X

Keşfedilmeyi bekleyen serin mavi sular: Türkiye’nin en iyi koyları

Hayal gücünüzü harekete geçirin ve kendinizi bir denizin uçsuz bucaksız maviliklerinde hayal edin. Hangi koydasınız? Tam gözünüzde canlandıramadıysanız ya da acaba ülkemizin hangi koyu en iyisi diye düşünmeye başladıysanız hemen hayallerinize ışık tutalım ve Türkiye’nin büyüleyici koylarının benzersiz cazibesini birlikte keşfedelim. Ege’den Akdeniz’e ulaşan, sıcak kumları, berrak suları, huzurlu atmosferiyle eşsiz güzellikler sunan Türkiye’nin en iyi koyları:

Patara Plajı, Kaş/Fethiye-Antalya

Türkiye’nin en uzun plajlarından biri olan Patara Plajı, turkuaz renkteki suları ve beyaz kumsalıyla ünlü. Aynı zamanda Caretta Caretta deniz kaplumbağalarının da yuvalama alanı. Arkeolojik kalıntıları ve antik kentiyle de dikkat çeken Patara Plajı, doğa severler ve tarih tutkunları için harika bir konum! Kendinizi mavi yolculuklara bırakmak için can atıyorsanız ilk durağınız burası olabilir.

Kleopatra Koyu, Alanya-Antalya

Alanya’nın muhteşem güzelliklerinden biri olan Kleopatra Koyu, adını Mısır Kraliçesi Kleopatra’dan alıyor. Rivayete göre Kleopatra, bu koyun güzelliğine hayran kalmış ve hep burada yüzmüş, hatta güzelliğinin bu sulardan geldiği bile söyleniyor. Denizin tuzlu kokusu, sizi uzaklara götüren rüzgarın hafif esintisi ve beyaz kumsalın ayaklarınızın altındaki hışırtısı… Bu koyda zaman durabilir ve kendinizi bir anda doğanın büyüsüne teslim olmuş bulabilirsiniz.

Kaputaş Plajı, Kaş-Antalya

Hem yukarıdan hem yakından bakıldığında harika bir manzaraya sahip olan, berrak turkuaz suları ile büyüleyen, yüksek kayalıklarla çevrili harika bir koy: Kaputaş! 187 basamağı tırmanmaya hazırsanız bu harika deneyimi kaçırmayın. Sanki Karayipler’de bir plajdaymışsınız gibi hissedeceğiniz, sıra dışı atmosferi ile kendinizi büyülü hayallere bırakacağınız mükemmel bir yer.

Phaselis Koyu, Kemer-Antalya

Antalya’nın eşsiz güzelliklerinden biri olan Phaselis Koyu, tarihi kalıntıları ve doğal cazibesiyle büyüleyici atmosfere sahip bir başka koy. Çam ağaçları ile çevrilmiş plajlarında kendinizi doğanın kollarına bırakabilir, antik kenti gezerek adeta bir zaman yolculuğuna çıkabilirsiniz.

Akvaryum Koyu, Bozcaada-Çanakkale

Kaynak: Kesfetsek.com

Adını berraklığı ve şeffaflığıyla gerçek bir akvaryumu anımsatan sularından alan Akvaryum Koyu, sakinlik arıyorsanız harika bir seçenek. Ayrıca su altı dünyasını da keşfetmek için mükemmel bir rota. Dilerseniz dalış yaparak bu doğal cennetin tüm güzelliklerini keşfedebilir, dilerseniz masmavi sularda keyifle yüzebilirsiniz.

Kumlubük, Marmaris-Muğla

Muğla’nın tatil cenneti Marmaris’in göz alıcı güzelliklerinden biri olan Kumlubük, sakinliği ve doğal atmosferiyle yerli ve yabancı turistlerin gözdesi. Kumsalda güneşin tadını çıkarırken, çam ağaçlarının gölgesinde huzur bulabilirsiniz. Ayrıca, çevredeki doğal güzellikler ve yürüyüş rotaları, doğa severler için de mükemmel bir keşif fırsatı. Siz de Kumlubük’ün sakinliğine teslim olun, doğanın kollarında huzur bulun ve kendinizi bu doğal cennetin büyüsüne bırakın.

Boyalık Plajı, Çeşme-İzmir

Kaynak: beachsearcher

Çeşme’nin en harika plajlarından biri: Boyalık. Temiz denizi, geniş kumsalı ve harika manzarasıyla yazın en popüler destinasyonları arasında olan Boyalık Plajı, etrafındaki birçok restoran, kafe, bar, otel ve benzeri imkanlarla da ziyaretçileri kendine çekmeyi başarıyor.

İztuzu Plajı, Dalyan-Muğla

Muğla’nın Dalyan beldesinde yer alan İztuzu, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ünlü bir turistik bölge olmasının yanı sıra harika deniziyle de gözde bir destinasyon. Yazın tadını sadece yüzerek ya da güneşlenerek çıkarmak istemiyorsanız, sörf, yelken, kano gibi su sporlarını da İztuzu’nda bulabilirsiniz.

Sığ Liman, Selimiye-Muğla

Kaynak: bizevdeyokuz Aysegül Bayrak / Foursquare

Adını sığ sularından alan Sığ Limanı, Selimiye’nin en gözde tatil yerlerinden biri. Bir tarafı orman bir tarafı deniz, etrafı kayalıklarla çevrili bu liman, enfes plajlarının yanı sıra yat turizmi için de en çok tercih edilen rotalar arasında. Huzurlu atmosferiyle yazın keyfini sürebilir, gerçekten dinlendiğinizi hissedebilirsiniz.

Çiftlik Koyu, Marmaris-Muğla

Kaynak: neredekal.com

Marmaris’in incisi, doğal güzellikleri ve sakin atmosferiyle ünlü plajı: Çiftlik Koyu. Berrak sularında yüzmek, şnorkelle dalış yapmak, yeşil ormanların sessizliğiyle huzur bulmak için harika bir koy. Ayrıca civardaki restoranlarda lezzetli deniz ürünlerinin tadına bakmak için de mükemmel.

Çınar Plajı, Gökova-Muğla

Doğal güzellikleri ve turkuaz renkteki deniziyle ünlü tatil beldesi Gökova’nın meşhur plajı; Çınar. Geniş bir kumsala sahip olan ve muhteşem çınar ağaçlarıyla çevrili bu plajda sıcak günlerde serinleme fırsatı bulabilir, doğa ve su sporlarını deneyimleyebilir, dünya lezzetleri sunan restoranlarda nefis bir ziyafet çekebilirsiniz.

Altınkum, Didim-Aydın

Kaynak: gezimaks

Adını altın rengindeki kumlarından alan Didim’in en gözde plajı; Altınkum. Geniş ve uzun bir kumsala, sığ sulara sahip olması nedeniyle özellikle çocuklu ailelerin tercihi olan bu plaj, tarihi kalıntılara ev sahipliği yapan bir bölgede yer almasıyla da yerli-yabancı turistlerin tercihi.

Adrasan Koyu, Kumluca-Antalya

Antalya’nın Kumluca ilçesinde bulunan Adrasan koyu, mavi ve yeşili buluşturan harika bir lokasyon. Çam ve zeytin ağaçlarıyla çevrili koy, doğanın tadını çıkarmak ve kalabalıklardan uzak, sakin bir tatil yapmak isteyenlerin tercihi. Şehrin kargaşasından uzaklaşmak için ideal bir kaçış noktası.

Kekova Koyu, Demre-Antalya

Antalya’nın Demre ilçesinde yer alan Kekova, tarihi batık şehir kalıntıları ve berrak turkuaz renkteki sularıyla ünlü. Tekne turu ile tarihsel bir yolculuğa çıkabilir, berrak suların tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca kayalıkların üzerinde muhteşem manzara fotoğrafları çekebilir, mavinin ve yeşilin her tonuna tanıklık edebilirsiniz.

Suvla Koyu, Gelibolu-Çanakkale

Saroz Körfezi’nin meşhur sularında harika bir tatil için Suvla Koyu’na bir şans verebilirsiniz. Çanakkale’nin Gelibolu Yarımadası’nda bulunan Suvla, tarihi olarak da büyük bir öneme sahip. Kültür ve deniz turizmini birleştirmek ve çok uzaklara gitmeden tatil yapmak için harika bir seçenek olabilir.

Kadırga Koyu, Assos-Çanakkale

Kaynak: balnet

Çok uzaklara gitmeden keyifli bir kaçamak yapmak, yazın neşesini tatilin huzuruyla birleştirmek için Asos’tan daha iyi bir tercih olamaz. Hem antik kenti gezmek hem de doğal güzelliklerle büyülenmek için Kadırga Koyu’na rotanızı çevirebilir, kültürel ve tarihi zenginlikleri keşfedebilirsiniz. Ama söylemedi demeyin, Kadırga Koyu’nun suyu buz etkisi yaratabilir.

Orak Adası, Bodrum-Muğla

Bodrum’un en güzel koylarından biri olan Orak Adası, yeryüzü cenneti olarak anılıyor. Havuz gibi denize sahip olan bu ada, ülkemizin en etkileyici plajına sahip. Hem keyifle yüzmek hem de dalış yapmak için harika bir lokasyon olan Orak, manzara fotoğrafları çekmek için de mükemmel bir adres.

Cennet Koyu, Bodrum-Muğla

Kaynak: bodrumdergi

Bodrum’un bir başka harika koyu olan Cennet, huzurlu atmosferinin yanı sıra hemen derinleşmeyen denizi ve mavi bayraklı plajı ile özellikle çocuklu ailelerin favori rotaları arasında. Adeta cam gibi bir denizi olan Cennet Koyu, balıkçılık, kamp gibi farklı doğa aktiviteleri için de oldukça uygun. Keyifli ve bol aktiviteli bir tatil için ideal tercihiniz olabilir.

Kabak Koyu, Fethiye-Muğla

Kaynak: villagezegeni

Fethiye’nin meşhur Faralya bölgesinde bulunan Kabak Koyu, son zamanların en popüler tatil rotalarından biri. Denizi, plajı, bungalov evleri, harika manzaraları ile mavi-yeşilin en güzel karelerini yakalayabileceğiniz bu koy, kesinlikle ölmeden görülmesi gereken yerler listesinde yer almalı.

Kelebekler Vadisi, Fethiye-Muğla

Adını, barındırdığı 80’den fazla kelebek türünden alan Kelebekler Vadisi, sarp kayalıklarla çevrili, sıra dışı bir jeolojik yapıya sahip. Tekne turlarının uğrak noktası olan, Dünya Mirasını Koruma Vakfı tarafından korunma listesine alınan ve uçsuz bucaksız manzaralara ev sahipliği yapan Kelebekler Vadisi serin sularında yazın tadını çıkarırken doğanın keyfini sürmek için harika bir lokasyon.

Balıkaşıran Koyu, Datça-Muğla

Kaynak: seyyahdefteri

Doğal bir liman niteliği taşıyan Balıkaşıran Koyu, sakin ve huzurlu atmosferiyle kendine hayran bırakıyor. Benzersiz manzarası, tertemiz suları, keyifli yürüyüş rotaları ve lezzetli balık restoranları ile bir tatilden bekleyeceğiniz her şeyi karşılıyor.

Palamutbükü, Datça-Muğla

Lacivertten turkuaza, mavinin renk geçişleriyle göz dolduran, sakin, sevimli bir liman kasabası olan Palamutbükü, yat turizminin yanı sıra sakin bir kaçamak arayan ve serin sularda serinlemek isteyenler için de harika bir lokasyon. Kıyı boyunca sevimli çay bahçeleri, lezzetli restoranlar ve konaklama için pek çok uygun yer bulabilirsiniz. Meşhur bademinden yemeden dönmeyin!

Liste uzar gider… Ülkemizde daha pek çok görülmeye değer koy, masmavi sularında kaybolunası plajlar var. Eğer tatil rotanızı henüz çizmediyseniz listedeki koylardan en az birkaç tanesine uğramayı ve mavi-yeşil bir tatil yapmayı düşünebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Kaz Dağları gezi rehberi: Yeşile ve maviye doymaya hazır olun

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.

Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.

Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale