X

‘Kırılan kabukların yası içerisindeyim’

Kimilerimiz belki yas sürecini sadece sevdiğimiz bir insanı veya canlıyı kaybettiğimiz bir süreç olarak düşünsek de aslında yas, hayatta bağlam kurduğumuz her türlü canlı ve cansız kişi, durum, olgu, kendimiz, iş vb. birçok durumla karşımıza çıkabilir.

Çünkü kişi hayatta oluşturduğu bağlar sayesinde yaşamı anlamlı kılar, ancak birey belirli periyotlar içerisinde hayatta değişerek ilerlerler. Bunu ıstakozun büyümesi hikayesine benzetebiliriz. Istakoz kabuğuna sığamayacak hale geldiğinde acı duymaya ve rahatsız olmaya başlar, belli süre sonra, kendine güvenli bir alan bulur ve kabuğunu kırar ve içinden çıkar ve kendine yeni bir kabuk yapar, bu döngü sürekli olarak devam eder.

Her ‘an’dan başlayarak hem bedenimizde hem çevremizde sürekli olarak bilinçli veya bilinçsiz şekilde bizde değişimler yaşarız. Bazıları çok uzun zaman alırken, bazıları daha kısa zamanda gerçekleşir. Bundan sebeple bazı değişiklikleri kolay fark ederken, bazılarını fark edemeyiz ya da geç farkına varırız.

Her değişim içerisinde bir kaybı barındırır. Bu, bazen fiziksel, bazen ruhsal, bazen psikolojik olarak veya birlikte gerçekleşebilir. Bu değişim ve kayıp içerisinde kurduğumuz bağlamlar ne kadar kuvvetli ise kayıp ve değişim sırasındaki acı da o kadar büyük olacaktır. Genel olarak hayatta en büyük bağları da yakınımızdaki insanlar ve hayvanlar gibi canlılar ile oluştururuz. Dolayısıyla en büyük acıları ve yas sürecini de burada yaşadığımızı düşünürüz.

Buraya kadar doğruluk payı içerse de aslında biz bu bağlamları kendi içimizdeki duygular ile oluşturur. Başka canlılar üzerine giydiririz. Dolayısıyla da aslında hayatımızdaki kişi veya bağlam oluşturduğumuz durumlar değişse de aslında içimizde olan duygular ve yaşanılanlar kaybolmamıştır. İnsan burada aslında kendi değişimi ve dönüşümü yani yeni olacağı kişiden, yaşayacağı bilinmezlikten korkar.

Bu bir sevgili ilişkiniz bittiğinde, evliliğiniz bittiğinde, biri öldüğünde, bir yerden taşınmak zorunda kaldığımızda, iş değiştirdiğinizde vb. karşınıza çıkabilir. Çünkü insan bilinmezlikten ve büyük fark edilen değişikliklerden korkar. Bazen o kadar çok korkar ki olduğu yerden ilerlemek istemez. Bir ilişkiden kaçar veya bir ilişki içinden çıkmaz ya da kendini sadece tek bir alana adar. Hayatta kalmak için öğrendiği en kolay ve güvende hissettiği yolu seçer ve orada kalır.

En büyük sıkışmışlık ve en büyük yası da aslında bu beraberinde getirir. Kendi inandığın ve istediğin potansiyelden kaçmak. Dönüşümüne ve tanımaya izin vermediğin her duygu bir gün daha acılı şekillerde karşımıza çıkar. Bugün hepimizin yetersiz, değersiz hissetme, anksiyete ve depresyonlar yaşama sebebi altında kendi isteklerimizden, kendimizi ve duygularımızı tanımaktan, sadece çevresel uyarılarla sürüklenip gitmek ve kendimizden uzaklaşmamız var.

Kendini keşif yolculuğuna çıkmayan, kendi değişiminin önüne engeller koyan, her birimiz yaşayamadığımız kendimizin yası içinde kalırız. Kendimizin eski versiyonlarıyla vedalaşmak ve içsel keşfimize çıkmak, değişimin olduğunu kabul etmek gerekir. Bugün gelişen toplum, kapitalist düzen ve hız içerisinde kendimizden ve soyutluktan uzaklaşarak başkalarının istediği tek ve yalnızlaşan sürekli kıyas ve daha iyisi olma insan tipi, bireylerin kendini keşfetme yolculuğunu olumsuz etkilemektedir.

Sürekli olarak denge aramak, sürekli olarak pozitifin peşinden koşmak, sürekli negatif olmak, hep en iyisi, daha iyisi olmak değildir. İnsan doğru veya yanlış evren ve diğer canlılarla kurduğu bağlamlar sayesinde gelişir, kendisi içinde olması gereken bağları kurmayı ve kendini tanımayı sağlar. Eski bir Japon felsefesi olan Kintsugi kırılan bir nesneyi eskisinden çok daha güzel hale getirmeyi amaçlar. İnsan da kendi yolunda ilerlemek için hayatta büyük veya küçük sürekli kırılır, bunlardan elenmesi gereken parçalar hayatımızdan çıkar, bu noktada yasa izin vermek ve kabul etmek önemlidir. Daha sonrasında kaçınmazsak kendimizin yeni haliyle tanışırız. Bu süreçte hayatımız boyunca devam eder. Umarım hepimiz duygularımızı acı ve tatlısıyla kabul eder, kolaylıkla değişmeye devam ederiz.

Yolunuza ışık olması dileğiyle…

İlginizi çekebilir: Sürdürülebilir beden ve sağlık anlayışı

Mert Bağ: Merhabalar, ben Mert Bağ. Erken yaşlarda ilk olarak voleybol branşını hayatıma kattıktan sonra basketbolla tanıştım ve uzun yıllar basketbol ve voleybol branşlarında çeşitli takımlarda oynadım. 2012 yılında aktif sporculuk hayatımı bırakarak, Marmara Üniversitesi Spor Yöneticiliği bölümünü bitirdim. Üniversitedeyken pazarlama, iletişim ve psikoloji alanlarında daha çok uzmanlaşmaya çalıştım ve birçok farklı spor branşını da tecrübe etme şansı buldum. Kısa bir süre spor pazarlaması alanında çalıştıktan sonra, 2017 yılından itibaren insan bedeni üzerine egzersiz, nefes, fiziksel ve zihinsel beden travmaları gibi alanlarda yurt içinden ve yurt dışından eğitimler alarak bu alanlarda çalışmaya ve kendimi geliştirmeye devam ediyorum. Kendi bedensel travmalarımı çözmek adına çıktığım bu yolculukta çok fazla farklı keşiflerin içerisinden geçtim ve insanı anlamaya dair her bilimsel alanın içerisinde dolanmaya çalışıyorum. O yüzden burada yazmaya, sizlerle paylaşmaya çalışacağım şeylerde kendi geçtiğim yollardan, bu yolda karşılaştığım farklı öğrencilerim ve danışanlarımla tecrübe ettiğimiz deneyimlerden, araştırmış olduğum farklı konulardan bahsetmek olacak. Bir gün psikoloji ile ilgili bir yazıya denk gelmişken, bir sonraki yazıda egzersiz, bir sonrakinde biyolojiden, bir başka yazıda nefesten bahsetmiş olabilirim sizlere, insanın işleyişi ve bağlantılı olduğu veya yoldayken karşılaşmış olduğum ne varsa bütün bu deneyimleri sizlerle paylaşacağım. Bu uzun ince karışık bir adamın insanı, işleyişi ve evreni keşfetmek adına çıkmış olduğu bir serüven, bu serüvenin içerisinde durağımız şu anda burası. Burada olmaktan umarım siz de keyif alırsınız.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale