Herkesin hamilelik macerası birbirinden farklı olabiliyor. Bazı kadınlar birkaç denemeden sonra hamile kalırken, bazıları aylar veya yıllar boyunca doğurganlık konusuyla mücadele ediyor.
Doğurganlıklıkla ilgili problemler aslında sanıldığından çok daha sık görülüyor. Örneğin yaşları 15-44 arasında değişen Amerikalı kadınların yüzde 12’si doğurganlık problemleriyle mücadele ediyor. Daha da önemlisi, kadınların önemli bir kısmı doğurganlık problemleriyle mücadele etmek için kendi yapabilecekleri şeyler olduğunun farkında değiller. Oysa doğurganlık konusunda bireylerin de yapabileceği birçok şey var. Örneğin araştırmalar sağlıklı kiloda olmanın doğurganlık açısından çok önemli olduğunu gösteriyor. Tabii ki çok zayıf veya çok kilolu olmak bir doğum kontrol yöntemi olarak algılanmamalı ancak sağlıklı kilonun doğurganlık üzerinde önemli payı olduğu bir gerçek.
Sağlıklı kilo nedir?
Sağlıklı kilo dendiğinde birçok kişi farklı şeyler algılayabiliyor. Aslında sağlıklı kilo, kişinin kendi sağlık geçmişine bakılarak belirlenen bir şey. Genel sağlık durumunuz, kullandığınız ilaçlar, varsa kalıtsal hastalıklarınızın son durumu tartıda gördüğünüz sayıdan çok daha önemli. Bu yüzden sağlıklı kilonuzu belirlemek için sağlık uzmanlarıyla görüşmeli ve bu şekilde belirlemelisiniz.
Kilo, vücudunuzdaki östrojen seviyesini etkileyebilir
Yumurtlamanın östrojen ürettiğini birçoğumuz biliyoruz. Ancak çoğumuzun bilmediği bir şey var; o da yağ hücrelerinin de bir miktar östrojen ürettiği. Sağlıklı kiloda olan kadınlarda, doğru oranda östrojen üretimi olma ihtimali daha yüksekken, sağlıksız bir kiloda olan kadınlarda östrojen üretimi olması gerekenden fazla veya az olabilir. Bu da düzenli yumurtlamayı engelleyebilir. Şunu unutmamak gerekiyor; kadın bedeninin düzgün bir şekilde yumurtlayabilmesi için hormonların dengede olması gerekiyor. Vücutta östrojen hormonunun fazla veya az olması buna engel olabilir.
Fazla kilo insülin direnci riskini artırır
Fazla kilolar nedeniyle artan insülin direnci, bir süre sonra Tip-2 diyabete neden olabilir ve bu durum da doğurganlık üzerinde olumsuz etkiler yaratır. İnsülinin temel görevi, kandaki glukozun hücrelere taşınmasını sağlamaktır. İnsülin direnci durumunda ise hücreler, insülin tarafından gelen bu glukoz çağrısını “dinlemeyi” bırakır. Kanda çok fazla glukoz birikirken, pankreas da fazla insülin salgılamaya başlar. İşte bu noktada kanda çok yüksek oranda insülin olması, metabolik sorunlara yol açar ve yumurtlamayı etkiler. Öte yandan insülin direnci ve insülin sekresyonu, polikistik over sendromla da ilişkilidir ve bu da yumurtlamayla ilgili sorunlara neden olabilir.
Fazla kilo yapay döllenme tedavisini etkiler
2010 yılında yapılan ve sonuçları Journal of Human Reproductive Sciences‘da yayımlanan bir araştırmaya göre vücut-kütle indeksi yüksek olan kadınlarda yapay döllenme tedavisine yanıt vermeme oranı da yüksek oluyor. Öte yandan yüksek vücut-kütle indeksi hamileliğe bağlı komplikasyon riskini de artırıyor.
Obezite sadece kadınlar değil erkeklerde de üreme için bir sorun
Üreme sorunu yaşayan çiftlerde, kadınlarla ilgili sorunların yanında yüzde 35’lik kesimde de erkeklerde sorun gözlemleniyor. Öte yandan yüzde 8’lik bir çoğunlukta sorunun sadece erkeklerden kaynaklandığı biliniyor. Erkeklerde de obezite, ereksiyon bozukluğu oranını artırıyor.
Kaynaklar:
Self.com
Nature.com
İlginizi çekebilir: Cilt sorunları ve hızlı acıkmaya sebep olan insülin direnci hakkında her şey