X

Kişisel bakımın olmazsa olmazları

Kendimizden çok çevremizdekileri önemsediğimizde ve kendi ihtiyaçlarımızı ikinci planda bıraktığımızda toplum tarafından saygı göreceğimize dair yanlış bir bakış açısı söz konusu. Ne kadar değerli olduğumuz, yaşadığımız dünyaya ne kadar katkı yapabildiğimizle bağdaştırılıyor olsa da, insanın yaşadığı çevreyi benimseyebilmesi önce kendisini olduğu gibi kabul edebilmesinden ve kendisine olan saygı ve sevgisini geliştirebilmesinden geçiyor.

Bireyin dünya gündemini ve çevresindekileri umursamadan, kendisine zaman ayırarak bu zamanı kişisel bakımı için harcaması bencilce bir yaklaşım olarak görülüyor. Ancak fiziksel ve ruhsal olarak sağlıklı olabilmenin yolu, kişisel bakımınızı öncelik haline getirebilmekten geçiyor. Kendi temel ihtiyaçlarınızı karşıladıktan ve  özgüveninizi en yüksek seviyelere taşıdıktan sonra olabileceğiniz en iyi, en etkili ve en sağlıklı halinizle yaşadığınız dünyaya daha fazla katkıda bulunabilirsiniz.

Yani, kendi kişisel bakımınızı her şeyin önünde tutmanız hem çevrenizdekiler için hem de sizin için yapılabilecek en iyi şey. Bireysel mutluluğu yakaladıktan sonra çevrenizdeki kişilerin de bu yönde değişim geçirdiğini göreceksiniz.

1. Mümkün olabildiğince sağlıklı ve kaliteli yiyecekler tüketmeye çalışın

Sorumluluklarla ve yapılacaklar listeleriyle dolu bir iş gününde yiyeceğiniz şeylerin hesabını yapmayı zaman kaybı olarak görmeniz çok normal. Bu nedenle çoğu zaman öğünlerinizi hazır gıdalarla, ve besin değeri düşük, kalitesiz yiyeceklerle geçiştiriyor olabilirsiniz. Ancak yeterli ve dengeli beslenme, fiziksel ve ruhsal sağlığınızı dengeleyen en önemli faktörlerden biri.

Yeterli ve dengeli beslenmeyi önceliğiniz olarak belirlemek, sürecin sonunda daha enerjik ve daha mutlu olmanızı sağlayacaktır. İşe, beslenme düzeninizin şu anki durumunu değerlendirerek başlayabilirsiniz. Nerede olduğunuzu gördükten sonra küçük adımlarla, sindire sindire ilerleyebileceğiniz bir beslenme planı oluşturabilirsiniz.

2. Her gün hareket edin

İnsan vücudu hareket etmek için yaratılmıştır. Bu nedenle fiziksel sağlığınızı korumanızın en önemli kurallarından biri de, her gün az da olsa hareket etmeyi yaşam tarzı haline getirmeniz. En azından haftada 3 gün antrenman yapmak ve ilgi duyduğunuz bir sporla uğraşmak bile sizi fiziksel olarak güçlü kılar ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlar. Yemekten sonra köpeğinizi de alıp yürüyüşe çıkmak, iş çıkışı evde yoga yaparak rahatlamak ya da ulaşım aracı olarak bisikleti kullanmak gibi günlük rutininizde gerçekleştireceğiniz küçük değişikliklerle daha sağlıklı ve fit bir vücuda kavuşabilirsiniz.

3. Düzenli ve yeterli uyuyun

Uyku, kısıtlı olan zamanımız nedeniyle çok önemsemediğimiz ve en çok feda ettiğimiz şey olsa da, özellikle ruh sağlığınızın güçlü olabilmesi için mutlaka dikkat etmeniz ve önemsemeniz gereken bir aktivite. Uyku, organların ve dokuların yenilendiği, hormonların üretildiği ve beynin deneyimleri ve düşünceleri organize ettiği zaman dilimidir. Öğrenme süreçlerinin sindirilmesi ve beyinde yeni bağlantılar oluşturulması, uyku sırasında gerçekleşir. Bu nedenle her gün 7-8 saat uyumalı ve hem bedenen hem de ruhen kendinizi bir sonraki güne hazırlamalısınız.

4. Nefes egzersizleri ve meditasyon yapın

Diyaframı kullanarak alınan derin nefesler, parasempatik sinir sistemini harekete geçirerek vücudunuzun rahatlamasını sağlar. Vücuda ve zihne her şeyin yolunda olduğu, herhangi bir stres unsurunun ya da panik durumunun var olmadığı, bu nedenle güven içinden rahatlayabileceği sinyalini vermek yenilenme açısından oldukça önemli. Bu noktada meditasyon, zihinsel aktivitelerinizi kontrol edebilmek ve beynin rahatlamanıza yardımcı olacak nörotransmiter maddeleri salgılatabilmek için kullanabileceğiniz bir araç.

5. Ağız sağlığınıza ve diş bakımınıza önem verin

Gülmenin özgüveninizi artırmada ve kendimizi mutlu hissetmemizdeki rolünü az çok biliyorsunuzdur. Yapılan araştırmalar, kendinizi kötü hissettiğiniz anlarda, ortada hiç bir sebep yokken gülümsemenin bile bireyin kendisini mutlu hissetmesini sağladığını ve vücuda mutluluk hormonu salgılattığını gösteriyor. Ancak gülümsemenizi sararmış dişlerle ve kötü bir nefesle yapmak istemeyeceğinizden eminiz.

Sağlıklı ve beyaz dişler, dış görünüşünüzü en çok etkileyen fiziksel özelliklerinizden biri. Öyle ki kadınlarla ve erkeklerle yapılan anket çalışmalarında çekicilik unsurları arasında en üst sıralarda dişler geliyor.

Ağız sağlığınız ve diş bakımınız için yapabileceğiniz en kolay şey, günde iki kez doğru diş macununu ve diş fırçasını kullanarak dişlerinizi fırçalamak. Bu konuda uzmanlar, şarj edilebilir diş fırçalarının sıradan manuel diş fırçalarına göre çok daha hızlı ve etkili olduğuna dikkat çekiyor. Oral-B tarafından yapılan anketler ve alınan uzman görüşleri de, şrj edilebilir diş fırçalarının plak oluşumunu engellemede sıradan manuel fırçalardan cok daha güvenilir olduğu konusunda hemfikir.

Bunun dışında etkinliği klinik testlerle kanıtlanmış Oral-B ürün portföyünden diş ipi ve ağız bakım suyu da kullanarak tam bir ağız bakımı uygulayabilirsiniz. Ayrıca her ay dişçinize uğrayarak dişlerinizi kontrol ettirmeyi de unutmamalısınız.

Bu içerik Oral-B’nin katkılarıyla hazırlanmıştır.Bu içerik Oral-B’

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale