Lise öğrencilerinin meslek seçiminde, ebeveynlere 11 tavsiye
Yine yılın o dönemi geldi: Liseden sonra öğrenim hayatına devam edeceklerin, bütün geleceklerini şekillendireceğini düşündükleri üniversite sınavı dönemi. Üstelik bu yıl, her zamankinden daha zorlayıcı faktörler olarak herkesi tehdit eden bir salgın, evde hapis geçirilen bir hayat dilimi, eğitim-öğretimde aksama gibi şeyler de vardı.
Biz yetişkinler yükselen ve düşen sektörleri, ekonomik krizi, yeni normalden nasıl etkileneceğimizi netleştirip anlamaya çalışırken, üniversite sınavına girecek gençler, yarım kalan derslerin ve nefes alıp sosyalleşememenin etkileri ile uğraştılar. 2020, kimse için kolay olmama yolunda gençleri de kapsayıverdi.
Öte yandan, geleceği etkilemesi ve her alanda gidişatı değiştirmesi beklenen bu krizin etkilerini yaşayarak göreceğiz. Tahminler ve öngörüler önemli olmakla birlikte, henüz değişmeyen bir şey var: İnsanlar hala lisedeyken, ileride hangi meslekte çalışmak istediğini düşünmek ve bir karar vermek durumundalar.
10 yıldır “iş hayatında insan” konusunda çalışan ve son yıllarda kariyer koçluğu ayağında liseli gençlerle de bir araya gelen bir uzman olarak, bilgi ve gözlemlerimden çıkarımlarımı anne-babalar ve ailedeki gence yardımcı olmak isteyen büyükler ile paylaşmak istedim. Aşağıdakiler, en çok koçlarla gençler arasında konu olan unsurlar olsa da, anne-babalara da yaklaşımla ilgili rehberlik edebileceğini, bir koçla çalışılmadığı durumlarda faydalı olabileceğini düşünüyorum. Bu öneri sepetinden işinize yarayacakları seçip alabilirsiniz. (Ek not: Aşağıda sık rastlayacağınız “desteklemek” ifadesiyle kastettiğim; duruma göre seçilen onaylamak, teşvik etmek, önermek, gerekli kaynakları sağlamak gibi davranışlardan herhangi biridir.)
- İlgi alanının çok sayıda olması veya herhangi bir alana yoğunlaşmaması durumunda, bir mesleki eğilim envanteri ve danışmanlık almak çok faydalı olacaktır.
- Sadece ilgi alanı değil, değerleri, güçlü yönleri ve gelişim alanları gibi diğer özellikleri de bir o kadar önemlidir. Eğer ana ilgi alanına değil de başka bir mesleğe yöneldiğini görüyorsanız, bu unsurlardan yola çıkarak bir karar veriyor olabilir. Bu konu üzerinde sohbet etmek, hangi düşünce ile bu alana yöneldiğini anlamaya çalışmak, ona ne yönde destek sağlayabileceğinizi anlamanızı sağlar. Ana ilgi alanı olan konuyu ise, meslek edinmese bile hayatında tutmasını desteklemek, dengeli ve tatminkar bir öğrencilik ve iş hayatına hizmet edecektir.
- Bazen, ilgi duyduğu konunun iş ya da meslek olarak neye denk geldiğini bilebilmek zor olabilir. Bazen, bu ilgi alanını iş edinmenin yeterli maddi getiri sağlamayacağı düşünülebilir. Eğer konuya ilgisi yüksekse, bu alanın piyasada hangi işlere denk geleceği ve kazanç boyutunu araştırmasını desteklemek netleşmeyi sağlayacaktır.
- Kazanç, kararları etkileyen bir konu olabiliyor. Genelde meslekten bağımsız olarak, kişinin değerlerine ve bunları hayata geçirme yoğunluğuna göre şekillenen bir durum olduğunu, yani para kazanmayı çok önemseyen birinin, bunu sağlayacak stratejileri geliştireceğini, bu konuya yüksek değer vermeyenin ise daha çok tesadüflere kendini bırakıcı bir tutumda olacağını bekleyebiliriz. “Çok kazandıran meslek/iş” kavramı aslında, kişinin çabası olmadan, içi boş bir mit. Değerler ise zaman içinde şekilleniyor ve değişimler de yaşanabiliyor. Ergenlik çağı, henüz bunların oluşma aşamasında olduğu geçiş dönemi. Para kazanma konusunu odağına alan gencin öncelikle bunları fark etmesini sağlamak, kararını verirken daha sağlam bir adım atmasına yardımcı olacaktır. Ayrıca, para kazanmanın kendisi için neyi temsil ettiğini fark edeceği bir çalışma da çok geliştirici olabilir.
- Gençlerin mesleklere bakış açısı en çok çevrelerinde ve medyada gördükleri örneklerle şekilleniyor. Örneğini görmedikleri mesleklerin nasıl olduğu, kariyerin sabit bir çizgiden oluşmadığı gerçeği, bir mesleği icra ederken gerekli yetkinliklerin neler olabileceği, konunun önemli diğer kısımları. İnternette farklı işler ve mesleklerle ilgili bilgi içeren kaynakları incelemek, bu açıdan faydalı olacaktır. Bir örneğini İşte ve Yaşamda Kendi Yolun podcast kanalında “Kariyer Hikayeleri” serisinde bulabilirsiniz.
- Eğer kararsızlık varsa, nasıl bir kararsızlık olduğunu anlamak önemlidir. Kimilerinde, herhangi bir seçeneğe yakın hissetmemekten kaynaklanan, kimilerinde ise eşit derecede cazip bulduğu birkaç seçenek olmasından kaynaklanabilir kararsızlık. Bu ikisi, birbirinden farklı durumlardır ve uzaması halinde, örneğin puan türüne göre hazırlık yolu seçileceği zaman veya üniversiteye kayıt başvurusu öncesinde hala devam ediyorsa, koçluk almak yardımcı olacaktır.
- Ayakları yere basan bir karar, olumlu-olumsuz olası sonuçların farkında olunarak ve bunlar göze alınarak verilmiş olan, kendinden emin hissedilen karardır. Böyle olmadığını görüyorsanız, bu gözleminize teyit almak ve ne düşündüğünü sormak, yanıtını dikkatle dinlemek yeni bir açılım sağlayabilir.
- Aranızdaki iletişim alışkanlıklarına göre, bu konularda yapabileceğiniz sohbetin derinliği değişecektir. Anne – baba veya geçimi sağlayan kişi gibi figürler, gencin hayatının doğal bir parçası olarak, pek çok konuda “taraf” olmaktan veya bu şekilde algılanmaktan kurtulamazlar. Aynı sebepten, anne-babaların da genç hakkındaki algısı sübjektif olabilir. Eğer hayalinizdeki uzun sohbet veya içten fikir alışverişi gerçekleşmiyorsa olumsuz algılamayın, bu normaldir.
- Onun için en iyisini istemek ve yolunu çizebilmesi için destek olma sorumluluğu, objektif olmanızı imkânsız kılabilir. Bu durumda kendi değerleriniz veya çıkarımlarınızın etkisinde tavsiyeler vermeniz ya da yargılayıcı olmanız gibi şeyler yaşanabilir. Bu da son derece normaldir. Gencin dışarıdan ve objektif bir kişiyle çok daha rahat konuşabilmesi mümkündür.
- Tavsiye verirken doğrudan “bence şunu yapmalısın” demek tek yönlü ve sığ şekilde konuyu kapatabileceğinden, çok yardımcı bir yaklaşım değil. Bir öneriniz / tavsiyeniz varsa bunu gerekçeye dayandırıp, o alanı seçerse ne gibi bir etkisi olabileceğini somutlaştırarak söylemek çok daha etkilidir. Ardından mutlaka onun fikrini sorarak sahici bir ilgiyle dinleyin. İsteğini ve endişelerini gözlemleyin. Bunları sizinle yüzde yüz açıklıkla paylaşmama olasılığını da önden kabul edin.
- İstek; hem başarı, hem tatmin, hem de gelişim için çok önemli bir faktör. Belli bir alana duyulan güçlü bir istek gözlemliyorsanız, bu yönde desteklemek iyi fikir. Ancak, bu isteğin çaba ile birleşip birleşmediğine bakmalısınız ve desteği vereceğiniz kısım burası olabilir. Mevcut özellikleri ve becerileri ile, istediği bölüm/meslek/işin gerektirdiği özellik ve beceriler arasındaki mesafenin ne kadar olduğuna bakıp, yol haritası çizmesini sağlayabilirsiniz. Çok çabalaması gerektiği gibi bir izlenim oluşuyorsa, bu çabayı göstermeye olan isteğini de gözlemleyin, hatta kendisine sorun. Genellikle güçlü bir istek, çabayı da beraberinde getirebilir. Böyle olmadığı durumlarda ise, bu gerekliliği fark edip düşünmesini ve kendi kararını vermesini sağlamak, zorlandığı yerlerin nereler olduğunu anlamaya çalışarak o noktalarda desteklemek iyi olacaktır.
Özetle; herkes hemfikirdir ki, kişiliğin güçlü yönleri ile ilgili alanlarının beraber kullanılabildiği bir iş, ideal karışım olacak ve daha da istekle çalışmayı, başarıyı, tatmini getirecektir. Bunlar ise, sadece okunan bölüm ile belirlenebilecek unsurlar değiller. Öğrencilik sırasında ders çalışmada, projeler ve ödevlerde, hobileri veya okulla paralel yürüttüğü işlerde, zorunlu veya isteğe bağlı yapacağı stajlarda, sonrasında da kariyer yolunda keşfedilmeyi bekleyen ipuçları oluşacaktır.
Ayrıca, bir alanda okurken alan veya okulu değiştirmek, çift ana dal veya yan dalda okumak, yeniden sınava girerek başka bir mesleki eğitim almak, ilerleyen dönemde yüksek lisansta daha çok ilgilendiği konuyu çalışmak veya ileride ikinci bir üniversiteden mezun olmak gibi seçenekler, bir işte çalışırken ilgi alanını veya hobisini ilerletip kendine farklı bir kariyer yaratmak gibi adımlar sık rastladığımız durumlar. Dolayısıyla, meslek seçimine ve üniversiteye geçişe hak ettiğinden fazla anlam yüklememek, bu zamanlarda hayatın tadını çıkarmayı ıskalamamak, hem gençler, hem anne babalar için en faydalı yaklaşım olacaktır.
Hedefler belirlemek, bizi yolda tutar. Yol ise, yaşadığımız hayatın kendisidir.
İlginizi çekebilir: Hatalar güzeldir: Hangi hatalarınızla gurur duyuyorsunuz?