X

Potansiyelinizi keşfetmek için kendinizle ilgili unutmamanız gereken gerçekler

“Hayatımızın iyileşmesinin tek yolu, şansımızı denemek. Bunun için hayatta alabileceğimiz ilk ve en zor risk, kendimize karşı dürüst olmak.” – Walter Anderson

Günlük hayatın koşuşturması, başarısızlıklar, korkular, zorunluluklar içinde birçoğumuz gerçekten kim olduğumuzu ve içimizdeki gücü unutuyoruz. Oysa sevgi ve huzur için yaratılmış olan ruhlarımız, hem kendimizi hem de çevremizdeki dünyayı değiştirebilecek kadar büyük bir güce sahip. Aslında hepimiz, sandığımızdan çok daha büyük bir güce sahibiz. İşte size kim olduğunuzu ve içinizde ne kadar büyük bir güç taşıdığınızı hatırlatacak, kendinizle ilgili gerçekler:

1. Hiç durmadan büyüyorsunuz

Evren hiç durmadan büyüyor, genişliyor. Siz de evrenin bir parçası olarak hiç durmadan büyüyüp gelişiyorsunuz. Yeni fikirler, yeni hayaller, yeni işler ortaya koyuyorsunuz. Asıl sorun, genç yaşlardan itibaren isteklerinizi bastırmanız ve başkalarının beklentilerine uyumlu bir şekilde yaşamanız gerektiğinin anlatılması. Ruhunuzun gerçekte ne istediğiyle, konformist yaşam biçiminiz arasındaki boşluk, içsel bir rahatsızlık ve mutsuzluk yaratıyor.

2. Hedefiniz kendiniz olmak

Büyük bir ev almak, vücudunuzu şekle sokmak, kariyer basamaklarının zirvesine tırmanmak, evlenmek için bu dünyaya gelmediniz. Hedeflerinizi ve hayallerinizi tamamlamak hayatınızın güzel bir yanı olabilir ancak bu sadece pastanın üstündeki süsü. Hayattaki gerçek amacınız, kendiniz olmak, kendi tutkularınız, ilgi alanlarınız, fikirleriniz, gariplikleriniz, güzel yanlarınızın birleşiminden oluşan o biricik varlığı gerçekleştirmek. Bu dünyadaki göreviniz kim olduğunuzu daha çok keşfetmek, kendinizi ve başkalarını derin bir şekilde sevmek, mutluluğu tatmak ve öğrenip büyümek.

İlginizi çekebilir: Kendinizi gerçekten tanıyor musunuz?

3. Tüm etiketlerinizin altında siz varsınız

Hayatta pek çok etiketiniz, unvanınız, rolünüz olabilir. Ancak bunları gerçek kimliğinizle karıştırmayın. Aldığınız bu etiketlerle değişmeyen, derinlerde bir özünüz var. Çok büyük bir iş yeri sahibi de olabilirsiniz işsiz de, evli de olabilirsiniz bekar da, fit de olabilirsiniz sağlıksız da, mutlu da olabilirsiniz depresif de ancak siz her zaman aynı sizsiniz. Ruhunuz hiçbir zaman değişmez.

4. Ölümsüzsünüz

İçinizdeki ruh veya enerji; siz fiziksel olarak bu dünyada var olmadan önce vardı, fiziksel varlığınız sona erdikten sonra da var olacak.

5. Kendi dünyanızı yaratacak güce sahipsiniz

Hayat hikayenizin yazarı ve kalemi elinde tutan kişi sizsiniz. Ne istediğiniz ve isteklerinizi destekleyecek kelimeleri, eylemleri, düşünceleri seçmeniz konusunu netleştirerek işe başlayabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Kendinizi anında iyi hissetmenizi, rahatlamanızı ve mutlu olmanızı sağlayacak 7 insan gerçeği

6. Doğanız gereği iyilik, sağlık, mutluluk ve sevgiye yatkınsınız

Kendinizi her zaman yorgun, kırgın, sevgisiz, mutsuz ve gergin hissetmek için yaratılmadınız. Bu aslında düşünceler tarafından sınırlandığınızda, korku tarafından taş kesildiğinizde, ruhunuzun isteklerini reddettiğinizde yaşanan durum. Aslında sevgi, huzur ve mutluluk için yaratıldınız. Sadece bu duygular zaman zaman kendini sevmeme, yanlış düşünceler ve korku duygusunun altında kalmış olabilir.

7. Hayattaki her şey öğrenmeniz gereken bir ders

Gelişmek ve potansiyelinizin en üstüne çıkabilmek için bu dünyadasınız. Bunu, hayattan dersler çıkarmadan yapamazsınız. Yaşadığınız deneyimleri, kendinizi geliştirmek için öğrenmeniz gereken dersler olarak görün. Farkında olun. Eğer ders çıkarmazsanız, aynı acıyı ve mutsuzluğu, içsel çatışmaları, negatif sonuçları tekrar yaşarsınız.

8. Olduğunuz halinizle zaten mükemmelsiniz

Eğer evrenin bir parçasıysanız, ne hakla onu yeterince iyi olmamak, güzel olmamak, yetenekli olmamakla eleştirirsiniz? Hayatınızı yönlendirirken hatalar yapabilirsiniz ancak bu sizi kötü bir insan yapmaz. Dans ederken, bir şeyler yaratırken, severken, sevilirken, gülerken, gün batımını izlerken veya sevdiğiniz bi şeyi yaparken kendinizi kaybettiğinizde, içinizdeki kutsal doğanın size göz kırptığını fark edebilirsiniz.

9. Doğal haliniz sevgiyle doludur

Eğer yargılamak, eleştirme, etiketler yapıştırma, kalıplara sokma alışkanlıklarından vazgeçebilirseniz, her birimizin içinde parlayan ışığın farkına varabilirsiniz. Böylelikle kendinizi daha çok sevgiye açarsınız.

İlginizi çekebilir: Kendinizi keşfetmenin 5 yolu

10. Sandığınızdan daha çok güvendesiniz

Dünyayla ilgili korkularınız ve endişeleriniz, zihninizdeki bir korku filminden ibaret, hiçbiri gerçek değil. İçinizde çok daha güçlü, güvenli ve kolay kolay kırılmaz biri var. O kişi başkalarının düşünceleri veya dış etkenlerle kolay kolay yıkılacak biri değil.

11. Dünya sizin bir yansımanız

Görmeyi umduğunuz şeyi görürsünüz, verdiğiniz kadarını geri alırsınız. Daha fazla sevgi, dostluk, destek, bolluk ve başarı istiyorsanız, öncelikle bunları kendinizde var ederek başlayın.

12. Aradığınız tüm yanıtları bulabilirsiniz

Kendinize güvenmeyi ve içinizdeki sesi dinlemeyi öğrenirseniz, içinizdeki bilgelik, kılavuzluk ve fikir deposu karşısında şaşkınlığa kapılabilirsiniz. Aradığınız yanıtlara meditasyon yaparak, günlük yazarak, kendi içinizi araştırarak ve evrenden belirtiler göstermesini isteyerek ulaşabilirsiniz.

Kaynaklar:
Notesonbliss
Tinybuddha
INC.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale