X

Korona bize ne öğretti: Bardağın dolu tarafında neler var?

Koskoca bir senenin sonuna geliyoruz yine. Peki ne var elimizde diye düşündüğünüz oluyor mu hiç? Her birimizin ne güzel hayalleri vardı oysa 2020 için. Ne umduk, ne bulduk 2020’den? Suç bu sayının mı peki, insanlığın mı, yoksa doğanın mı? Benim görüşüm; insanlığın katlettiği doğanın, ben artık isyan ediyorum dediği yılın…

Eylül ayının sonlarına hızlı adımlarla ilerlerken adeta 9 ay değil de, 3, bilemedin 4 ay yaşamış gibi hissettiriyor bu yıl birçoğumuza. Yine de bazen güzel yanları da olduğunu düşünüyorum, siz bana katılmıyor olsanız da.

Dün çok sevdiğim ve uzun süredir sohbet etme fırsatı bulamadığım bir arkadaşım ile beraberdim. Uzun uzun konuştuk tıpkı eski günlerdeki gibi. Onun da benimle aynı duyguları paylaşması hoşuma gitti doğrusu. Evet hepimiz olmadık şeyler söylüyoruz, sosyal medya hesaplarımızda türlü türlü paylaşımlar yapıyoruz bu yıl ile alakalı. Ancak benim gibi düşünen ve bu yılın bizlere kattıklarını görebilen birçok insan olduğuna da inanıyorum açıkçası. Bardağın yalnızca boş tarafına bakmaktansa, dolu tarafını da görebilmek yani demek istediğim.

Götürdükleri olduğu gibi, çok güzel getirileri de oldu bu yılın belki de birçok tanıdığım için. Mesela bekarların hayatlarının aşklarını bulmuş olmaları aklıma gelen bir örnek. Ya da doğaya olan sorumluluklarımızı görmemiz yine bir örnek olarak verilebilir. Hatta, hepimizin mutfakta harikalar yaratmış olması bile bir artı olabilir bu yıl için. Ama sanırım en büyük öğretisi, hepimizin sağlığın kıymetini ve en önemlisi sağlığın hayatımızdaki en büyük hazine olduğunu anlamamızı sağlamış olmasıydı. Belki de sizler de benim gibi bunun daha önce farkına varanlardan olduğunuzu söyleyebilirsiniz. Ancak inanın bu şekilde düşünmeyen, düşünemeyen birçok insan vardı yeryüzünde, ta ki Covid-19 hayatlarına girene kadar.

Bu yılın benim hayatıma kattığı şeylerin başında, yalnızlıktan korkmamayı öğrenmek geliyor sanırım. Geçirdiğim tüm karantina dönemi boyunca evde yalnız başıma o kadar keyifli vakit geçirdim, o kadar güzel uğraşlar, bilgiler edindim ki hayata dair… Bunun benim için çok büyük bir gelişme olduğunu söyleyebilirim. İnsan yalnız başına da çok keyifli ve de kaliteli zaman geçirebilirmiş, bunu en güzel şekilde deneyimledim.

Doğaya daha saygılı olmam gerektiğini öğrendim sonra. Eski bir yazımda daha detaylı bahsetmiştim aslında bunlardan. Doğa için biraz olsun çaba harcamak isterseniz o yazıma da bir göz atın derim. Elbette internetten araştırma yapıp çok daha fazla bilgiye ulaşabilirsiniz, ama bir nebze de olsa sizlere yol gösterici olursam ne mutlu bana…

Konumuza dönecek olursak 2020 çok şey öğretti bana, eminim birçoğunuza da aynı şekilde.

Ne dersiniz son üç buçuk ayı kalmışken, güzel anıları, bize kattıklarını, hayatımıza etkilerini düşünelim mi artık? Kötü zamanlar yaşatırsa da bundan sonra, üzülmek için inanın çok vaktiniz olacak, onun için boşverin şimdiden dertlenmeyi, tasalanmayı ve bardağın dolu tarafını görmeyi tercih edin siz bu vakitten sonra.

Belki kağıda dökmek istersiniz hayatınıza kattığınız güzellikleri, belki sevdiklerinizle paylaşmak, belki de yalnızca düşünmek yeterli olur sizin için. Elbette bunu yaparken sağlığınıza da her zamankinden fazla dikkat etmeyi ihmal etmeyin.

Sağlıklı ve güzelliklerle dolu günlere…

İlginizi çekebilir: Ve insan doğaya döner: Doğayı korumaya nereden başlayabiliriz?

Gizem Okut: 1986 yılında İstanbul'da doğdum ve Kıbrıslı'yım. 2010 yılında DAÜ'de Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünü bitirdikten sonra Londra'da moda yazarlığı da dahil olmak üzere moda ile ilgili kurslara katıldım. Bir buçuk senelik bir Londra macerasının ardından tatil için gittiğim İstanbul'da ailemle kalmaya karar verdim ve İstanbul'da çeşitli firmalarda Stil Editörlüğü, Sosyal Medya Yönetimi, Müşteri İlişkileri gibi farklı pozisyonlarda çalıştım. 2016'da Kıbrıs'a geri dönmem ile birlikte üniversite yıllarımda staj yaptığım ve ülkenin en eski otellerinden olan Dome Hotel'de Misafir İlişkileri ve Sosyal Medya Yönetimi pozisyonlarında 2 yıl çalıştım. Daha sonra turizm sektörüne ait olmadığıma karar vererek ani bir kararla birbirinden tamamen farklı sektörlerde, birbirinden farklı işlerde çalıştım ve çalışmaya da devam ediyorum. Yazı yazmak, kitap okumak, müzik dinlemek, plajda vakit geçirmek gibi vazgeçemeyeceğim hobilerimin yanı sıra, seramik objeler yaratmak, bahçe ile uğraşmak, farklı tarifler denemek gibi hobilerim de mevcut. Şu hayattan istediğim üç şey; sağlık, barış, huzur.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale