X

Kış ayları için en yararlı 20 detoks besin

Yıl sonu kutlamalarının bitimiyle birlikte, fazla kaçırdığımız öğünleri telafi etmemiz ve bedenimizin temizlenmesine ve biriken toksinlerden arınmasına yardımcı olmak gerek. Hafiflemek ve canlanmak için öncelik vermeniz gereken besinlere göz atalım:

Sarımsak

Pek çok arındırıcı fayda sağlıyor: Balık gibi içerisinde bazı ağır metaller barındıran besinlerin organizmadan atılmasına yardımcı oluyor. Ayrıca kükürt içeren türevleri sayesinde bağırsakları “kötü” bakterilerden arındıran güçlü bir antiseptik. Safra kesesinin safra salımını destekliyor. Her gün 1-2 diş sarımsağı pişmiş sebze ve salatalara ilave etmek yeterli…

Ananas

Konserve biçiminin aksine yalnızca taze yendiği zaman detoks etkisi gösteriyor. Taze ananas sindirime yardımcı “bromelain” adlı bir enzim içeriyor. Aynı öğünde yendiği takdirde et, balık, yumurta ve süt ürünleri gibi hayvansal proteinlerin sindirimini hızlandırıp kolaylaştırıyor. Bu meyve aynı zamanda diüretik etkisi olan potasyum açısından zengin olup, su tutmaya karşı yardımcı oluyor.

Avokado

Yüksek kalorili olmasına rağmen böbreklerin çalışmasına etki ederek, vücudun su tutmasını önleyen potasyum yönünden çok zengin (yarım avokadoda 400mg kadar). Ayrıca çok önemli bir antioksidan içeriyor: “glutathion”. Bu antioksidan, safra kesesi ve böbrekler aracılığıyla ağır metal ve alkol gibi çeşitli zararlı maddeleri yok etmeye yardımcı oluyor. Özellikle karaciğerin doğal olarak salgıladığı glutathion üretiminin düştüğü 45-50 yaşından itibaren yararlı.

Pancar

Karaciğer dostu. Pancara kırmızı rengini veren betalain maddesi, karaciğer fonksiyonlarını desteklerken, safra salgısını akışkanlaştırıyor. İçerisinde ayrıca “methionine” adlı, bedenin atıklardan arınmasını sağlayan bir amino asit içeriyor. Bu kök bitki hem kötü kolesterolün düşmesine, hem de iyi kolesterolün yükselmesini sağlıyor. İster haşlanmış olarak, ister rendelenerek çiğ olarak tüketilebilir.

Havuç

İçerdiği betakaroten, lutein ve “zeaxanthin” gibi serbet radikallerin zararlarını etkisizleştiren antioksidanların dışında lif yönünden zengin olan havuç, özellikle pişmiş şekilde yendiği takdirde bağırsakların atıklardan temizlenmesini sağlayıp, sindirimle ilgili sorunları hafifletmeye yardımcı oluyor.

Kereviz

Bedeni toksinlerden arındıran birçok madde içeriyor: içerdiği lifler bağırsaklardan geçişi kolaylaştırarak atıklardan temizliyor. Alkali bir besin olan kereviz aynı zamanda sindirim sisteminin temizlenmesini sağlıyor ve içerdiği potasyum miktarı sayesinde böbreklerin çalışmasına destek olarak, vücuttaki fazla suyun atılmasına yardımcı oluyor.

Limon

C vitamini içeriği ve “limonene” ve sitrik asitin eş zamanlı olarak bulunması sayesinde safra kesesini uyararak yağ ve alkol sindirimini harekete geçiriyor. Potasyum da içeren limon, böbreklerin çalışmasına yardımcı oluyor.

Karnabahar, Brokoli, Kıvırcık lahana (Kale)

Bu çiçeğimsi sebzeler antioksidan yönünden son derece zenginler (C vitamini, betakaroten, lutein, “zeaxanthin”). Bağırsakların temizlenmesi için gerekli lifleri temin edip, yararlı bakterilerin çoğalmasını sağlıyor. Karaciğeri toksinlerden arındıran bir madde içermesinden dolayı ona da yararı bulunuyor.

Kabak

Kabak Kalori bakımından son derece düşük: 100 gramında yaklaşık 19. kalori var. Ayrıca lif, C vitamini ve potasyum içeriği onu iyi bir diüretik yapıyor. Salatalığın bir de şeker ve yağın emilimini durdurma kapasitesi var (yağda pişirmek yerine haşlandığı takdirde).

Ispanak

Bu yapraklı sebzenin kalorisi düşük. Fakat bunun haricinde organizma için başka yararları da var. Ona yemyeşil rengini veren şey ise bol klorofil içeriği. Klorofil, organizmayı arındıran, bağırsak florasını daha sağlıklı hale getiren ve probiyotik bakterilerin çoğalmasını sağlatan bitki bazlı bir pigment. Ispanak, pancar gibi betalain maddesi sayesinde karaciğer temizliğinde etkili.

Hindiba

Ülkemizde gittikçe daha çok duyulan hindiba, tam bir detoks sebzesi. Bağırsak geçişini kolaylaştıran lifler sağlıyor. Bu liflerin arasında “inülin” prebiyotik bir etki göstererek yararlı bakterileri çoğaltıyor. Hindibanın acımsı tadı safra kesesini uyarması ve sindirim salgılarının üretimine yol açması yönünden daha iyi bir sindirim sağlıyor.

Rezene

Bu ampul biçimli sebze bağırsaklar için çok yararlı. Bunun öncelikli sebebi suda çözülebilir lifler olduğu kadar bağırsaklardan geçişi hızlandıran suda çözülemeyen lifler yönünden zengin olması (her 100 gramında 2 gram lif var). Ayrıca böbreklerin iyi çalışmasını sağlayan bir mineral olan potasyum içeriyor (pişmiş şekilde tüketilen her 100 gramı için 270 mg potasyuma karşılık çiğ tüketildiğinde 440 mg sağlıyor.

Kivi

Bu yeşil meyve bağırsakların çalışmasında uyarıcı etkisi bulunan lifler içeriyor. Aynı öğünde tüketilmesi şartıyla, proteinlerin emilimini kolaylaştıran bir enzim barındırıyor. Bu enzimin etkileri papayanın içerisinde bulunan papaininkilere benziyor. Ayrıca böbreklerin çalışmasını kolaylaştıran potasyum içeriği sayesinde vücudun su tutmasının önüne geçilmesini sağlıyor.

Soğan

Soyarken gözlerimiz yaşarıyorsa, bunun sebebi içeriğindeki kükürt ve bileşenleri. Fakat bu bileşenlerin sağlık için çok önemli faydaları var. Karaciğere bağlı sistemi uyarıp temizliyor ve bağırsakları daha sağlıklı hale getiriyorlar. Ayrıca kurşun gibi ağır metallerin organizmadan atılmasına yardımcı olma kapasitesine sahipler. Soğan aynı zamanda böbreklerin çalışması ve fazla suyun atılmasına yardımcı olan potasyum içeriyor.

Greyfurt

Bu turunçgil, günde 2 adet yenmesi şartıyla kandaki kolesterol ve trigliserid miktarının düşmesine yardımcı oluyor. Diğer turunçgiller gibi içerdiği sitrik asit sayesinde hazmı kolaylaştırıyor. Bu asidin safra kesesini uyarmak ve sindirime yardımcı olmak gibi bir özelliği var. İçerdiği liflere gelince, kabızlığa önlemeye yardımcı oluyorlar.

Papaya

Bu egzotik meyve sindirim sistemi için birebir. Hazımı sağlayan salgılarla aynı fonksiyona sahip olan papain enzimini içeriyor. Bu sayede et, balık, yumurta, süt ürünleri gibi hayvansal gıdaların yanı sıra yağların da daha kolay hazmedilmesini sağlıyor. İçerisindeki lifler bağırsaklardan geçişi kolaylaştırıyor ve bağırsaklardaki gazı yok edip, yararlı bakterilerin üremesine katkıda bulunuyor.

Pırasa

İşte tam bir detoks sebzesi! 100 gramında bulunan 3 g lif sayesinde besinlerin bağırsaktan geçişini kolaylaştırıp, atıklardan arındırıyor. Sodyum ve manganez gibi mineraller sayesinde yağ fazlasıyla mücadele edip, hazım sürecine yardımcı oluyor.

Elma

“Elma giren eve doktor girmez”i boşuna dememişler. En çok tüketilen meyvelerden olan elma pektin adlı bağırsaklar için son derece yararlı bir lif içeriyor: atıklara eşlik ederek bağırsakları temizliyor ve yararlı bakterilerin çoğalmasını sağlıyor. Ayrıca barındırdığı “quercetin” adlı bir flavonoid pigmenti sayesinde damarları kolesterol birikimine karşı koruyor ve kanın glisemik oranını kontrol etmeye yardımcı oluyor.

Kuru erik

Tam bir sağlık deposu. Bağırsakları irite etmeden besinlerin geçişini kolaylaştırmasını sağlayan en önemli etkeni, 100 gramında 7 gr kadar bulunan ve suda çözülen ve çözülemeyen cinsinden lifler. Barındırdığı glüsit yani şeker, bünye tarafından yavaşça emildiği için, kandaki şeker oranının ani artışının önüne geçiyor. Antioksidanları ise toksinlerden arındırmaya yardımcı oluyor. Her şeyiyle faydalı.

Siyah Turp

Sindirim ve hazım üzerinde etki eden birçok bileşen içeriyor. Safra salgısının uyarılması ve sağlıklı bir sindirim için siyah turp birebir. Potasyum yönünden zengin olması sayesinde böbrek fonksiyonlarına katkıda bulunup, vücudun fazla su tutmasına engel oluyor ve içerdiği lifler bağırsaktan geçişi kolaylaştırıyor.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale