dayanır.

Maydanoz pek çok besin bakımından zengin güçlü bir bitkidir. Özellikle A, C ve K vitamini bakımından çok zengindir.

İçindeki vitaminler ve faydalı bitkisel bileşenler kemik sağlığını iyileştirmek, kronik hastalıklara karşı korumak ve antioksidan bileşenler sağlamak konusunda etkilidirler.

Hem taze hem de kurutulmuş olarak beslenmenize kolayca katabilirsiniz.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Kaynak: healthline

İlginizi çekebilir: Maydanoz suyunun faydaları nelerdir? Ne işe yarar, nasıl hazırlanır?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Orkid, “Sporla Güçlen” projesine verdiği destekle kız çocuklarının geleceğine ışık tutuyor

Bir kız çocuğu düşünün: Günün ilk ışıklarıyla birlikte koşuya çıkan, her sabah elinde topuyla antrenman yapan, büyük bir hevesle hem bedenini hem de zihnini beslemek için yıllarca gönül verdiği spor dalı uğruna çalışmaya devam eden ve uzun yıllar sonra gözlerinden ışıklar saçarak ilk kupasını milyonların önünde havaya kaldıran… Ne harika bir tablo, öyle değil mi?



Toplumun her köşesinde, binlerce kız çocuğu bu anı yaşamayı hak ediyor. Ancak, ne yazık ki birçoğu için spor; erişilmesi çok güç bir lüks, uzak bir hayal gibi kalıyor hayatları boyunca. Oysa spor, sağlığın, özgüvenin, azmin, başarının, kararlılığın, istikrarın temellerini atan, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayan en önemli araçlardan biri. Bu önemin farkında olan ve kız çocuklarını spor yoluyla güçlendirmek isteyen Orkid, Watsons iş birliği ile Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da yürüttüğü “Sporla Güçlen” projesine destek veriyor.

Geleceğe atılan adımlar: Kız çocukları, ‘sporla güçleniyor’

Türkiye’de kadınları ilk kez hijyenik pedle buluşturan P&G’nin kadın bakım markası Orkid, 45 yılı aşkın süredir dünyadaki tüm kadınların hayatını kolaylaştırmak, onları her alanda desteklemek için imza attığı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyerek “Sporla Güçlen” projesiyle kız çocuklarının yanında oluyor.

Kız çocuklarına sporla yeni yollar açmayı ve kız çocuklarının geleceğini aydınlatmayı hedefleyen Orkid, yürüttüğü bu iş birliğiyle kız çocuklarının eğitim ve spor yaşamlarını desteklemeyi, onların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Kız çocuklarının hayatta karşılaşacakları tüm zorluklar karşısında çok daha güçlü durmalarını sağlayan, onların bütüncül gelişimini desteklerken duygusal dayanıklılık kazanmalarına da zemin hazırlayan sporun gücü, yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki; Orkid’in, İpsos ile Türkiye genelinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kadınların %77’si, sporun bugün oldukları kişi olmalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Dahası, yapılan bu araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kızlar, istedikleri kişi olmalarına yardımcı olabilecek özgüven ve becerileri sporla kazanıyor.

Buna rağmen genç kızların neredeyse yarısının düzenli spor yapmadığı sonucuna ulaşan Orkid, TMOK ve Watsons iş birliği ile kız çocuklarının sporla güçlenmesi için onların yanında yer alıyor. Kız çocuklarının hem eğitimlerine hem de spora devam etmelerine yönelik gerekli spor malzemelerinin temin edilmesini destekleyen Sporla Güçlen projesi ile Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da bulunan okullardaki kız öğrenciler dönem boyunca badminton, basketbol ve voleybol dallarında eğitim alıyor.

Kadınların daha özgüvenli olmasını destekleyen ve spor ile olan bağlarını güçlendirmeye odaklanan bir marka olarak Orkid, hiçbir kız çocuğunun bu haklarından mahrum kalmaması için çalışıyor. Bu sayede geleceğin sağlıklı, özgüvenli, başarılı ve belki de milli sporcuları bugünden yetişmeye başlıyor. Gelecek nesillerin hayallerine ulaşmalarına yardımcı olmak için onların yanında olmaya ve onları cesaretlendirmeye devam eden Orkid, kız çocuklarına yeterli imkan sağlandıkça daha eşit ve aydınlık yarınların mümkün olduğuna inanıyor.



Kız çocuklarını genç yaşta sporla tanıştırarak onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyan bu projenin ve başta Orkid ile Watsons olmak üzere projenin tüm destekçilerinin ülkemize ve dünyaya ilham olması, kız çocuklarının ışıl ışıl bir geleceğe doğru çok daha emin adımlarla yürümesi hepimizin en büyük temennisi.

Güçlü kadınlar, güçlü yarınlar için, #SporlaGüçlen projesine destek veren Orkid ürünlerini Watsons’ta keşfetmek için tıklayın.

*Bu yazı Orkid katkılarıyla hazırlanmıştır.





Akbank’tan sürdürülebilirlik yolunda ilham veren bir rehber

Sürdürülebilirlik, günümüz dünyasında her zamankinden çok daha büyük bir öneme sahip. Çünkü, doğal kaynaklarımız hızla tükenirken yalnızca kendi geleceğimizden çalmakla kalmıyor, gelecek nesillerin sahip olabileceği yaşamdan da çalıyoruz. İklim değişikliği ve çevresel sorunlar bir yana, kişisel tercihlerimiz, hızla artan tüketim alışkanlıkları, teknolojik gelişmeler ve daha pek çok sebep, sürdürülebilirliğin ne kadar hayati bir gündem olduğunu defalarca gözler önüne seriyor. Artık yalnızca bugünü değil, yarınları da düşünerek doğal kaynaklarımızı korumak, geleceğimizi ve gelecek nesillerin geleceğini garanti altına almak, daha yaşanabilir bir dünya yaratmak için adımlar atmalı, değişimi geç kalmadan başlatmalıyız. Sürdürülebilirlik, artık bir tercih değil; kendimiz için, dünyamız için, geleceğimiz için benimsememiz gereken bir zorunluluk. Aksi halde yarınlar, hayalini kurduğumuz yarınlardan çok uzak olacak.



Bu bağlamda sürdürülebilirlik konusunu merkezine alan ve hem bireysel hem toplumsal farkındalığı artırmayı hedefleyen Akbank, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için “Sürdürülebilirlik insan için, #Hepimizİçin” diyor ve sürdürülebilirlik odaklı bloguyla bizleri buluşturuyor. Sürdürülebilirliği yalnızca çevresel boyutuyla ele almayan, sosyal ve ekonomik boyutunu da göz önünde bulunduran Akbank, bu önemli konuda liderlik ederek sürdürülebilirliğin her yönüyle ilgili bilgi ve farkındalık dolu içerikleri kaleme alıyor. Hem sürdürülebilirlik konusunda neler yapabileceğini merak eden herkese hem de bu konudaki bilgi birikimini artırmak isteyenlere geleceğimizi koruma yolunda ilham verici bir rehber oluyor. Peki, bu rehberde başka neler var, gelin yakından bakalım.

Akbank Sürdürülebilirlik Blog’da neler var?

Akbank, sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığı artırmayı amaçladığı bu blogda, bireyleri harekete geçmeye teşvik edecek güncel bilgileri ve sürdürülebilir alışkanlıkları hayata dahil etmenin pratik yollarını aktarıyor. ‘Herkes için sürdürülebilirlik’ mesajını paylaşarak toplumun tüm kesimlerini kapsamayı ve bireysel olarak atılabilecek adımlar konusunda da ilham vermeyi amaçlıyor.

“Sürdürülebilirlik, çevrenin yanında insan için, toplumun gelişmesi için” anlayışını benimseyen Akbank, eğitimden gönüllülüğe, yatırımdan sanata her alanda toplumun kalkınması ve sürdürülebilir yarınlar için çalışıyor. Bu bağlamda Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan, farklı alanlara hitap eden başlıklardan bazıları ise şöyle:

Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının hem toplumsal bilincin artmasında hem de kalkınmanın sağlanmasında kritik bir öneme sahip olduğunu biliyor muydunuz? Akbank, blogunda yer verdiği Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yazısında bu konuyu detaylıca ele alıyor ve UN Women’ın verilerinden yola çıkarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının getireceği faydaları, ekonomik, sosyal ve daha pek çok açıdan sürdürülebilirlik bağlamında değerlendiriyor.

Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur?

Sürdürülebilir bir yaşam biçimi benimsemenin en önemli adımlarından biri de hiç şüphesiz bireysel olarak finansal sürdürülebilirliği sağlamaktan geçiyor, bunun da en etkili yolu bireysel yeşil bütçeler oluşturmak. Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur? yazısında Akbank, çevreyi korumaya odaklanan harcamaların nasıl planlanacağından yeşil bütçe oluşturmanın pratik yollarına kadar pek çok kolay uygulanabilir yöntem paylaşıyor.

5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş



Günümüzde hızla yaygınlaşan tüketim çılgınlığının hem bütçeye hem doğaya verdiği zarar aşikar. Bu tüketim alışkanlıkları, doğal kaynakların bilinçsizce harcanmasından karbon ayak izinin artmasına, çevre kirliliğinden biyoçeşitlilik kaybına kadar gezegenin doğal dengesini bozan pek çok olumsuz sonucun ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor. Karşılığında ise ‘az, çoktur’ anlayışını benimseyen minimalizm, bu gereksiz harcama alışkanlıklarına bir panzehir olma görevi üstleniyor. Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan 5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş yazı da modern dünyada minimalist alışkanlıklar benimsemenin yollarını aktarıyor.

Sanatta Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilirliğin genellikle pek değinilmeyen ya da bağlantısı sorgulanmayan fakat aslında çokça göz önünde bulunan kısmı; sürdürülebilirlik ve sanat ilişkisi üzerine hiç düşündünüz mü? Sanat, yüzyıllardır toplumsal bilinci artırmada ve en zor görünen konuları bile daha anlaşılır kılmada güçlü bir iletişim aracı. Bu gücü onu sürdürülebilirlik konusunda da etkili bir özneye dönüştürüyor. Sanat eserlerinde kullanılan materyallerden sanatçıların toplumsal konulara farkındalık yaratmak amacıyla benimsedikleri yaklaşımlara kadar sanat ve sürdürülebilirlik bağını pek çok açıdan ele almak mümkün. Akbank Sürdürülebilirlik Blog’ta yer alan Sanatta Sürdürülebilirlik başlıklı paylaşım da bu bağın ne denli güçlü olduğuna dikkat çekiyor.

Sürdürülebilir Turizm, Karbon Nötr, Doğa Dostu Teknoloji ve dahası

Sürdürülebilirliği tüm yönleriyle ele alan Akbank, blogunda daha pek çok konuya dikkat çekiyor. Sürdürülebilir turizmden, karbon nötr kavramına, doğa dostu teknolojik gelişmelerden sürdürülebilirlik alanında öne çıkan yeni trendlere kadar yaşama, insana, dünyaya ve geleceğe dair her alanda sürdürülebilirliğin önemine ve etkisine değiniyor. Hayatın her alanına yayılan stratejilere ihtiyacımız olduğunun farkında olan Akbank, sürdürülebilirliğin kalbinde insan var diyor ve toplumsal dönüşüm için bütünsel bir yaklaşım benimsemenin gerekliliğini vurguluyor.

Siz de çok geçmeden bir adım atmak ve daha yaşanılabilir bir dünya için bugünden neleri değiştirebileceğinizi öğrenmek istiyorsanız Akbank’ın sürdürülebilirlik odaklı bu blogunu takip edebilir, hem kendiniz hem de gelecek nesiller için değişimi başlatabilirsiniz.

*Bu yazı, Akbank katkılarıyla hazırlanmıştır.





İlgili Makale