X

Kışa keyifle başlamak için 10 öneri

Kışa keyifle başlamak için 10 öneri

Sonbaharın son günlerine girdiğimiz ve kışın etkisini göstermeye başladığı şu günlerde, vücudumuzu soğuk havaların etkisinden korumak ve kendimizi daha iyi hissetmek aslında sandığımızdan daha kolay. İşte kış günlerinizi daha keyifli hale getirebilecek ve içinizi ısıtacak 10 öneri;

1. Sağlığınıza özen gösterin

Kışa keyifle başlamak için 10 öneri

Özellikle kış aylarında ruhsal, fiziksel ve zihinsel bir bütünlük içinde olmanıza yardımcı olacak bir hayat tarzı benimsemeniz, “kış depresyonu” olarak adlandırılan psikolojik dalgalanmaları azaltabilecek bir etkiye sahiptir. Dengeli ve düzenli beslenin, spor yapın, kötü alışkanlıklardan uzak durun ve yeterli uykuyu aldığınızdan emin olun.

2. Tempolu yürüyüşler yapın

Kışa keyifle başlamak için 10 öneri

Kış aylarında açık havada spor yapmak birçok insan için zor bir iştir. Ancak kış dönemi en çok kilo alınan dönemdir ve bunun en büyük sebebi hareketsizliktir. Tempolu yürüyüşler, kaslarınızı ve tendonlarınızı güçlendirerek, vücudu koşmaya hazırlar. Koşu öncesinde yapacağınız tempolu bir yürüyüş ısınmanıza yardımcı olarak koşudan kaynaklanan kas ağrılarını ve kasılmaları azaltacaktır. Tempo tutturmakta zorlanıyor ya da uzun süreli yürüyüşlerde temponuzu ayarlamakta zorluk çekiyorsanız, müzik dinleyerek dinlediğiniz şarkının temposuna ayak uydurmaya çalışabilirsiniz.

Yoğun bir iş gününden sonra yürüyüş için sahil kenarları iyi bir alternatif olabilir. Bugün Bebek’te yaptığınız 45-50 dakikalık bir koşudan sonra, Bebek Caffè Nero’da, boğaza karşı kahvenizi yudumlayarak yorgunluk atmaya ne dersiniz?

3. Vücudunuza bakım yapın

Temiz ve bakımlı olmak, kendinize olan güveninizi arttıracak ve daha iyi hissetmenize yardımcı olacaktır. Özellikle kış aylarında kıyafetlere hapsolmuş bedeninizin daha özel bir bakıma ihtiyacı vardır. Evde hazırlayacağınız tariflerle ya da bir uzman yardımıyla, cildinizin sağlığını korumak için kişisel bakımınıza özen gösterin. Tüm kış boyunca üzerinizde olacak kıyafetlerinize de vücudunuza gösterdiğiniz özeni göstermeyi ihmal etmeyin.

4. Gezin

Her ne kadar tatil ve gezmek yaz mevsimiyle bağdaştırılan konular olsa da, kış mevsimi de gezmek için oldukça uygun bir zaman. Uçak biletlerinin ve otel fiyatlarının yaz mevsimine göre daha düşük olduğu bu zamanlarda, hesaplı ve kaliteli bir tatil yapabilmeniz mümkün. Unutmayın, yeni yerler keşfetmek ve yeni kültürler tanımak; ufkunuzu, oturduğunuz yerde yapacağınız herhangi bir aktiviteden çok daha fazla açar.

5. Egzersiz sonrasında yediklerinize dikkat edin

Spor yaparken bedeninizi rahat hissetmeniz ve yalnızca yaptığınız spora odaklanmanız büyük önem taşır. Giydiğiniz kıyafetten spor yapacağınız yerin atmosferine kadar her şey, yaptığınız sporun kalitesini ve sizin spor ile ilgili olan tutumunuzu etkiler. Spor yaparken yaşanılan en büyük rahatsızlık sebeplerinden biri ise spor öncesindeki ve sonrasındaki beslenme hatalarıdır. Eğer egzersiz öncesi 60 dakika ya da biraz daha az bir zamanınız varsa, az protein miktarına sahip, düşük kalorili atıştırmalıklar tüketmelisiniz.

Caffè Nero’da özel hazırlanmış sandviçler, paniniler, geleneksel çorbalar ya da salatalar; spor öncesi tüketilmesi gereken düşük kalorili ve küçük öğünlü besinler için iyi bir alternatif olabilir. Sağlıklı seçenekler sunmak ve farklı beslenme ihtiyaçlarını karşılamak üzere hazırlanmış

6. Personal trainerla çalışmayı deneyin

Spor yapan insanların yaptıkları en büyük hata, kış aylarında spora ara vermektir. Spora yeni başlıyorsanız ya da şimdiye dek tek başınıza çalıştıysanız, bir profesyonelden yardım alarak çalışmayı deneyin. Her bedenin farklı ihtiyaçları ve gereksinimleri vardır. Sizin için uygun olan sporu ya da fitness programını bulmanız, spora daha istekli ve motive bir şekilde gitmenize yardımcı olur. Bir programa bağlı kalarak çalışmak, kendinize hedefler belirlemek ve hedeflerinize ulaştığınızdaki tatmini yaşamak, sporu hayat tarzı haline getirmenizi sağlayacaktır

7. Meditasyon yapın

Günümüzde meditasyonun rahatlatıcı etkisi artık neredeyse herkes tarafından bilinen bir gerçek. Bilim adamları, meditasyonun beyindeki gri madde denen salgıyı arttırdığını ve bu maddenin vücuda daha az stres yaratacak sinyaller göndermesi için beyni yönlendirdiğini söylüyor. Son zamanlarda yapılmış olan araştırmalar da meditasyonun gerginlik, duygusal mod ve stres belirtileri üzerinde olumlu etkileri olduğu yönünde. Meditasyon ayrıca zihnimizi keşfetmemiz ve zihnimizdeki strese sebep olabilecek duyguları belirleyip onlardan kurtulmamız için iyi bir fırsat.

8. Kendinize zaman ayırın

Her gün, dünyayla olan bağlarınızı tamamen koparabileceğiniz bir zaman dilimi seçin. 5 dakika bile olsa yalnızca kendiniz için bir şey yaptığınızı düşündüğünüz ve sadece kendinizle baş başa kaldığınız bir zaman olsun. Telefonunuzu kapatın, e-maillerinizi unutun, etrafınızda olanı biteni boş verin ve ana odaklanın. Diğer insanlar size bu zaman aralıklarında ulaşamayacaklarını bilsinler ki tamamen endişelerden uzak olun. Sessizlik size, bedeninizi ve ruhunuzu dinlendirme olanağı verecek, kış aylarında en çok sık karşılaşılan stresten ve yorgunluktan uzaklaşmanızı sağlayacaktır.

9. Teknolojiden uzaklaşın

Teknoloji hem günlük hayatımızın hem de iş yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası. Özellikle kış aylarında eve tıkılıp kaldığımızda, sıkıntıdan bilgisayar önünde ya da telefonlarımızla gereğinden fazla zaman geçiriyor ve hareketsiz bir yaşam tarzını alışkanlık haline getiriyoruz. Gün içinde internette geçirdiğiniz zamanı hesaplayıp bunu daha aza indirmekte, hatta mümkünse teknoloji kullanımına bir süreliğine ara vermekte fayda var. Hem bedensel, hem zihinsel olarak yenilendiğinizi fark edeceksiniz.

10. Ailenizle vakit geçirin

Kış ayları ailenizle görüşmek için en uygun zamanlardır. Aile yemekleri, kısa tatiller, ev gezmeleri kış aylarında ailesiyle zaman geçirmek isteyen herkes için güzel fırsatlardır. Ne kadar yoğun bir temponuz olursa olsun, sevdiklerinize gereken zamanı ayırarak, hayatınızda önemli bir yerleri olduğunu hissettirmeniz çok önemlidir. Ayrıca kötü hissettiğinizde ya da mutluluğunuzu paylaşmak istediğinizde, sizi her zaman dinleyecekler; aileniz ve yakın arkadaşlarınız olacaktır. Onlarla zamanınızı ve problemlerinizi paylaşmaktan çekinmeyin.

 

“Caffè Nero ile keyifli yaşam önerileri” yazı dizisinin tamamı için tıklayın.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale