X

Kişisel gelişim, mutluluk, psikoloji: 2020 yılının en çok okunan Feel Up yazıları

Hepimizin heyecanla, umutla ve büyük bir sabırla bitmesini beklediği 2020 yılının sona ermesine sayılı günler kaldı. Yılbaşının gelmesi için geri sayıma başladığımız şu günlerde 2021 yılı için dileklerimizi, hedeflerimizi ve hayallerimizi belirlerken; bir yandan da 2020 yılıyla olan hesaplaşmalarımızı tamamlayıp hem kendimizin, hem öğrendiklerimizin, hem de çıkardığımız derslerin bir değerlendirmesini yapıyoruz.

Biz de Uplifers olarak Feel Up, Live Up, Pleasure Up, Style Up, Explore Up, Green Up ve Pet Up kategorilerimizden, tüm yıl boyunca sizlerin severek okuduğu yazıları bir araya getirerek ‘2020 yılının en çok okunan yazıları’ seçkisi yapmak istedik. Geçtiğimiz koca bir yılı mutluluk, motivasyon, psikoloji, zihinsel iyi oluş gibi konuların yer aldığı ‘Feel Up’ kategorisi çerçevesinden değerlendirmek isteyenler için işte 2020 yılının en çok okunan Feel Up yazıları:

Yale Üniversitesi’nin gelmiş geçmiş en popüler dersi ”İyi Yaşam Bilimi” ücretsiz kullanıma açıldı

2020 yılı, tüm yılın gündemini belirleyen pandemiyle birlikte, tüm dünya olarak dijital dönüşümü belki hiç olmadığı kadar hızlı deneyimlediğimiz bir yıl oldu. Evlerimizde keyifli vakit geçirmenin yollarını ararken online olarak gezilebilen müzeler, canlı yayınlanan konserler, uzaktan erişime açılan film festivalleri ve sayısı katlanarak artan online eğitimler sanal dünyamızı renklendiren detaylar oldu. Yale Üniversitesi de bu dönemde gelmiş geçmiş en popüler dersi olan ‘İyi Yaşam Bilimi’ni ücretsiz kullanıma açarak hepimize harika bir sürpriz yaptı.

Devamı:Yale Üniversitesi’nin gelmiş geçmiş en popüler dersi ”İyi Yaşam Bilimi” ücretsiz kullanıma açıldı

Kendini gerçekleştirmenin önemi: Maslow’un “ihtiyaçlar hiyerarşisi piramidi”

İçsel dünyamız ve psikolojik durumumuz dış dünyayla olan ilişki düzeyimizi belirleyen en önemli faktörlerden biri. Kendinden ve hayatından memnun olmayan insanlar bu memnuniyetsizliklerini dışarıya da yansıtabiliyor. Dış dünyayla olan ilişkilerimizi olumlu yönde etkileyen konulardan en önemlisiyse kendimizi gerçekleştirme seviyemiz. Psikoloji alanının en bilinen isimlerinden Maslow’a göre insanın özünde var olan potansiyelini açığa çıkarması ve bu potansiyelini en mükemmel şekilde kullanabilmesi olarak adlandırılan kendini gerçekleştirme, ihtiyaçlar piramidinin en üst seviyesinde yer alıyor. Peki kendini gerçekleştirmek ne demek ve neden önemli? İnsan hangi noktada kendini gerçekleştirmiş olur?

Devamı:Kendini gerçekleştirmenin önemi: Maslow’un “ihtiyaçlar hiyerarşisi piramidi”

Psikolojik sağlamlık nedir: Duygusal dayanıklılığı yüksek kişilerin 14 özelliği

Hastalıklar, kayıplar, yas, ayrılık, doğal afetler, ilişki problemleri, iş kaybı, psikolojik rahatsızlıklar… Yaşamda başımıza birçok olumsuz olay gelebiliyor. Bu olayları engellememiz genelde mümkün değil. Kimi insanlar karşılaştıkları bu zorlukları çabucak atlatıp eski hallerine dönerken, kimileri desteğe ihtiyaç duyabiliyor. İşte bazılarını zorlu yaşam olayları karşısında esnek hale getiren bu özelliğin adı, psikolojik sağlamlık veya duygusal dayanıklılık (resilience).

Devamı: Psikolojik sağlamlık nedir: Duygusal dayanıklılığı yüksek kişilerin 14 özelliği

 

Silikon Vadisi’nin yeni gözbebeği: Dopamin orucu

San Franciscolu psikolog Cameron Sepah tarafından “dopamin orucu” olarak adlandırılan trend, teknoloji bağımlılığı için potansiyel bir “tedavi” gibi görülerek dikkat çekiyor. Dopamin orucu, beynin birçok modern uyarıcının yarattığı dopamin kaynaklı zevk bağımlılığına karşı durarak, geçici olarak ara vererek insanların yeniden ipleri eline almasına; odaklanmayı ve üretkenliği artırmasına yardımcı olmayı hedeflemesiyle öne çıkıyor. Sepah, dopamin orucunun, bağımlılığı tetikleyen etkenleri ortadan kaldıran “uyaran kontrolü” adı verilen davranışsal bir terapi tekniğine dayandığını söylüyor.

Devamı: Silikon Vadisi’nin yeni gözbebeği: Dopamin orucu

Para harcarken aslında neyi harcıyoruz: Uruguay’ın efsane lideri ‘El Pepe’den 47 saniyelik hayat dersi

Hepimizin günde ortalama 8 saat çalıştığını düşünürsek bir haftada 40 saatimiz, 1 ayda 160 saatimiz, 1 yılda 1920 saatimiz, 50 yıldaysa 96.000 saatimiz, yani neredeyse 11 yılımız sadece çalışarak geçiyor. Tabii trafik, yemek, ekstra mesailer ve hafta sonu çalışmaları hariç, iyimser bir hesaplamayla… Ortalama yaşam süremizin 70 yıl olduğunu ve bu 70 yılın 23 yılını uykuda geçirdiğimizi düşünürsek, hayatınızın 5’te birini para kazanmak için ‘harcamak’ sizce ne kadar mantıklı? Gerçekten bu kadar fazlasına ihtiyacımız var mı yoksa kendi yarattığımız sistem mi bize buna zorluyor?

Devamı: Para harcarken aslında neyi harcıyoruz: Uruguay’ın efsane lideri ‘El Pepe’den 47 saniyelik hayat dersi

“Kendiniz için kaliteli zaman”: Ruhunuza, zihninize ve bedeninize nefes aldıracak rutinler

2020 yılı gerçekten zamanın çok hızlı aktığı, gündemin hızına yetişmekte zorlandığımız bir yıl oldu. Kendimizi ve sevdiklerimizi koruyabilmek ve gerekli önlemleri alabilmek için gündemi sürekli olarak takip etme ihtiyacı duysak da, ruh sağlığımızı koruyabilmek için içimize dönebileceğimiz, kaliteli zaman geçirebileceğimiz ve gerçekten nefes alabileceğimiz molalar vermenin de bir o kadar önemli olduğunu anladık. Stresten biraz uzaklaşmak, zamanını gerçekten yapmak istediklerine ayırmak, aynı zamanda ruhuna ve zihnine nefes aldırmak isteyenler için hazırladığımız muhteşem önerileri mutlaka bir köşeye not almanızı tavsiye ediyoruz.

Devamı: “Kendiniz için kaliteli zaman”: Ruhunuza, zihninize ve bedeninize nefes aldıracak rutinler

Bolluğun bilgeliği ile güzel bir yolculuğa çıkmaya hazır mısın: 7 günlük bolluk planı

Yeni yılda yaşamınızda bolluğa ve berekete daha fazla yer açmak için uygulayabileceğiniz bu 7 günlük muhteşem çalışmada dürüst olmanız çok önemli. Hayatta bir zorlukla karşılaştığınızda ne yapıyorsunuz? Nasıl bir tepki veriyorsunuz? Şikayet mi ediyorsunuz? “Yine aynısı oldu, bende şans olsa!” deyip egonuzu mu tatmin etmeye çalışıyorsunuz? Yoksa olumsuzu fırsata çevirmenin yollarını mı arıyorsunuz? Sizi üzen biri olduğunda onu hemen hayatınızdan çıkarıyor musunuz, yoksa anlamaya mı çalışıyorsunuz? Paranız bittiğinde “eyvah şimdi bittik!” mi diyorsunuz, yoksa “olsun, yeni fırsatlar çıkacaktır hayatıma” mı?

Devamı: Bolluğun bilgeliği ile güzel bir yolculuğa çıkmaya hazır mısın: 7 günlük bolluk planı

Kaliteli bir yaşam kaliteli sorular sormayı gerektirir: Daha kaliteli bir yaşam için kendinize sormanız gereken 7 anahtar soru

Kaliteli ve iyi bir yaşama sahip olmak neredeyse hepimizin yeni yıl dileklerinden biri. Peki kendinize kaliteli ve iyi bir yaşamın sizin için ne anlam ifade ettiğini hiç sordunuz mu? İnsan davranışları konusundaki uzmanlığıyla tanınan, Demartini Enstitüsü’nün kurucusu, araştırmacı, yazar ve eğitimci Dr. John Demartini, yaşam kalitenizin en önemli belirleyicisinin kendinize her gün sorduğunuz soruların kalitesinde gizli olduğunu söylüyor. Demartini’ye göre yaşadığınız hayat size ilham verecek kadar etkileyici değilse ve hayallerinizdeki yaşamın çok uzağındaysanız kendinize sorduğunuz soruları tekrar gözden geçirmeniz gerekiyor.

Devamı: Kaliteli bir yaşam kaliteli sorular sormayı gerektirir: Daha kaliteli bir yaşam için kendinize sormanız gereken 7 anahtar soru  

Sendromsuz pazartesiler için 9 öneri

Her Pazar günü ‘Yarın mesai başlıyor.’ demekten, Pazartesi sabahları yataktan kalkacak enerjisi bulamamaktan, özetle sendromlu pazartesilerden yorulduysanız ve bu yıl bu döngüyü kırmaya niyetliyseniz sizi buraya alalım. Bu yıl evden çalışma düzenine geçmiş olsak da, çalışma saatlerimiz çok daha esnek hale gelse de Pazartesi günlerinin sendromlu helleri eski popülaritesini hiç yitirmemiş olacak ki, Uplifers’ın 2020 yılında en çok okunan Feel Up yazılarından biri de Pazartesi sendromuyla ilgili.

Devamı: Sendromsuz pazartesiler için 9 öneri Sendromsuz pazartesiler için 9 öneri 

“Şanssızım” diyenler gerçekten şanssız mıdır: Olumsuz düşünce kalıplarını kırmak

Karşılaştığımız olumsuz durumlarda suçu başka birine ya da bir inanışa atmak hepimizin zaman zaman yaptığı, kolay bir kaçış yolu.  “Kaderim bu”, “şanssızım”, “zaten iyisi neden beni bulsun ki”… Artırabiliriz değil mi bu cümleleri? Peki, gerçekten şanssız mısınız, yoksa şanssız olduğunuzu düşünmeniz karşınıza çıkan fırsatları kaçırmanıza mı neden oluyor?

Devamı: “Şanssızım” diyenler gerçekten şanssız mıdır: Olumsuz düşünce kalıplarını kırmak

 

Kişisel gelişim önerileri, daha iyi hissetmeniz için psikoloji ve motivasyon alanında tavsiyeler, beyin ve zihin gelişimini arttırabileceğiniz uygulamalar ve başarılı olmanızı sağlayacak yazıları ve daha fazlasını Feel Up kategorimizde Feel Up kategorimizde bulabilirsiniz!

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.

Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.

Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale