X

Kış sebzeleri ve kış sebzeleriyle yapılan yemek tarifleri

Canımızın istediği her türlü sebzeye ve meyveye artık her mevsim ulaşabiliyor olduğumuz için ‘Hangi meyve ve sebzeler hangi mevsimde yenir?’ sorusuna cevap veremeyebilirsiniz. Ancak bağışıklık sistemimizi desteklemeye her zamankinden daha fazla ihtiyacımızın olduğu kış mevsiminde tükettiğimiz tüm yiyeceklerden güçlü besin değerlerini almak ve hastalık mevsimini sağlam bir vücutla karşılamak için mevsimsel beslenme son derece önemli. Kış mevsiminin üşüten havasını iyiden iyiye hissettiğimiz bugünlerde, sizi hastalıklardan kalkan gibi koruyacak ‘kış sebzeleri’nin faydalarını ve ‘kış sebzeleriyle yapılan yemek tarifleri’ni sizler için bir araya getirdik.

Ispanak

Koyu yeşil yapraklı denince akla ilk gelen sebzelerden olan ıspanak yüksek demir içeriğinin yanı sıra zengin vitamin ve mineral değerleriyle kış mevsiminde bağışıklık sistemini güçlendirmek isteyenlerin sofrasından eksik etmemesi gereken sebzelerin başında geliyor. 

Ispanağın faydaları

Besleyiciliğiyle ön planda olan ıspanak, erken yaşlanmayı önlemeye yardımcı olması, görme problemlerini önlemesi, bağışıklığı desteklemesi ve enflamasyonu azaltmasıyla sağlık için sayısız faydası kış sebzeleri arasında. Özellikle ilerleyen yaşlarda beyin fonksiyonları ve sinir sistemiyle ilgili rahatsızlıkların önlenmesini destekleyen ıspanağın antioksidan özelliklerinin kanser gibi hastalıklarla başa çıkmaya ve kronik mide problemlerini gidermeye yardımcı olduğu biliniyor. Ispanak, sağlıklı hücre bölünmesini teşvik ederek vücudun kendini iyileştirici özelliklerini geliştirmesine de yardımcı oluyor.

Ispanak, vücuttaki kırmızı kan hücrelerinin üretilmesi için gerekli olan A vitamini, B vitamini, C vitamini, E vitamini, K vitamini; çinkoA vitamini, B vitamini, C vitamini, E vitamini, K vitamini;, magnezyum gibi bazı temel mineralleri ve yüksek miktarda demir içeriyor. Ispanaktaki K vitamini ve folik asit, hücresel fonksiyonların sağlıklı şekilde yerine getirilmesine ve doku büyümesine yardımcı oluyor.  

Ispanaklı yemek tarifleri

Yüksek lif içeriği sayesinde daha hızlı kilo vermeye ve bağırsak faaliyetlerinin düzenlenmesine de yardımcı olan ıspanağı salatalarınıza çiğ olarak ekleyebileceğiniz gibi sebze yemeği olarak pişirerek de tüketebilirsiniz.

Havuç

Kök sebzelerin en çok bilinen ve tüketilen üyesi olan havuç içerdiği besin öğeleriyle, faydaları saymakla bitmeyecek ‘kış sebzeleri’nin başında geliyor.  Soğuk hava koşulları, havucun hücrelerindeki suyun donmasını önlemek için depoladığı nişastayı şekere dönüştürmesine neden oluyor. Dolayısıyla kış aylarında tüketilen havuçlar, yılın diğer zamanında tüketilenlere göre çok daha şekerli ve lezzetli oluyor.

Havucun faydaları

A vitaminiB vitaminiA vitamini, , B2 vitaminiB3 vitaminiB2 vitamini, , C vitamini, D vitaminiE vitamini C vitamini, D vitamini, ve K vitamini K vitamini gibi yaşamsal fonksiyonlarımızın tamamı için gerekli olan vitaminleri ve mineralleri içeren; besleyiciliğinin ötesinde oldukça lezzetli bir atıştırmalık da olan havuç, karoten içeriği sayesinde göz sağlığını destekliyor ve gece körlüğünü önlemeye yardımcı oluyor. Havuç, karotenoid antioksidanlarla yüklü bir sebze. Havuçta bulunan ve parlak turuncu rengi veren bu güçlü renk pigmentleri kronik hastalık riskini azaltmaya yardımcı olmalarıyla biliniyor.

Vücutta A vitaminine dönüşen beta karoten yönünden zengin olan havuç, bu faydalı içeriği sayesinde karaciğerdeki toksinlerin dışarı atılmasına, vücudun temizlenmesine ve karaciğerdeki safra ve yağın azaltılmasına da yardımcı olur. Kanser, diyabet gibi hastalıkları önlemenin yanı sıra kalp sağlığının korunmasında da önemli bir rolü olduğu araştırmalarla kanıtlanmış havuç aynı zamanda daha genç görünen bir cilt için gerekli olan yeni sağlıklı hücre üretimini de destekler. Saç ve tırnakların korunması, adet döngüsünün düzenlenmesi gibi pek çok faydası bulunan havuç zengin lif içeriği sayesinde kilo vermeye de yardımcı bir kış sebzesi.

Havuçlu yemek tarifleri

Çiğ bir atıştırmalık olarak kıtır kıtır yenebilen bu lezzetli sebzeyi rendeleyerek salatalarınıza ya da küp küp doğrayarak tüm yemeklerinize dahil edebilir, çiğ olarak da pişmiş şekilde de tadını çıkarabilirsiniz.

Kale

Brüksel lahanası, lahana ve şalgam gibi soğuğa dayanıklı sebzelerden oluşan turpgiller ailesinin bir üyesi olan kale yıl boyunca hasat edilebilmesine rağmen, doğal koşullarda soğuk havada yetişmeyi tercih eden bir kış sebzesi.

Kalenin faydaları

Son derece besleyici ve çok yönlü bir yeşil yapraklı sebze olan kale vitaminler, mineraller, lifler, antioksidanlar ve vücut için hayati öneme sahip pek çok besin öğesiyle dolu. Sadece 100 gramı bile günlük alınması önerilen A vitamini, C vitamini ve K vitaminlerini fazlasıyla karşılayan kale aynı zamanda B vitamini kalsiyum, bakır, manganez, potasyum ve magnezyum açısından da son derece zengin. Kale, aynı zamanda güçlü anti-enflamatuar etkilere sahip olan kuersetin ve kaempferol gibi flavonoid antioksidanları da içeriyor.

Kalenin genelde çiğ olarak, salatalarda tüketilmesi öneriliyor.

Kale salatası tarifi

Malzemeler

  • 1 demet kale
  • 10-12 adet kuzukulağı
  • 1 adet ince dilimlenmiş ya da rendelenmiş turp
  • 2 çay kaşığı tuz
  • 1 limonun suyu
  • 4 yemek kaşığı elma sirkesi
  • 1 çay kaşığı hardal
  • 5 yemek kaşığı zeytinyağı
  • Tercihen: 1 avuç ayıklanmış nar

Tüm yeşillikleri dilediğiniz büyüklükte doğrayarak ve dilimlediğiniz / rendelediğiniz turpları da ekleyerek derin bir kasede güzelce karıştırın. Tuzu, limon suyunu, sirkeyi, hardalı, zeytinyağını ayrı bir kasede karıştırdıktan sonra salatanın üzerinde gezdirin. En son, narı salatanızın üzerine serperek servis yapın. Afiyet olsun!

Beyaz lahana, kara lahana ve kırmızı lahana

Sağlıklı beslenme listelerinin olmazsa olmazı karnabahar ve brokoli ailesinden olan lahana soğuk kış aylarının en besleyici sebzelerinden biri. Kış aylarında soğuk algınlığı, grip, nezle gibi hastalıklardan korunmak için gerekli olan C vitamini, antioksidanlar ve bağışıklık sisteminin en önemli parçası olan bağırsak sistemini dengeleyen liflerce zengin olan lahana kış mevsiminde tüketilebileceğiniz sebzelerin başında geliyor.

Lahananın faydaları

Genelde salatalara koyarak tükettiğimiz kırmızı lahana, koyu yeşil yapraklı kara lahanaya ve beyaz yapraklı beyaz lahanaya göre besin değeri daha yüksek olan bir lahana türü. 100 gramı günlük C vitamini ihtiyacının %85’ini karşılayabilen kırmızı lahana aynı zamanda yüksek miktarda A vitamini ve K vitamini de içeriyor. Bağışıklık destekleyici zengin içeriğinin yanı sıra, kırmızı lahananın aslında en iddialı olduğu özelliği güçlü bir antioksidan olması.

Kırmızı lahanaya parlak bordo-mor karışımı rengini veren antosiyanin pigmenti, vücudun toksinlerden arındırılmasına yardımcı olan, oldukça güçlü bir antioksidan olmasının yanı sıra kalp hastalığı riskini azaltmasıyla da biliniyor. 93.600 kadın üzerinde yapılan bir çalışmada, araştırmacılar, antosiyanin açısından zengin yiyecekleri daha fazla tüketen kadınların, antosiyanin açısından zengin yiyecekleri daha az tüketen kadınlara göre kalp krizi geçirme olasılığının% 32’ye kadar daha düşük olduğu sonucu elde edildi. Kırmızı lahana tüm bu faydalarının yanında aynı zamanda iyi bir B vitamini, manganez ve potasyum kaynağı.

Lahanalı yemek tarifleri

Salatalara çiğ olarak ekleyebileceğiniz gibi kapuska, güveç, dolma gibi farklı sebze yemeklerinde pişirerek de tüketebileceğiniz beyaz lahana, kara lahana ve kırmızı lahana kalorileri oldukça düşük olan ‘kış sebzeleri’nden oldukları için dilediğiniz miktarda, kilo alma endişeniz olmadan tüketebilirsiniz.

Brüksel Lahanası

Brüksel lahanasının ağızda bıraktığı acımsı, garip tadın seveni olduğu kadar  sevmeyeni de epey fazla. Son yılların öne çıkan sebzelerinden olan Brüksel lahanası besin açısından son derece zengin olan turpgiller sebze ailesinin en küçük üyesi. Donma sıcaklıklarına bile dayanabilen, soğuk kış aylarında gelişen Brüksel lahanası küçücük görünmesine rağmen azımsanmayacak kadar fazla besin öğesini bir arada barındırıyor.

Brüksel lahanasının faydaları

Brüksel lahanası her şeyden önce kemik ve kalp sağlığı için kritik olan, beyin fonksiyonlarının düzenlenmesinde önemli bir rol oynayan K vitamini yönünden oldukça zengin bir sebze. 100 gramı günlük alınması gereken K vitamini ihtiyacının çok daha fazlasını karşılayan Brüksel lahanası, K vitaminine ek olarak A vitamini, B vitaminleri, C vitamini, manganez ve potasyum mineralleri yönünden de oldukça zengin.

Yapılan araştırmalar, Brüksel lahanasının zengin lif ve alfa-lipoik asit içerikleriyle kan şekeri seviyesini dengelediğini gösteriyor. Lif, vücuttaki sindirim sürecini yavaşlatarak glikozun kan dolaşımına daha yavaş salınmasına neden oluyor. Brüksel lahanasında bol miktarda bulunan alfa-lipoik asit de, yüksek kan şekeri seviyelerini düşürebilen ve vücudun insüline duyarlılığını artırabilen bir antioksidan. İnsülin, hücrelerin kan şekerini emmesi ve enerji olarak kullanabilmesi için gerekli olan, kan şekeri seviyelerinin çok yüksek veya çok düşük olmasını engelleyen son derece önemli bir hormon. 

Brüksel lahanalı yemek tarifleri

Brüksel lahanasının genelde çiğ olarak değil, haşlayarak ya da sebze yemeklerine eklenerek, pişirilmiş olarak tüketilmesi öneriliyor. 10-15 dakika haşlayarak üzerine limon ve zeytinyağı gezdirip tüketebilir, alternatif bir lezzet için Fırında brüksel lahanası tarifi’Fırında brüksel lahanası tarifi’ni deneyebilirsiniz.

Turp

Zengin besin içeriğiyle kış ve sonbahar aylarının sevilerek tüketilen sebzelerinin başında gelen turp, aslında kökü kadar yaprakları da tüketilebilen bir kış sebzesi.

Turpun faydaları

Özellikle C vitamini ve potasyum açısından oldukça zengin olan turp, C vitaminiyle bağışıklık sistemini desteklemenin yanı sıra potasyum içeriğiyle de kalp fonksiyonlarının düzenlenmesine, kan basıncının dengelenmesine ve vücuttaki kasların sağlıklı şekilde kasılıp gevşemesine yardımcı oluyor.

Yapılan bazı araştırmalar potasyum açısından zengin bir diyetin yüksek tansiyonu düşürmeye yardımcı olabileceğini gösteriyor. Benzer şekilde turp ve turpgillerden pancar gibi kök sebzeleri tüketmenin, içeriğindeki potasyum nedeniyle kronik kalp hastalığı riskini de azaltabildiği elde edilen bulgular arasında.

Turp sadece C vitamini ve potasyum içeriğiyle değil, aynı zamanda iyi bir B vitamini, magnezyum, fosfor ve manganez kaynağı olmasıyla da bilinen bir kış sebzesi.

Turp nasıl tüketilir?

Turpu salatalarınıza rendeleyerek ya da dilimleyerek ekleyebileceğiniz gibi, üzerine limon sıkıp kış kahvaltılarınızda alternatif bir lezzet olarak da tüketebilirsiniz.

Maydanoz

Aslında her mevsim bulunabilen, salatalarımızın vazgeçilmez aromatik yeşilliklerinden maydanoz, diğer pek çok yeşil yapraklıya kıyasla soğuk havalara da direnebilen ve büyümeye devam edebilen bir bitki.

Maydanozun faydaları

Sadece bir avuç maydanoz yaprağı günlük olarak alınması önerilen K vitamini miktaranın tamamını, önerilen C vitamini alımınınsa yarısından fazlasını karşılayabiliyor. C vitamini ve K vitamininin yanı sıra A vitamini, folat, demir, kalsiyum ve potasyum gibi minerallerce de son derece zengin olan maydanoz bağışıklık sisteminin en iyi destekçilerinden olan apigenin ve luteolin gibi flavonoidleri de bolca içeriyor. Flavonoidlerin bağışıklık sistemeni desteklemenin yanı sıra, beyindeki hafıza kaybını ve yaş almaya bağlı demans gibi hastalıkları önlemede de faydalı olduğu biliniyor.

Maydanoz nasıl tüketilir?

Maydanozu salatalarınızda ve yemeklerinizde taze olarak ya da kurutulmuş formda kullanabilirsiniz. Ayrıca ödem atma özelliğiyle bilinen maydanoz suyu ya da maydanoz kürü şeklinde, içecek olarak da tüketebilirsiniz.

Pırasa

Pırasa, kokusundan kolaylıkla anlaşılabileceği üzere soğan ve sarımsakla aynı ailede bulunan, oldukça faydalı, lezzetli ve aromatik bir kış sebzesi. Devasa bir yeşil soğana benzeyen ancak tadı soğandan çok daha hafif, biraz daha tatlı ve pişirildiğinde yumuşayabilen pırasa düşük kalorili (100 gram pırasa sadece 30 kalori) olduğu kadar zengin bir vitamin ve mineral kaynağı.

Pırasanın faydaları

Vücutta A vitaminine çevrilen beta karotenlerce zengin pırasa bağışıklık sisteminin desteklenmesine, görme fonksiyonlarını sağlıklı şekilde yerine getirilmesine, üreme sistemi sağlığının korunmasına ve hücrelerin birbiriyle iletişim kurmasına yardımcı oluyor. Pırasanın bağışıklık sistemini önemli ölçüde desteklemesinin bir sebebi, sarımsakta da yoğun olarak bulunan sülfür bileşenini bol miktarda içermesi. Kalp ve damar sağlığı için önemli bir bileşen olan K vitamini ile bağışıklık sistemini koruyan ve destekleyen C vitamini yönünden zengin olan pırasa aynı zamanda hücre yenilenmesi, demir emilimi, kolajen üretimi gibi vücut fonksiyonlarını da destekliyor. Kadınlarda adet öncesi gerginliğini azalttığı ve tiroid sağlığını koruduğu bilinen manganez minerali de pırasada bol miktarda bulunuyor.

Pırasalı yemek tarifleri

Pırasa genelde zeytinyağlı olarak pişirilerek tüketilen ancak çiğ olarak tüketildiğinde de oldukça lezzetli olan bir kış sebzesi. Çiğ olarak salatalarınıza koyabileceğiniz gibi zeytinyağlı pırasa yemeği, pırasalı börek, pırasa graten gibi farklı yemek tariflerini de deneyebilirsiniz.

Brokoli

Turpgillerden bir başka faydalı sebze olan brokoli, sağlığa olan faydaları sebebiyle ‘süper besin’ ‘olarak adlandırılabilecek kadar besin değeri yüksek sebzelerin başında geliyor. Kalorisi oldukça düşük, su ve lif oranı yüksek, C vitamini, K vitamini, demir ve potasyum dahil olmak üzere birçok vitamin ve mineral içeriğiyle brokoli, kış aylarının en çok tüketilen sebzelerinden.

Brokolinin faydaları

Potasyum, C vitamini ve antioksidanlar bakımından son derece zengin olan brokoli, kalp sağlığını destekleyen kış sebzeleri arasında yer alıyor. B vitamini ve E vitamini yönünden de zengin olan brokoli beyin fonksiyonlarını ve hafızayı güçlendirebiliyor. İçerisinde çok az miktarda yağ bulunan ve kalorisi oldukça düşük olan (100 gramı sadece 33 kalori) brokoli, kilo vermek isteyenlerin de diyet listesinde mutlaka bulunması gereken bir sebze. Ayrıca içerisinde bulunan potasyum ve magnezyum gibi minerallerle bağışıklık sistemini de dengeleyici özelliği bulunuyor. Lifli bir kış sebzesi  olan brokoli sindirim sistemi için son derece faydalı. Mide zarını güçlendirdiği bilinen brokoli yüksek lif oranı sayesinde kabızlık gibi problemlerin çözümüne yardımcı oluyor. 

Brokolili yemek tarifleri

Brokoli hem çiğ, hem de pişmiş olarak tüketilebiliyor ancak son zamanlarda yapılan araştırmalar hafif buharda pişirmenin besin değeri açısından en sağlıklı pişirme şekli olduğunu söylüyor. Çiğ olarak ya da hafifçe haşlayarak salatalarda kullanmanın yanı sıra çorbasından yemeğine kadar birçok farklı alternatif tarifini de deneyebilirsiniz.

Karnabahar

Üzeri bembeyaz karla kaplanmış bir çiçek buketini anımsatan karnabahar da brokoli gibi turpgiller familyasından bir kış sebzesi. Özellikle kilo vermek isteyenlerin sık sık tükettiği karnabaharın sağlık için sayısız faydası bulunuyor.

Karnabaharın faydaları

100 gram karnabahar sadece 25 kalori olmasına rağmen 3 gram lif, C vitamini, K vitamini, B6 vitamini, folik asit, potasyum, manganez, magnezyum ve fosfor gibi yaşamsal fonksiyonlar için son derece önemli pek çok vitamini ve minerali bünyesinde barındırıyor. Yüksek miktarda lif içermesi, bağışıklık sistemi sağlığı için son derece önemli olan, hatta bağışıklık sisteminin %80’inin oluşturan bağırsak florasının düzenlenmesine destek oluyor. Karnabaharın bağışıklık sistemi sağlığına destek olmasının bir diğer önemli sebebi de yüksek miktarda antioksidan içermesinden kaynaklanıyor. Özellikle kanser hücrelerinin büyümesini engellediği klinik araştırmalarla desteklenmiş glucosinolates ve isothiocyanates isimli iki grup antioksidanı bünyesinde barındıran karnabaharın bazı spesifik kanser türlerini önleyici etkisinin olabileceği söyleniyor. Karnabahar aynı zamanda, yine güçlü bir bağışıklık sistemi destekçisi olduğu bilinen, antioksidan özellikteki C vitamini yönünden de son derece zengin bir sebze.

Karnabaharlı yemek tarifleri

Tıpkı brokoli gibi hafifçe haşlanıp ya da çiğ olarak tüketilebilen karnabahar, pek çok sebze yemeğine, çorbalara ve makarnalara da lezzet katıyor.

Kış mevsiminde hem sağlıklı hem de lezzetli yemek tarifleri hazırlamanızı sağlayacak bu kış sebzeleri arasından sizin favoriniz hangisi?

Kaynaklar: Healthline, Uplifers

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale