X

Mavi bir deneyim: Sailnation ile Orhaniye, Bozburun, Selimiye trio gezisi

2018 yılında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı resmi tatilini deniz sezonunu erkenden açarak değerlendirdim.

Deniz, güneş, Ege’nin masmavi suları ve tabii ki yelkenli tekne keyfi… Daha önceden yelkenli teknelerle biraz tecrübem oldu, bu sebeple teknede konaklamalı bir tatilde ekibin ahenk içinde olmasının en önemli koşullardan biri olduğunun farkında olarak Sail Nation ile yola çıkmaya karar verdim. Ekibim yine birbirinden tatlı insanlarla doluydu.

Yelkenli tekne tam bir ekip işi olduğundan iskeleden demir alırken etiketleri bırakmak gerek. Zaten aşağı yukarı herkes yaşıttı, birbirini önceden tanıyanlar da vardı, tanımayanlar da. Yine de tabii ki hiçbir sorun olmadan hemen sıcak ve güvenli bir ortam oluştu. Ekibimizi kısaca tanıtmak isterim: Parisien mimarımız Cenk, meteoroloji ve sosyal medya uzmanı Alihan, sanatçı ruhlu eski yelkencilerden Öykü ve Cem, ünlü bir firmada kariyer basamaklarını hızla tırmanan Rezan kaptan, Sail Nation kurucularından Burak kaptan ve bir türlü üniversite hayatı sonlanmayan bendeniz (aslında hiç şikayetçi de değilim, okulumda geç de olsa yelkenle tanışma fırsatını yakaladım!) buluşarak mavi sular üzerinde nazlı bir kuğu gibi süzülmeye hazır yuvamıza yerleştik.

Teknemiz hakkında da biraz bilgi vermek istiyorum, Kino isimli Benetau marka, Oceanis 41 model, yani uzunluğu 41 feet. 3 kamaralı, ocaklı, fırınlı, kompakt ve konforlu bir tekne. Yelkenleri kontrol etmesi ve dümende olması çok pratik bir tekne, üstelik yelken seyrinde burunda oturup deniz ve rüzgar hışırtısıyla uzaklara dalıp gitmek kelimelerle anlatılamayacak kadar da huzurlu…

Teknemize yerleşip 3 güncük sürecek gezimiz için marinadaki marketten alışverişimizi yapmak istedik. Karşımıza çıkan Martı Marina’daki 4. yüzyılda Bizanslıların inşa ettiği kilisenin kalıntıları hepimizi büyüledi.

Orhaniye Martı Marina’daki Bizans kilisesinin kalıntıları

Marinadan alışverişimizi yapıp teknemize yerleştikten sonra sıra Ege’nin insanın aklını başından alan doğasına yelken açmaya geldi. 20 Nisan’da Orhaniye’den demir aldık…


Martı Marina’dan yavaş yavaş yol alırken, Sail Nation flamamız rüzgarda dans ediyordu…

Öğleden sonra doyasıya yelken seyri yaptık. Burak ve Rezan kaptanlar yelkenli teknenin özelliklerini ve yelken seyrine ait dinamikleri çok net ve eğlenceli uygulamalarla ekibe aktardılar. İlk günün sonunda kaptanlarımız sayesinde hepimiz yelkenin keyfine varırken aslında nasıl işlediğini de biraz öğrenmiştik.

İlk günün sonunda Bozburun’daki Bencik Koyu’na demirledik. Gecemizi geçireceğimiz koy, gün batımı manzarası ile enfesti. Burnumuzda çam ve deniz kokusu, karşımızda mavi ve yeşilin kavuşması…

Bencik Koyu’nda doğa harikası gün batımı manzarası

Ertesi gün uyandığımızda karşımızdaki manzara bu sefer sabahın ilk ışıklarında bambaşka renklere bürünmüştü. Yüzmek, kahvaltı etmek, manzaraya dalıp gitmek, yelken seyri yapmak… İnsan karar vermekte, sıralamaya koymakta o kadar zorlanıyor ki! Hepsini aynı anda sonsuza dek yapabilmek isterdim!


Bencik Koyu’nda sabah

Seyrimize tramola ve kavançalarla devam ettik. Hava şıkır şıkır, rüzgar tam kıvamında, 10-15 knot arasıydı. Ekibimiz yelkenli tekne eğitimi için çok istekliydi. Meteoroloji konusundaki engin bilgisi ile hepimizi aydınlatan Alihan günün sonunda çok profesyonel bir dümenci olmuştu bile!

Teknede Hygge gecesi denememiz

Akşamüstüne doğru yaklaşırken, hepimiz çok heyecanlıydık, çünkü doğanın koynunda yapacağımız Hygge gecesinin heyecanı daha başlamadan hepimize bulaşmıştı bile! Burada bir parantez açmak gerekiyor. Hygge konseptini açıklamak istiyorum. Hygge, dünyanın en mutlu ülkelerinden Danimarka’da ortaya çıkmış ve dünyaya yayılmış bir kavram.

Her ne kadar yılın çoğunda soğuk ve karanlık bir ülke olsa da, Danimarka her yıl en mutlu ülkeler arasında başı çekmeyi nasıl başarıyor? Hygge, Dancada “samimi ortamlar yaratma sanatı” olarak geçiyor. Bu ortamları oluşturmak için de formül çok basit: Sevdiklerinizle, rahat hissettiğiniz bir ortamda, elektronik her türlü aletten uzak, içten sohbetler etmek…

Bizim Hygge gecemizden fotoğraflar yok bu durumda, ancak aklımızda yer eden hatıralar hep bizimle olacak… Teknemizi Bozburun koyuna demirleyip yemeğimizi yedikten sonra mumlarımızı yakıp şaraplarımızı açtık. Milyonlarca yıldızın altında, koyun sessizliğinde hiçbir dijital alete bakmadan sadece muhabbet ederek saatlerin nasıl geçtiğini anlamadık bile! Bunda tabii ki meteorolojinin yanında engin astronomi bilgisi de olan yeni kaptanımız Alihan’ın büyük payı vardı. Deniz ve çam kokusu eşliğinde şaraplarımızı yudumlarken yıldızlardan, mitolojiden, anılardan bahsetmek… Gerçekten Hygge kavramının hakkını ilk denemede başarıyla verdiğimizi düşündürüyor!


Bozburun’da Sail Nation

Dinlendirici bir gecenin ardından erkenden enfes bir güne uyandık. Teknemizin sanatçı kaptanlarından Öykü ve Cem’in manzarayı eskiz defterlerine resmetmeleri sanki Hygge gecesinin devamında bir sabaha uyanmak gibiydi.  Tabii ki kahvaltı öncesi yüzmeden tekne hayatı olmaz! İnsan şu manzaraya uyanıp da karşı koyabilir mi?


Sabahın ilk ışıklarında teknemizden Bozburun Koyu manzaramız

Sabah yüzmesinden sonra keyifle kahvaltımızı yapıp demir aldık. İstikametimiz Selimiye’ydi. Burak ve Rezan kaptanlar rotamızı çizdi ve yine harika bir şıkır havada seyrimizi yaptık. Selimiye adeta bir “citta slow”. Doğası, dokusu, mimarisi ile eşsiz bir Ege kasabası.

Selimiye’de doğanın renklerinden bir kare

Koydaki Sardunya restoranın iskelesine teknemizi bağlayıp kasabayı keşfe çıktık. Meşhur haşhaşlı revani tatlısından almadan elbette olmazdı! Bu sahil kasabasında her şey mükemmel görünüyordu, özellikle ev ve pansiyonların mimarisi…

Sail Nation Trio Tayfası, Selimiye hatırası

Ertesi gün elbette mutlu ama biraz da buruk bir sabaha uyandık, çünkü artık dönüş yoluna çıkmamız gerekiyordu. Yavaş yavaş toparlanıp demir aldık. Dönüş yolunda Kargı adası açıklarında verdiğimiz son yüzme molası hepimiz için son bir güzellik oldu. Güneş batarken Martı Marina’ya varmıştık bile…

Dönüş yolunda güneşi arkamızda bırakırken…

Kapanış olarak size biraz Sail Nation’dan bahsetmek istiyorum.

Sail Nation, Boğaziçi Üniversitesi Denizcilik ve Yelken Kulübü’nün başarılı kaptanları Burak Dikmenoğlu ve Egemen Gök’ün kurduğu, yelken yapmak isteyip tekne veya fırsat bulamayanları, yelkenli tekne seyirleriyle tanışmak isteyenleri denize çıkararak eğlenceli etkinliklerle bir araya getirmeyi amaçlayan müthiş bir girişim. Henüz oldukça genç ama son derece profesyoneller. Yıllar içinde katıldıkları sayısız gezi ve yarışlar sayesinde kazandıkları tecrübelerle yelkenli tekne hakimiyetlerini geliştirmekle beraber, çizdikleri rotadaki uğranacak koy ve mekanları da çok iyi biliyorlar.

İstanbul içi, Türkiye’nin ve Yunanistan’ın Ege ve Akdeniz sularına organize ettikleri gezilerden haberdar olmak, seyirlere katılmak ve gezilerimizden paylaşımlar ve seyir takvimi ilanları için Instagram’danInstagram’ da takipte kalabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Burgazada’da kısa bir mola: Yelkenli, enerjik ve dinlendirici bir hafta sonu kaçamağı

Berna Bayram: Boğaziçi Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği öğrencisiyim. Yelken sporuyla Boğaziçi’nde tanıştım. Bir senedir eğitim alıyor ve gezilere katılıyorum. Hedefim amatör heyecanını kaybetmeden profesyonelliğe doğru emin adımlarla yürümek. Gezmek, keşfetmek, paylaşmak hayatımın temel amaçları.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale