X

Kick-boks’un ‘Asi’ yıldızı Gökhan Saki yeniden İstanbul’da

Kick-boks’un ‘Asi’ yıldızı Gökhan Saki

Geçen sene Nisan ayında Istanbul’da yapılan ve “Asi” lakaplı Gökhan Saki’nin Daniel Ghita’yı 2. Round’da KO ettiği “Glory 6”nın ardından, ülkemizdeki 2. organizasyonunu 12 Nisan 2014’te Ülker Sports Arena’da gerçekleştirecek olan Glory World Series, kick-boks’un dünyadaki en iyileri temsilcilerini tek çatı altında toplamayı amaçlayan bir lig ve turnuva.

Dünyada ismi çokça bilinen ve en iyiler arasında gösterilen Saki, “Glory 15: İstanbul”da Avustralyalı Nathan “Carnage” Corbett (evet, lakabı katliam ama “Asi” çok daha havalı değil mi?) ile karşı karşıya gelecek. 2012’de Badr Hari, Melvin Manhoef, Murthel Groenhart ve Arthur Kyshenko gibi öne çıkan isimlerin bağlı olduğu Mike’s Gym’e geçen Saki’nin, o dönemden beri kariyerindeki yükselişe bakılırsa doğru bir karar vermiş olduğu aşikar.

Geçenlerde aklıma takıldı: Türkiye dışından, kariyerini orada inşa etmiş olan Hollanda doğumlu Göksan Saki nasıl algılanıyor olabilir? “Öngörülemeyen, biraz deli dolu bir güç ve endişeyle karışık saygı uyandıran bir meşrep” ilk aklımdan geçen tanımlar oldu. Eşi İtalyan olan bir aile dostumuz; yaşadıkları İtalyan kasabasında, ebeveynlerin gece uyumamakta direten çocukları, Osmanlı’nın Viyana’ya kadar dayanan kuşatma ve seferlerinden kalma bilinçaltı bir çekinceyle “Türkler geliyor” diye korkuttuklarını anlatırdı. Biraz bunun gibi bir şey.

Eda’yla aylardır CrossFit’e gittiğimiz Checkmat İstanbul’a itafen imzalı t-shirt’ünü gördüğümüz Saki’ye birkaç soru sorma fırsatını tabii ki de kaçıramazdım.

Çocuklukta başladığın futbolun ardından, bir süre sonra kick-boks… Neden kick-boks ağırlık kazandı?

Brezilya’da futbol ne kadar popülerse, Hollanda’da Kick Boks o kadar popüler bir spor. Bir çok kick boks salonu bulunuyor ve muhteşem kick boks organizasyonları yapılıyor. Benim de çok ilgimi çekiyordu; ayrıca saygı duyduğum bir kick boks şampiyonunun şampiyonluk kemeri beni çok etkilemişti ve bu sporda şampiyon olmak hedefi ile başladım.

Glory 15’in maç kartında sen, Errol Zimmerman ve Tyrone Spong’ten dolayı Hollanda esintisi var sanki. Hollandalıların diz-dirsek, tutma-çekme-düşürme içeren ve 5×3 dakikadan yapılan geleneksel Muay Thai’den ziyade, bol low-kick’li, yani baldır seviyesine atılan dairesel tekmelerin sık kullanıldığı, 3×3 dakika süren, daha hızlı kickboks tarzını ve kurallarını benimsedikleri bilinir. Peki “Dutch style” sence nedir tam olarak?

Ducth style, aslında iyi antrenman yapmaktır. Zaten Hollandalılar bu işi Uzak Doğulular’dan uzun yıllar önce öğrendiler ve şu anda kick boks’ta dünyanın bir numarası Hollanda. En büyük şampiyonlar buradan çıktı. Dolayısı ile alt yapı sağlam, stil sağlam oluyor ve başarılı olarak Hollandalılar ön plana çıkıyor.

Şahsen çok güçlü ama hantal ağır sıkletlerden ziyade Remy Bonjasky, Badr Hari veya senin gibi gücü, çevikliği ve hızı çok iyi dengeleyen ağır sıkletleri izlemeyi daha çok seviyorum. Bu karşılaşma ise ağır sıkletten hafif-ağır sıklet kategorisine geçişinin ilk maçı olacak ve bunu canlı olarak izleyecek olmak çok heyecan verici. Bu kararının sebebi nedir? Güçten fedakarlık etmeden daha da hızlanmış bir Saki mi hedef?

Aslında bu turnuva benim için zorlu mücadelelerle geçecek;  çünkü uzun yıllardır, yaklaşık 8 yıldır, 105 kilo civarında, hep süper ağır sıklet mücadelesi yaptım. Aslında Şubat ayında Denver’da, yine süper ağır sıklette Hesdey Gerges ile mücadele edecektim; fakat o gece iptal oldu ve Denver karşılaşmaları Mayıs ayında yapılacak. Bana da 95 kg turnuvası teklif edildi ve kabul ettim. Şu anda beni en çok zorlayan şey bu kadar kısa sürede vermem gereken 10 kg; 10 kg. verdiğim takdirde hiçbir sorun yok, ben her şeyimle hazır olurum.

Daha önce diğer Hollanda’lı ağır siklet olan Semmy Shilt’le dövüşmen planlanıyormuş, fakat onun yerine Corbett ile karşı karşıya geleceksin. Bu durumu nasıl karşıladın?

Corbett iyi bir Muay Thai dövüşcüsü ve daha çok dirsekli maçlarda başarılı; ama Glory stili Kick Boks’ta ellerinizin çok hızlı olması lazım ve bu hız da bende mevcut. Kazanacağımı düşünüyorum ama bu bir dövüş sporu, her an herşey olabilir.

Antrenmanlarda ve maça çıkmadan önce motive olmak için ne tür müzik veya gruplar dinlersin?

Genelde sert müzikler dinlerim, beni uyandırması ve agresif yapması için. Özel bir grup yok, beni canlandırması yeterli.

Son olarak, azmin ve çalışmalarının sonuçlarını hafif ağır sıklet şampiyonluğu ile alman dileğiyle bol şans ve başarılar diliyorum!

Ben de ilginize, desteğinize çok teşekkür ederim.

Sizi bilmiyoruz ama ilerde deneyimlerini aktararak gençleri yetiştirme ve yeni şampiyonlar çıkarma hedefi olan Saki’yi, sporcu kariyerinin belki en parlak döneminin başındayken izlemek için cumartesi akşamı Eda’yla biz Glory’de ön saflarda yerimizi alacağız.

Ve son olarak bir “Saki Selfie’si” :

 

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız. 

Gözde Mimiko Türkkan: Gözde Mimiko Türkkan, fotoğraf, sanatçı kitabı, video gibi çeşitli medyumları kullanarak toplumsal olarak inşa edilmiş kimlikler ve cinsiyet rolleri üzerine çalışmalar üretir. Eserleri, 2010’da Londra’da Central Saint Martins’de güzel sanatlar bölümünde yüksek lisansını tamamladığından beri yurtiçi ve yurtdışında çalışmaları sergilenmektedir. Öte yandan 15 yıl kadar önce başladığı dövüş sporlarına olan ilgisini ve deneyimini paylaşmak için Muay Thai ve CrossFit temelli dersler verdi. Ayrıca İstanbul’un ilk amatör koşu gruplarından olan İstanbul Koşu Kuvvetleri’nin ve Sosyal Güçlendirme için Spor ve Beden Hareketi Derneği BoMoVu’nun kurucularından. Muay Thai haricinde partneriyle beraber hayatlarında düzenli yer edinmiş snowboard, dalga sörfü, CrossFit, koşu ve yoga gibi sporlar ve bedensel aktivitelerini @sync.riders hesabından paylaşmaya devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale