Kurban rolünden çıkmak için: Eyleme geçme zamanı
Muhtemelen psikolog, koçlar ve diğer türden danışmanlık yapan insanların son zamanlarda sıklıkla karşılaştıkları soru:
“Kurban rolünden nasıl çıkabilirim? Bu konuda gerçekten ne yapabilirim?”⠀
Anahtar kelime özellikle “yapmak” – dikkatinizi çekerim.
Felsefi monologlarla gerçekten derine inebilirsiniz, yani: “Ne ve neden? Ne için?” vb. soruları bu konuda gerçekten harekete geçmeden, sadece kafanızda evirip çeviriyorsanız, gerçekten bir değerleri yoktur.
Ayrıca belirtmeliyim ki, eylem her zaman karmaşık ve zor bir şeyle ilişkilendirilir. Toplum olarak genelde eylemi, inovasyonu ve yeniliği hayatımıza gerçekten çok zor oturtan bir yapıya sahibiz. “Ahhh, tek yolu bu mu, yapılabilecek başka bir şey yok mu?” dediğinizi duyar gibiyim. ⠀
YAPMAYIN.⠀
Kurban rolünden kurtulmak adına brifingi yakalayın…
Kendinizi bir bebek gibi tedavi etme uygulamasına şatafatlı bir giriş yapın: Bu yoldaki tüm zararlı alışkanlıklarınızdan kurtulun ve sizi eleştiren komşu teyzelerin negatif etkileri de dahil olmak üzere kendinizi her şeyden koruyun; size göre kendiniz için en iyisini seçin – petlerinizden giyeceğiniz o muhteşem paltoya kadar… Bahsi geçen o bebeğin gelişimi ile ilgilenin; en küçük başarılarına bile hayran kalmayı öğrenin.
Çaresizliği olası durumlar listesinden atın ve kendinize nasıl yardım edeceğiniz konusunda zihninizi açmaya başlayın. Burada şu farkı yakalamak inanılmaz önemlidir: Yapılacak her şey, kendi yaşamınızın kontrolünü elinize alma hissi ile yapılmalıdır.
Her nevi iletişimi incelemeye başlamalısınız -sadece kendi gözlerinizle değil, aynı zamanda karşınızdaki konuşmacının gözleriyle de. Ve daha da iyisi ak sakallı bir bilgenin gözünden bakma yeteneğini geliştirmeye başlamaktır.
Kendinizi tüm yönlerinizle kabul etmeyi öğrenmeye başlayın. Dürüst bir şekilde, maskeler olmadan kendinizle tanışın: Ben güçlüyüm / Zekiyim / Zayıfım / Kaybedenim / Çok kötüyüm vb. Bu yayınları size kimin sesi veriyor? Sizin mi, anne, babanızın mı, yoksa eski sevgilinizin mi sesi mi? Kendi yayınınızı başkasınınkinden ayırmayı öğrenin.
Sizden başka hiç kimse hayatınızın kurallarını yazmanıza izin veremez. Neye inanacağınız, neye dayanacağınız, kimi seveceğiniz, kimden doğuracağınız, nerede çalışacağınız… DİKKAT! Kendi realitenizi ihtiyaçlarınıza istinaden yaratan sizlersiniz; tam tersi değil, bunun başka bir açıklaması yok. Onu alıp, şekil veriyorsunuz; taşınıyorsunuz, yeni başlangıçlar yapıyorsunuz, tüm korkuların içinden geçiyorsunuz…
Yaşadığınız ne olursa olsun, durumu ele alıp, şikâyet etmeyi bırakarak nasıl çözeceğinize odaklanmanız gerekir. Bir defa… Sadece bir defa deneyerek yaşadığınız tatmin hissinin bağımlısı olmamak elde değil. Emeklerken, adım atmadan önce belki de yapılacak en güzel seviye atlama şeklidir bu.
İlginizi çekebilir: Kurban hissiyatının kaynağı çocuklukta yatıyor olabilir mi?