X

Kurgusuyla neşe katan: Dalay Lama’nın Kedisi

“… Sonraki gün Lasya’nın öğlen ziyareti için uğramasını zar zor bekleyebildim. Bütün sabahı kalın ve beyaz tüylerim güzelce parlasın diye kendimi süsleyerek geçirdim. Kulaklarım tamamıyla yıkanmıştı; bıyıklarım ise parıl parıl parlıyordu. O gün çelloyu farklı bir canlılıkta çaldım. Dvorak’ın ünlü konçertosunu bilenler için: allegro vivo’dan ziyade adagio çaldım.

Lasya kapıyı açar açmaz dışarı fırladım. Sanki kendimi orada kazara bulmuşum gibi bir hava yaratmaya çalışarak derhal duvara gittim. Yine ilerideki sahada heyecanlı ve hareketli bir maç vardı. Arkamdaki odalardan artık aşina olduğum aile yaşantısı sesleri geliyordu. Lasya bir ders kitabı okuyarak birkaç dakika orada oturdu, sonra koşarak içeri gitti.

Gözümün ucuyla ona baktım. Gölge, fıçının üzerinde belirmişti. Kalkıp önce ön pençelerimi, sonra şatafatlı bir vurdumduymazlıkla sırtımı gerdim ve duvardan atlayıp eve gidiyormuşum gibi yaptım.

Umduğum gibi bu hareketler hayranım için yeterliydi.

Tekir kedi gürültülü bir şekilde fıçıdan indi ve yollarımızın kesişeceği bir şekilde yürüdü. Birbirimizden makul bir uzaklıkta durduk. İlk kez doğrudan, o parıldayan kehribar rengi gözlerin içine baktım.

Tekir kedi tarihteki en sıradan cümleyi seçerek “Daha önce tanışmış mıydık?” diye sordu.

“Sanmam.” Çok rahat görünmeden ama yeterli cesareti sesime katarak konuşmaya çalıştım.

“Seni daha önce gördüğüme eminim.”

Beni tam olarak nerede gördüğünü biliyordum, ama onu görmüş olmaktan ne kadar etkilendiğimi anlatmaya hiç niyetim yoktu.

En azından şimdilik.

Benim belgelenmemiş olsa da kusursuz soyumu onaylayarak; “Etrafta çok az Himalaya kedisi var,” dedim. “Burası senin bölgen mi?”

“Jokhang’a kadar. Ve de ana caddeden market tezgahlarına kadar.” dedi.

Market tezgahları benim tercih ettiğim güzergahın birazcık aşağısındaydı. “Ya Café Frank?” diye sordum.

“Deli misin? Oradaki adam kedilerden nefret ediyor.”

Gayet serinkanlı bir şekilde “Hayder’s Food Guide dergisine göre Himalayalardaki en iyi yemekleri orası yapıyormuş.” dedim.

Gözlerini kırptı. Ne yani daha önce hiç şehir dışından bir kediyle tanışmamış mıydı? Merak ettim.

“Hiç oranın yakınına kadar gittin mi?”

“‘Önemli olan tanıdığın kişilerdir’ diye bir söz var biliyor musun?” diye sordum.

Kafasını salladı.

Anlaşılmaz bir biçimde gülümseyip “Ama öyle değil işte. ‘Önemli olan seni tanıyanlardır’ olmalı” dedim.

Bir an gözleri üzerimde dondu kaldı. Gözlerindeki merakı görebiliyordum.

“Şehrin öteki tarafından olan bir tekir kedi için tavsiyen var mı?” diye sordu.

Ne kadar da tatlı!

Tenzin’in Amerika’nın en iyi romanı olduğunu düşündüğü Muhteşem Gatsby kitabından alıntı yaparak “O zaman tak altın şapkanı, eğer sevdiğini etkileyecekse. Eğer zıplayabiliyorsan yükseğe, onun için de zıpla. Ta ki o ‘Sevgilim, altın şapkalım, zıplama sevdalım! Benim olmalısın, deyinceye kadar.’” diye başladım.

Tekir kedi düşünceli bir şekilde burnunu oynattı. “Bunu nereden biliyorsun ki?” diye sordu.

Yürümeye başladı.

Onun kaslı duruşuna hayran kalmıştım. “Gidiyor musun?” dedim.

“Şapkamı almaya,” diye yanıtladı.

Sonraki sabah onu göremedim, ama öğleden sonra göreceğimden emindim. Daha önce hiç böyle romantik bir coşkunluk, arzu ve kaygının baş döndürücü karışımını hissetmemiştim…”

Romandan kısa bir bölüm ile başladık. Eğlenceli, enteresan, öğretici, maceraperest, Dalay Lama’nın Muhteşem Kedisi (DLMK) tarafından anlatılan kitap “Dalay Lama’nın Kedisi”. Yazar David Mitchie, harika kurgusuyla mest ediyor, heyecanla, neşeyle okunan bir roman.

 

Kaynaklar
Michie D. Dalay Lama’nın Kedisi. Maya Kitap. Çeviren: Burcu Yalçınkaya.

Emsal Salık: Tıp doktoru, Histoloji-Embriyoloji Uzmanı, Klinik Ayak Refleksoloji Uzmanı, Shiatsu Uzmanı, bass gitaristim. Marmara Üniversitesi İngilizce Tıp Fakültesi mezunuyum. Artı Bahçeşehir Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Kayropraktik Yüksek Lisans. Çocukluğumdan itibaren günde 20-40 dakika arası spor hayatımın bir parçası. İlgi alanlarım Yoga, Ayak Refleksoloji, Shiatsu, Medikal QiGong, Kayropraktik, Tae-Bo, Şema Terapi, kitap okuma, kendini geliştirme. emsalbass@gmail.com

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale