Latin Amerika’nın en güzel esintisi Arjantin Tango: Anda kalmabilmenin öyküsü
Bu hafta hep birlikte Güney Amerika’nın bağrından kopup tüm dünyaya yayılmış ve tabi ki ülkemiz sınırlarını da çoktan aşıp geçmiş olan dans akımını hissetmeye, Arjantin’e gidiyoruz.
Arjantin Tango’nun merkezi; upuzun parkları, bitmek bilmeyen eğlencesi, dünyaca meşhur şarapları ile Arjantin’ in başkenti olan Buenos Aires. Tango müziğinin temelleri 1800’ lü yıllarda, özellikle İtalya, Macaristan, Portekiz, İspanya ve Fransa’ dan Güney Amerika’ ya gerçekleşen işçi sınıfı göçü ile oluşmuş.
Vazgeçilmez enstrümanları ise akordeon ve bandeneon.
Ezgiler çoğu zaman dönemin demiryolu işçilerinin çalışmaları esnasında çıkan çekiç ve metal seslerinden esinlenilmiş. İşçi sınıfı, müziğin oluşması kadar dansın ortaya çıkışınında da önemli rol oynuyor. Arjantin Tango, dönem genel evleri önünde sıra bekleyen işçilerin bu esnada erkek erkeğe yaptıkları bir dans olarak ortaya çıkmış. Tango kelimesinin tam bir karşılığı olmamakla birlikte, Latincede ‘’dokunmak’’ manasına gelen ‘’tangere’’ sözcüğünden türediğinin düşünülmesine şaşırmamak gerekir.
Arjantin Tango, dansın temelinden de anlaşılabileceği gibi, eşli danslar arasında özellikle kadın ve erkeğin, erkeklik ve dişilik anlamında en çok kutuplaştığı danslardan. Öyle ki erkek lider, kadın ise tam kelimesi ile “takipçi” olarak isimlendiriliyor.
Son dönemde bir çok kişisel gelişim koçu tarafından önerilmekte olan Arjantin Tango, özellikle yoğun ve stres dolu bir temponuz var ise, gerginliğinizi atmak, anda kalarak endişelerinizi bir kenara bırakabilmek, günlük hayatınızda her şeyi kontrol etmektense akışına bırakmayı anlayabilmek ve tabi ki eğlenerek zaman geçirmek için tam bir terapi kıvamında.
Birçoğumuz için satırlarda okurken çok kolay gözüken geçmiş başarısızlıklarımızı kabullenmek, gelecek kaygılarımızı bir yana bırakabilmek ve sadece bulunduğumuz anda kalabilmek eylemi, gerçek hayatta hiç de sanıldığı kadar kolay değil. Arjantin Tango’nun kişisel gelişim koçlarınca en çok tercih edilen önerilerden biri olması ise işte bu yönünden kaynaklanıyor; kişinin “an”a odaklanmanın gücünü keşfetmesi. Bunu sağlayan en birincil etken ise Arjantin Tango çalışmaları esnasında tüm dikkatinizi bulunduğunuz ana, bedeninize ve müziğe yönlendirmenizin gerekiyor olması. Ayrıca koordineli olarak ellerinizi, ayaklarınızı tempoya uygun şekilde kullanabiliyor; aynı zamanda lider iseniz partnerinizi yönlendiriyor ve takipçi iseniz partnerinizin enerjisini tam anlamıyla takip ediyor oluyorsunuz.
Bir türlü kontrol eğilimimi bir kenara atamıyorum, hem eğlenmek hem forma girmek istiyorum, dişil enerjimi yeterince hissedemiyorum, ilişkime yeni bir bakış açısı katmak istiyorum veya sadece dans etmeyi seviyorum ve yeni bir dans öğrenmek istiyorum diyorsanız, size Arjantin Tango’ nun büyülü dünyasını öneriyorum.
Tutku, müzik ve dans ile kalın…
Yazarın diğer yazıları için tıklayınız.