X

Koronavirüs testi: Covid-19 semptomları taşıyan herkes koronavirüs testi yaptırabilir mi?

Tüm dünyada hızla yayılan yeni koronavirüs salgınına (Covid-19) dair okuduğumuz haberler, Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından yapılan bilgilendirmeler ve alınması gereken bireysel önlemlerin yanında muhtemelen hepimizin kafasını kurcalayan ve cevaplanması gereken birkaç soru daha var: Kendimizde koronavirüs olduğunu nasıl anlarız? Semptomları gösterdikten sonra test olabilmek için nasıl bir yol izlenmeli? Her isteyen koronavirüs testi yaptırabilir mi?

Yeni koronavirüs hastalığı (Covid-19) ülkemizde ilk kez ortaya çıktığından bu yana hepimiz panik ve korku içinde olup bitenleri izliyor, yeni gelişmeleri sakinliğimizi korumaya çalışarak takip etmeye çalışıyoruz. Kimlerin test edilmesi gerektiği konusundaki belirsizlik, kapsamlı testlerin yaygınlaştırmasını geciktiren kontamine test kitleri ve hastalık teşhisi koymanın maliyetli olması gibi tartışmalar devam ederken yeni koronavirüs vakalarının ve koronavirüs testinin kapsamıyla ilgli bilgi edinebilmek oldukça zor.

Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalara göre şu an ülkemizde 47 kişinin virüs taşıyıcısı olduğunu biliyoruz. Ancak diğer ülkelerdeki vakaların artış oranından bu sayının test yapılan kişi sayısının artmasıyla birlikte daha da artabileceği tahmin ediliyor.  

 Yeni koronavirüs belirtileri neler? Yeni koronavirüs için test yaptırmam gerekiyor mu?

Son 14 gün içerisinde Yeni Koronavirüs Hastalığı (Covid-19) görülen ülkelerin birinden geldiyseniz, ateş, öksürük, solunum sıkıntısı gibi belirti ve bulgularınız olmasa bile 14 gün boyunca kesintisiz şekilde evden çıkmamalısınız. Yeni koronavirüs teşhisi konmuş biriyle yakın temasta bulunduysanız, o kişiyle temasta bulunan biriyle görüştüyseniz, hastalığın bulunduğu bölgelere seyahat ettiyseniz ya da yurtdışından gelmiş kişilerle görüştüyseniz yine 14 günlük karantina süresince kimseyle temas etmemeli ve evden dışarı çıkmamalısınız. Evden çıkmak zorunda kaldığınızdaysa mutlaka tıbbi maske takmalı ve mümkün olabildiğince toplu taşıma araçlarını kullanmamalısınız. 14 günün sonunda yukarıdaki belirtilerden birini ya da birkaçını gösteriyorsanız mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalı, sağlık kuruluşuna ulaşma yolunda ise mutlaka ağız ve burnunuzu bir maskeyle kapatmalısınız.

Görseller: T.C. Sağlık Bakanlığı

Ateş, öksürük ve solunum sıkıntısı belirtileri gösterseniz de göstermeseniz de yukarıdaki durumlardan biriyle karşılaştıysanız ve virüs taşıyor olma riskiniz varsa kesinlikle evden dışarı çıkmamalısınız. Evde bulunduğunuz süre içinde kesinlikle misafir kabul etmeyin ve evde birlikte yaşadığınız biri varsa mümkün olabildiğince odanızdan dışarı çıkmamaya çalışın. Odanızı ve evinizi sık sık havalandırmanın yanı sıra mutfak, banyo, oturma odası gibi ortak kullanım alanlarında maskeyle dolaşın. Özellikle mutfak, banyo ve tuvalet gibi yüksek hijyen gerektiren alanlarda kullandığınız yerleri dezenfekte etmeye, ellerinizi bol su ve sabunla sık sık yıkamaya, sabuna erişiminizin olmadığı durumlarda el dezenfektanıyla ovalayarak temizlemeye dikkat edin. Tabak, bardak, havlu, tarak gibi kişisel eşyalarınızı ayırın ve ortak kullanmayın. 

Koronavirüs testi nerede ve ne zaman yaptırılabilir?

Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi, yani küresel bir salgın olarak ilan edilen yeni koronavirüs hastalığının testi kaynak yetersizliği sebebiyle ancak başvurulan uzmanın uygun görmesi durumunda yaptırılabiliyor. Belirtilerinizin sıklığı ve yoğunluğu, yeni koronavirüs hastalığına uygunluğu, bulunduğunuz bölgedeki vaka sayısı ve bu vakalarla olan bağlantınız gibi pek çok faktör göz önüne alınarak testi alıp alamayacağınıza karar veriliyor. Korona virüsü testi kamu ve özel olmak üzere bazı hastanelerde yaptırılabiliyor. Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı listeye göre koronavirüs testinin yaptırılabileceği 25 kamu hastanesinin listesini yazının sonunda bulabilirsiniz. Ancak alınan numunelerin incelenebileceği yalnızca 3 laboratuvar bulunuyor. Her hasta için test yapılmazken koronavirüs vaka tanımına uygun olan kişilere koronavirüs testi yapılabiliyor. Kimlerin test yaptırabileceğinin kararını ise doktor veriyor.

Tüm semptomları gösteriyor olsam da test yaptıramama ihtimalim var mı?

Evet; ancak şimdilik bunun için endişelenmenize gerek yok. Çünkü hastalığın yayılma hızıyla birlikte kimlerin test edileceğine dair yönergeler ve uygulamalar anlık olarak duruma uygun şekilde güncelleniyor. Örneğin, korona salgınının ilk dönemlerinde sadece Çin’e seyahat eden ya da Çin’den gelen kişilerin fiziksel olarak yakınında bulunan kişiler test yaptırabiliyorken şu an Japonya, Güney Kore, İtalya, İngiltere, İran gibi hastalığın yaygın görüldüğü ülkelerden gelen vatandaşlar ve yakınlarındaki kişiler de uygun görülmesi durumunda test yaptırabiliyorlar. Hastanede testin yapıldığı birimde şüpheli vakalar bulunacağı için hastalığı taşımıyor olsanız bile test yaptırmaya gittiğinizde burada enfeksiyon kapma riskiniz bulunuyor. Bu nedenle yeni korona virüs testi için karar verilirken sağlık uzmanlarının son derece dikkatli ve seçici davranması gerekiyor. Seçim süreçlerinde risk grubunda olan kişilere öncelik tanınıyor. Hafif semptomlar gösteren kişilerinse doktorlarının tavsiyelerine göre hareket etmesi ve evden dışarı çıkmayarak kendilerini karantina altına almaları gerekiyor.

Koronavirüs hastalığı (Covid-19) için risk grupları kimler?

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) yeni koronavirüs nedeniyle meydana gelen ölüm oranının yüzde 3.4 olduğunu söylüyor. Ancak bu oran, yaş, cinsiyet, sağlık geçmişi gibi sebeplere bağlı olarak değişiklik gösterebiliyor. Bugüne kadar elde edilen verilere göre koronavirüs kaynaklı ölüm oranlarının en yüksek olduğu yaş grubu 80 yaş ve üzerindeki kişiler. 80 yaş ve üzerindeki virüs taşıyıcılarında ölüm oranı ortalama yüzde 15. Bu oranı yaklaşık rakamlarla yüzde 8 ile 70-80 arası yaş gurubu, yüzde 3.5 ile 60-70 arası yaş grubu, yüzde 1.5 ile 50-60 arası yaş grubu ve yüzde 0.5 ile 20-30 yaş grubu izliyor. Ayrıca bağışıklık sistemi zayıf olan yaşlılar, akciğer hastaları, kardiyovasküler rahatsızlıkları olanlar, solunum yolu enfeksiyonu taşıyanlar da risk grupları arasında yer alıyor.

Koronavirüs testi ücretli mi?

ABD’de sigortalı hastaların 600, sigortasız hastaların ise yaklaşık 1500 dolar ücret ödemesi gereken koronavirüs testi ülkemizde gerekli görülmesi durumunda ücretsiz olarak yapılıyor. Yani, doktorunuz test yapılmasını uygun gördüğünde test için herhangi bir ücret ödemenize gerek yok.

Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi Korona Danışma Hattı: Alo 184

Yeni Koronavirüsle ilgili daha detaylı bilgi almak, koronavirüs testi ve koronayla ilgili aklınıza gelen tüm soruları sorabilmek için uzman doktorların ve sağlık çalışanlarının bilgilendirme yaptığı Sağlık Bakanlığı Korona Danışma Hattı Alo 184’ü arayabilirsiniz.

Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan koronavirüs testi yapılan kamu hastaneleri listesi:

  • Adana Şehir Hastanesi
  • Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Ankara Şehir Hastanesi
  • Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Bursa Şehir Hastanesi
  • Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi
  • Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Eskişehir Şehir Hastanesi
  • Gaziantep Dr. Ersin Arslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Isparta Şehir Hastanesi
  • Kartal Dr. Lütfe Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • İzmir Dr. Suat Ceren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Kayseri Şehir Hastanesi
  • Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Yozgat Şehir Hastanesi
  •  Adana Şehir Hastanesi
  • Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Ankara Şehir Hastanesi
  • Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Bursa Şehir Hastanesi
  • Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi
  • Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Eskişehir Şehir Hastanesi
  • Gaziantep Dr. Ersin Arslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Isparta Şehir Hastanesi
  • Kartal Dr. Lütfe Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • İzmir Dr. Suat Ceren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Kayseri Şehir Hastanesi
  • Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Yozgat Şehir Hastanesi

 

Kaynaklar:

T.C. Sağlık Bakanlığı

Dünya Sağlık Örgütü (WHO)

Self.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale