X

Kış aylarında sağlıklı bir cilt için nasıl beslenmelisiniz?

Yeterli ve dengeli beslenme, sağlık için çok önemlidir. Günlük diyette tüm besin öğelerinden yeterli miktarda faydalanmak vücudun genel sağlığını destekleyeceği gibi cilt sağlığında da büyük rol oynar.

Cildimiz vücudumuzu mekanik hasarlara, mikroorganizmaların saldırılarına ve sonrasında oluşabilecek enfeksiyonlara, radyasyona, aşırı sıcağa-aşırı soğuğa ve benzeri birçok duruma karşı koruyan bir bariyer görevindedir. Vücudumuzdaki iç denge dediğimiz homeostas için terlemeyle su kaybını ve vücut sıcaklığını dengeler. Cildin tüm bu görevleri yerine getirebilmesi için sağlıklı olması gerekir.

Cilt sağlığını etkileyen faktörler nelerdir?

  • Çevresel ve iklimsel faktörler
  • Ultraviyole ışınları (UV)
  • Hormonal bozukluklar
  • Toksik ve alerjik bileşikler
  • Serbest radikaller
  • Mekanik hasarlar
  • Genetik
  • Stres
  • Düzensiz ve yetersiz uyku
  • Sigara, alkol tüketimi

Bu durumlara bağlı olarak cilde esnekliğini ve kalitesini veren kollajenler ve elastin lifler yıpranarak cildin elastikiyetini kaybetmesine neden olur. Ciltte erken yaşlanma, sarkmalar ve kırışıklıklar meydana gelir. Genel olarak tüm sağlığı olumsuz etkilediğinden, ciltte vitamin-mineral emilimi azalır, cilt beslenemez ve cilt kuruluğu, akne, uçuk, egzama, deride pul pul dökülme gibi sorunlar ortaya çıkar.

Sağlıklı bir cildin en önemli koşullarından biri cildi içten ve dıştan beslemektir. Yapılan çalışmalarla beraber cilt bozukluklarının sebebi besin yetersizliği olarak kanıtlanmış; vitamin, mineral, esansiyel yağların takviyesiyle cilt bozukluklarının iyileştiği gözlenmiştir.

Hangi besin gruplarını tüketmelisiniz?

Su: Sağlıklı bir cildin anahtarı denilecek kadar önemlidir. Su, vücudumuzda birçok sistemin görevini yerine getirmesi için gereklidir, özellikle dolaşım ve boşaltım sisteminde büyük rol oynar. Vücudumuzdan zararlı maddelerin atılmasını kolaylaştırma, cildin nemli olmasını sağlama, metabolizmayı hızlandırma, cilt kuruluğunu engelleme gibi birçok önemli göreve sahiptir. Günlük olarak 2,5-3 Litre su tüketimi sağlıklı bir cilt için tavsiye edilir.

Kış aylarında soğuk havayla beraber cilt kuruluğu, deride pul pul dökülme gözlenen sorunlardır. Özellikle bu aylarda su tüketme isteği azalsa da su içmek için susamayı beklememek, yeterli su tüketimine özen göstermek gereklidir.

Omega-3 yağ asitleri: Omega-3 yağ asitleri (PUFA-çoklu doymamış yağ asitleri) vücut ve beyin için çok güçlü faydalara sahip bir besin bileşiğidir.

  • Anti-inflamatuar özelliği sayesinde ciltteki iltihaplara karşı savaşır.
  • Cildi güneş yanıklarına ve güneş hasarlarına karşı korur.
  • Cildi nemlendirerek ışıltılı bir görünüm sağlar.
  • Yapılan bir araştırmaya göre 12 hafta boyunca her gün yarım çay kaşığı keten tohumu yağı tüketen kadınların ciltlerinin neminin %39 arttığı gözlemlenmiştir.
  • Kırışıklıklara karşı savaşır.
  • Ciltte enflamasyon olması durumunda kollajenler yıpranarak özellikle alın, dudak ve göz çevresinde kırışıklıklar meydana gelir.
  • Omega-3 yönünden zengin olan ıspanak, barbunya, chia tohumu, keten tohumu gibi besinlerin tüketimi bu kırışıklıklara karşı koruyucu etkiye sahiptir.

A vitamini: A vitaminin içeriğindeki retinoller ve beta karotenler akne ve cilt lekelerini iyileştirir. Beta karotenler özellikle turuncu ve kırmızı renkli meyve-sebzelerin içeriğinde bulunur. Enflamasyonlara karşı savaşarak kollajen ve elastin lifleri korumada yardımcı olur, bu da cildin yaşlanmasını yavaşlatır.

B3 (Niasin) vitamini: Cildin yaşlı görünümünü azaltmada ve cildi beyazlatmada etkili rol oynar. Eksikliği dermatit denilen cilt iltihaplarına sebep olur. Aynı zamanda akne oluşumunu engeller ve akneleri iyileştirici etki gösterir. Esmer pirinç, ciğer, kuru baklagiller, ceviz, patates, buğday niasin açısından zengin besinlerdir. Cilt sağlığı açısından çok önemli olan B vitamini ve B1, B2, B3, B5, B6, B7, B9, B12 vitamini zengin tüm besin listesine göz atabilirsiniz.

B5 (Pantotenik Asit) vitamini: Ciltteki aşırı su kaybını önler, cilt bariyerinin işlevini güçlendirir. Tam tahıllar, avokado, yumurta ve mayalarda bolca bulunur.

C vitamini: C vitamini genel sağlık üzerinde etkili olduğu kadar cilt sağlığında da önemli bir yere sahiptir. En önemli özelliği kollajen üretimine yardımcı olmasıdır. Bu özelliğiyle, cildi gerginleştirir ve dolgun gösterir. Aynı zamanda antioksidan özellik gösterdiği için hücrelerde biriken serbest radikalleri etkisiz hale getirerek cildi besler ve enerji verir. Koyu yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, çilek, turunçgillerde yüksek miktarda bulunur.

E vitamini: Bir başka antioksidan özellik gösteren vitamin de, E vitaminidir. Serbest radikal oluşumunu önler. Hücre yenilenmesinde rol oynar, bu özelliğiyle akne problemlerinden kurtulmaya yardım eder. Cildin genç görünmesinde, yumuşak olmasında etkilidir. Ceviz, yağlı tohumlar (keten tohumu, ay çekirdeği, kabak çekirdeği vb.), bitkisel yağlar E vitamini bakımından zengin içeriğe sahip besinlerdir.

Kış aylarında sağlıklı bir cilt için beslenme ipuçları

Havaların soğumasıyla beraber ciltte kuruma ve çatlama şikayetleri ortaya çıkar. Doğru beslenmenin en önemli koşullarından biri de sebzeleri ve meyveleri mevsiminde tüketmektir. Sonbahar ve kış ayları da cildi kuruluk, çatlama gibi sorunlara karşı koruyacak, cildin ihtiyacını karşılayacak sebze ve meyvelerle doludur.

Kış mevsimi meyve ve sebzeleri C ve E vitamini bakımından zengin içeriğe sahiptir. Aynı zamanda kış aylarında balık sezonu açıldığı için, yağlı balıkları haftada iki kez tüketmek cilt sağlığını ve kalitesini de artıracaktır.

  • Greyfurt
  • Nar
  • Havuç
  • Ispanak
  • Balkabağı
  • Brokoli
  • Avokado
  • Tatlı patates
  • Somon balığı, hamsi gibi yağlı balıklar
  • Ciğer
  • Kabak çekirdeği
  • Keten tohumu gibi besinler cilt sağlığı için en etkili besinlerdendir.

Kış aylarında yavaşlayan metabolizmayı hızlandıran detoks tarifi

Ayrıca kış aylarında yavaşlayan metabolizmanızı detoks programları ile de hızlandırabilirsiniz. Bu konuda kış aylarında uyguladığımız örnek detoks programını buradan seyredebilirsiniz:

İlginizi çekebilir: Metabolizmanızı hızlandırın: Hava değişimine karşı sonbahar detoksu

Diyetisyen Ayşe Tuğba Şengel: Diyetisyen Ayşe Tuğba Şengel, 2010 yılında Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden mezun olmuştur. 2010 yılından itibaren Ankara Numune Hastanesi, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, United Medical Group, Sarıyer Devlet Hastanesi gibi çeşitli özel sektör ve devlet hastanelerinde diyetisyen olarak görevini sürdürdü. Şu anda, zayıflama, kilo verme, hastalıklarda ve özel durumlarda beslenme gibi farklı alanlarda 4.Levent İstanbul’da ekibiyle beraber kendi kliniğinde hizmet vermektedir. Bunun yanında, YouTube kanalında ve aysetugbasengel.com web sitesinde sağlıklı beslenme, diyet listeleri ve detoks tarifler konularında her hafta bilimsel bilgilere dayalı içerikler yayınlamaktadır.

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale