X

Korku ve anksiyetinizi yenmek için en doğru adım: Yüzleşme

Korku ve endişe sizi tuzağa düşüren duyguların başında geliyor; ancak bu duygularla yüzleşmek, korkularınızı yenme noktasında büyük fayda sağlıyor. Özellikle fobiler ve sosyal anksiyete bozukluğu gibi anksiyetelerin üstesinden gelmek adına yapmanız gereken en doğru adım duygularınızla yüzleşmek.

Sizi korku ve endişeye sevk eden duygularınızla yüzleşerek, onları yenmeniz mümkün.

İlgili yazı: Anksiyete ile savaşmanıza yardımcı olacak besinler

Her ne kadar bu duygularla yüzleşmek o kadarda kolay olmasa da, adım adım ve kararlı bir şekilde hareket ederseniz, korku ve endişenizi yenmeniz mümkün.

Korkuyu beslemek hayatı dilediğiniz gibi yaşamanıza engel oluyor

İnsanların fobilerini yenmelerine yardımcı olan Klinik Psikolog Dr. Suma Chand bu konuda şunları söylüyor:

‘Korkuyla ilgili size söyleyebileceğim en rahatlatıcı şey şudur: Tüm duygular değişir. Elbette hayatınızın geri kalanında panik halinde olmayacaksınız. Korkunuza karşı direnç gösterin, er ya da geç korkunuzun ortadan kalktığını göreceksiniz.’ Korku ve endişenin sizi tuzağa düşürmek için tetikte beklediğini dile getiren Dr. Chand bu konuda dikkatli olmanız gerektiğini düşünüyor ve ekliyor: ‘Korkunuzu ne kadar beslerseniz, o kadar güçlü bir şekilde büyür.’

Korku insanları ağına düşürür ve dünyanız giderek küçülür. Bir süre sonra da korktuğunuz şey yerine, korkunun rahatsız ediciliğinden sakınırsınız.

Bu noktada korku hayatı dilediğiniz gibi yaşama özgürlüğünüze el koyar. Dr. Chand’in hastalarından bir tanesi bire bir aynı durumu deneyimlemiş:

‘Yaşlı bir bayan hastam düşüp kalçasını kırdı. Elbette bu durum hasta için oldukça travmatik. İyileştikten sonra, bu deneyimin kendini tekrarlamasını istemiyor ve çok dikkatli olmaya başlıyor. Düşme ihtimali olan yerlere yürüyerek gitmekten sakınıyor.

Her ne kadar korku başlangıçta dikkatli olmanızı egzersiz edebileceğiniz rasyonel girişimlere dönüşse de, bir noktadan sonra bu durum aşırı dikkatli olmaya dönüşüyor. Sakınma davranışı kadını güvende tutsa da, korkularının büyümesine neden oluyor. Kadın sonrasında markete, alışverişe, yoga kursuna, kısaca zevk aldığı hiçbir yere gitmiyor.

Daha çok evde vakit geçirdikçe sosyal etkileşimleri kısıtlanıyor ve düşüp kalçasını kırdıktan sonra her aktivite ona korku vermeye başlıyor. Bu noktadan sonra kadın daha izole bir hayat yaşamaya başladığından dolayı kendini daha umutsuz ve ezik hissediyor ve toplumdan giderek uzaklaşmaya başlıyor.

Her ne kadar kadının tedavisi korkuyla yüzleşmeye dayalı olsa da, hastaya çok yüklenilmeyecek şekilde bir tedavi uygulanıyor.

Kademeli yaklaşım, hastanın kendini daha az bunalmış hissetmesini ve korkuyla yüzleşmeye konusunda daha istekli olmasını sağlıyor.’

Korkunuz, sizi sıkıntıya sokuyorsa ve hayatınızı olumsuz yönde etkiliyorsa, onu hedef alma zamanınız gelmiş demektir.

Hasta bir kere korkuyla yüzleşmek konusunda başarı elde edince ve korktuğu şeyin başına gelmediğini fark edince, tedavi süreci hızlanıyor. Kısa süre içerisinde iyileşiyor ve eski aktivitelerine geri dönüyor.

Korkunuzu hedef alın

Dr. Chand, bu noktada korkunuzu hedef almanız gerektiğini söyleyerek bunun ne zaman yapılması gerektiğini de açıklıyor:

‘Korkunuz, sizi sıkıntıya sokuyorsa ve hayatınızı olumsuz yönde etkiliyorsa, onu hedef alma zamanınız gelmiş demektir.’

Örneğin; birçok insan yılanlardan korkar. Elbette yılanlar tehlikeli hayvanlardır; fakat insanlar bu korkuyla yaşamayı öğreniyorlar ve bu korku onların hayatlarına çok büyük bir zarar vermiyor. Öte yandan bazı insanlar kedilerden korkuyorlar ve bu korku onlara çok daha fazla zarar veriyor.

Kedi besleyen arkadaşlarına gittiklerinde panikliyor ve bir süre sonra arkadaşlarını ziyaret etmemeye başlıyorlar. Bu korku sokakta gördükleri kedilerden de korkmalarına neden oluyor ve durum artık içinden çıkılmaz bir hal alıyor.

Sosyal fobiler toplum içerisinde oldukça yaygın ve insanlar tüm sosyal durumlarında bunu sıklıkla deneyimliyorlar. Dr. Chand bu konu hakkında şunları söylüyor:

‘Sosyal fobisi olan bir hastam vardı ve ondan tercihlerine dikkat etmesini istedim. Eğer korktuğu durumun kademeli olarak içerisine girmeyi seçerse, korkularını yenmek ve hayallerine kavuşmak için bir şansı olur. Bunu yapmaktan sakınırsa bu durumda hayatında hiçbir şey değişmiyor.’

Dr. Chand, hastasının korkularıyla ve kendisine korku veren düşünceleriyle yüzleştiğini belirtiyor ve ekliyor:

‘Şu anda biriyle birlikte ve uzun ve sağlıklı bir ilişkiye yelken açmış gibi görünüyor.’

Kaynak:

spring.org.uk

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale