X

Kızgın Pandaların ustası Leo Lunatic ile graffiti sanatı ve ikonik pandaları üzerine

Leo Lunatic, 14 yıldır kendi deyişi ile sokakları “boyuyor”.  Taksim-Karaköy civarlarındaki kızgın pandaları ile Türkiye’nin  en ünlü graffiti sanatçılarından biri.  Sadece 27 yaşında ve Çukurcuma’daki pandası ile  2013 yılında The Guardian Gazetesi’nin seçtiği en iyi 15 graffiti sanatçısı arasına girdi.

Instagram’da takipçi sayısı ve aldığı beğeniler ünlülerle yarışır durumda. Aslında kendi alanında bir süperstar.  14 yıllık graffiti kariyerinde çok fazla şey tecrübe etmiş ancak uzun uzun konuşup anlatmayı  pek sevmiyor. Pandası ile The Guardian’a çıkmayı da,  polis-mahkeme anılarını da aynı sakinlikle ve kısalıkta anlatıyor.

Leo Lunatic’te işini manyaklık derecesinde seven ve yaptığı işten başka birşey yapmayı asla hayal bile etmemiş insanlarda olan, gözle görülmeyen ama hissedilen “ışık”tan bolca var.

Yaptığın işi nasıl tanımlarsın? Graffiti? Streetart? Sanat?  

Boyuyorum, sadece boyuyorum. 🙂

Neden graffiti sanatçısı oldun? 

Eğleniyorum, mutlu oluyorum. Kendimi sokakta boyarken iyi hissediyorum. 

Nasıl graffiti sanatçısı oldun? Hangi aşamalardan geçtin? Ne zaman başladın? 

İzlediğim bir filmden etkilendim; Beat Street. Sizler de izleyin, belki etkilenirsiniz. Hiphop temalı bir film, 80’lerin başı New York’ta geçiyor.

1998’de ilk defa kağıda çizmeye başladım. 2000’lerin başında da sokakta ilk çizimimi yaptım. Güngören’de çizmeye başladık. Sokak ve mahalle kültürünü arkadaşlarımla birlikte yaşadık. 

Çok çeşitli aşamalardan geçtim, anlatmaya nereden başlayayım ne anlatayım bilemedim. Dayak da yedim, ödül de aldım, Çanakkale’ye okul gezisi var diye tren boyamak için yalan da söyledim, boya almak için harçlıklarımı da biriktirdim

Merter’de lise öğrencisi olduğum yıllarda bir gün sokakta yürürken sprey kokusu aldık bir dükkandan. Arkadaşlarımla dükkana girip spreyle yazı işi varsa yapalım dedik. İlk paramızı mağazanın adını yazarak kazandık.

Graffiti sanatçısı olarak vermek istediğin mesaj ne? Anlatmak istediğin nedir?

Bildiğin gibi genelde kızgın bir panda çiziyorum. Pandam şehrin griliğine kızgın.

Şehrin ve içindeki insanların renksiz, soğuk ve mutsuz olmasına tepkili.

İnsanların mutsuz ve isteksiz bir şekilde günlük hayatlarına yaşamalarına, sevmedikleri işlere gidip gelerek ömürlerini boşa harcamalarına da kızgın.

Çalışma saatlerin nasıl?

O gün nasıl şekillenirse o şekilde oluyor. Ancak boyamadığımız günlerde gece 12:00’den önce eve girmeyiz. Boyadığımızda 3’ü 4’ü buluyor. Saat 9 gibi eve gittiğimde ailemin şaşırdığı oldu. 

Sokak senin için ne ifade eder?

(Uzunca bir süre düşündükten sonra) Sokak benim için bir galeri, her graffitici için olduğu gibi.

Her gün geçtiğiniz, bildiğiniz sokaklarda gece yarısı biz boyarken sadece sokak hayvanları ve keşler olur.

Graffiti siz uyurken sokaklarda yaptığım sanattır aslında.

Ulaşmak istediğin en büyük hayalin ne?

Pandaların olduğu bir hayvanat bahçesine pandamı çizmek.

Ama bu sefer kızgın olmayacak gülecek.

Nelerden ilham alırsın? Yaratıcı fikirler nerelerden gelir?

Sokaktan ve şehir hayatından ilham alırım. Ayrıca insanlar ve müzikten de ilham alırım.

Tag”leme nedir? Neden yapılır?

Tag’leme adını yazdığın graffitidir.

Orada bulunduğumu belli etmek için tag’leme yaparım. Tag’lerime bakarak hangi semtlerde bulunduğumu anlayabilirsin.

Malzeme olarak sprey, marker, taş, kömür, tebeşir, asit, ruj, hatta kanınla bile yazabilirisin.

Cross’lama büyük hakaret sayılır. Yüzleşiriz ve suçlu olan genelde suçunu kabul eder.

Gerçekten iyi bir graffiti sanatçısı tüm şehri tuval gibi görürmüş. Senin gördüğün en yaratıcı yer neresi?

Çeşme’de bir bacanın kendi beyaz rengini kullanarak siyah boya ile pandamı yaptım.

Ayrıca çanta ve ayakkabı var.

Bir de tavanlara çizdiğim bulutlarım var.

Polisle başının belaya girdiği komik bir olayı anlatır mısın?

Yıllar içinde tecrübelerim hemen hemen her zaman polisten kaçmanın kötü bir fikir olduğunu kanıtladı.  Her türlü durumda beklemek en iyisi, zaten her türlü “game over” oluyor.

Yaklaşık bir yıl önce Asmalı Mescit’te  bir polis gece beni çağırdı. Bir süre gitmedim, bekledim. İnatla çağırınca yanında gittim. İşlerimi takip ediyormuş, telefonumu istedi, onun için birşeyler çizmemi isteyecekmiş.

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız. 

Zeynep Cansoylu Samancıoğlu: Gündüzleri çok uluslu bir firmada kozmetik kanalı müşteri yöneticisi. Geceleri saç & cilt bakımı, moda, trendler, gezme, yeme ve içme yazan araştırmacı blogger. Doğal ortamları olan alışverişte, sergide, balede, operada, müzikalde, vapurda, boğazda, müzede, gezmede, yemekte sıklıkla gözlemlenebilir. Hep güzel insanların ve şeylerin peşinde.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale