Kendinizi hatırlayın: Otomatik pilottan çıkmak için 5 öneri
Kariyerin, hazırlaman gereken sunumlar, bitmek bilmeyen ev işleri, ödenmesi gereken faturalar derken, tüm bunlar arasında çok önemli bir insanı unuttun: Kendini. Sahi en son ne zaman kendinle kaliteli zaman geçirdin? Peki ya rüyalarına, hayallerine en son ne zaman kulak verdin? Dünyanın kendini unutmuş, otomatik pilota bağlanmış bir şekilde yaşayan insanlarla dolu olduğunun farkında mısın? Sen de onlar gibi hayatını kendine yabancı kalarak mı geçirmek istiyorsun? Önerilerime kulak verip kendini hatırlamaya ne dersin?
Hobi sahibi ol.
Ruhunun renklerini sana yeniden hatırlatabilecek en ideal yöntemlerden biri hobi sahibi olmaktır. Eğer bir hobin yoksa kendine hemen bir hobi edinmeye var mısın? Resim yap, fotoğraf çek ya da dans et. Bunları yaparken bir Picasso, Henri Cartier-Bresson ya da Martha Graham olmana gerek yok, mükemmellik peşinde koşma. Hobilerini kendini hatırlama ve kendini ifade etme aracı gibi gör.
Rüya defteri oluştur.
Rüyalar sana, seni anlatırlar. Bazen varlığını çoktan unuttuğun bir hayalini, bazen de en gizli arzunu sana hatırlatırlar. Bugünden itibaren bir ay boyunca her gece gördüğün rüyaları sevdiğin bir deftere kaydetmeye ne dersin? Bu senin “Rüya Defterin” olacak. Bu 1 ayın sonunda yazdığın rüyalarını oku. Kendini tekrar eden bir tema var mı? Örneğin rüyanda hep denizi mi görüyorsun? Neden rüyanda hep aynı şeyi görüyorsun sence? Unuttuğun yönlerini rüyalarının aracılığıyla gün yüzüne çıkar.
Günlük tut.
Günlük tutmak eminim çocukken ya da ilk gençlik yıllarımızda hemen hemen hepimizin yaptığı bir aktiviteydi. En sevdiğimiz kalemimizi elimize alıp gün içinde olan biten her şeyi sevgili günlüğümüzle paylaşırdık. Tekrar günlük tutmaya başlayarak, kendin hakkında unuttuklarını kendine hatırlatabilirsin. Her gün en az on dakikanı günlüğüne ayır ve noktalama işaretlerini, imla kurallarını kafana takmadan rahat rahat yaz. Kendinle sohbet et. İçini defterinin sayfalarına dök. Tüm hayallerini, gelecek planlarını, gerçekleştirmek istediklerini günlüğünle paylaş.
Çocukluk hayallerini ziyaret et.
Çocukken ne gibi hayallerin vardı? Onlardan kaçını gerçekleştirebildin? Bazı çocukluk hayallerimizi artık gerçekleştirmek mümkün olmasa da o hayallerin bazı parçalarını hayatımıza katabiliriz. Örneğin çocukluk hayalin astronot mu olmaktı, şimdi bir yetişkin olarak kendine bir teleskop alıp gökyüzünü seyredebilirsin. Teleskop alma imkanın yoksa astronomi konusunda kendini eğitebilirsin, galaksimizdeki gezegenlerin yapılarını inceleyebilirsin, sevgili uydumuz Ay’ın evrelerini takip edebilirsin. Burada önemli olan çocukluğumuzdaki o heyecanlı, maceracı ruhumuzu biraz da olsa yetişkinlik dünyamıza taşımak.
Kendine gün içinde zaman ayır.
Kendini hatırla derken hem kendi hayallerini, rüyalarını hatırlamandan bahsediyorum hem de kendi varlığını hatırlamandan. Evet etrafın senin varlığına, enerjine, ilgine ihtiyaç duyan insanlarla çevrili olabilir ama senin de kendi ilgine ihtiyacın var. Gün içinde 10 dakika bile olsa kendinle ilgilenmeyi unutma. Benim vaktim yok deme lütfen. Sosyal medya kullandığından eminim. Sosyal medya kullanmaya vakti olan herkesin, kendine de ayıracak bir 10 dakikası mutlaka vardır. Kendine her gün zaman ayırmayı sakın ihmal etme.
Sana kendini ve hayallerini her daim hatırladığın günler diliyorum. Bu arada sizlere bir eğitim haberim var. WhatsApp ya da FaceTime üzerinden birebir görüşmeler şeklinde ilerleyen üç haftalık “Öz Sevgi” eğitimimle ilgileniyorsanız bilgi için [email protected] adresine yazabilirsiniz. Hayatı güzelleştirmeyle ilgili psikoloji egzersizlerini ise @ranakutvan Instagram hesabımdan paylaşıyorum.
Bu yazının tüm hakları Rana Kutvan’a ve Uplifers’a aittir. İzinsiz ve uygun şekilde referans verilmeksizin kopyalanması, çoğaltılması ve başka mecralarda paylaşılması kesinlikle yasaktır.
İlginizi çekebilir: Hayatında neyin çoğalmasını istiyorsan ona odaklan