X

Kendinize yer açın: Gardırobunuzun ne kadarı sizi yansıtıyor?

Giyim tarzımızın kişiliğimizi yansıttığını düşünecek olursak, önemsiz ve basit görünen kıyafet seçimi, arkadaş seçimi yapmak kadar zordur aslında.

Hepimizin hayatlarımızda yer edinen, daha değerli arkadaşlarımız olduğu gibi, diğerlerinden daha severek giydiğimiz kıyafetlerimizin olduğu da kaçınılmaz bir gerçektir.

Belki onları en mutlu anlarımızda almış olduğumuzdan, belki de en özel anılarımızda üzerimizde olduklarındandır onlara olan bu sevgimiz, aynı dostlarımız gibi…

Bazen acele ile evden çıkmamız gereken anların kurtarıcısı olurken, bazı zamanlar da özenle hazırlandığımız bir davette üzerimizdedir bu arkadaşlarımız.

Ancak bir gün gelir ve ne yazık ki dolabımızda bize ait olmayan arkadaşlarımızın bulunduğunu fark ederiz. Adeta aynada gördüğümüz stil bize değil de, bir başkasına aittir. Bir an için, dolabımıza sıkışmış bu arkadaşlar ne zaman, nasıl, hangi şekilde hayatımıza girmiştir diye düşünmekten alıkoyamayız kendimizi.

Fotoğraf: keidingdesign.com

Bizler, “Ben stilimden ne ara, nasıl uzaklaştım?” diye düşünürken bu soruya verilebilecek tek bir cevap vardır. Yeni arkadaşlarımız ile tanıştığımız andaki ruh halimiz onları hayatımıza dahil etmemizin tek sorumlusudur aslında.

Her zaman söylenen bir şey vardır; mutsuz olduğunuz zamanlarda alışveriş yapmak kendinizi iyi hissetmenize sebep olur. Yıllarca bu tezin doğruluğuna inanan ben, son yıllarda bu konudaki görüşümü değiştirmiş olduğumu belirtmek isterim.

Kendimizi kötü hissettiğimiz o anlarda alışverişe gidip biraz olsun rahatlayacakmışız gibi hissetmemize rağmen, bu durum kimi zaman ilerisi için hoşlanmayacağımız sonuçlar yaratabilmektedir.

“Mutsuz anımızda alışverişe gitmenin neresi kötü olabilir?” diye soranlar bir de şu açıdan düşünün isterseniz…

Var sayalım ki sade bir tarzınız var ve çoğunlukla renk seçimini siyah ve gri gibi renklerden yana kullanıyorsunuz. Peki moralinizin bozuk olduğu anlarda “Biraz içim açılsın, bugün renkli kıyafetlere şans vereyim” diye düşünmez miydiniz acaba? Sizce de dolabında canlı renkleri tercih etmeyen biri olarak bu ruh hali ile alışveriş yapmanız, daha sonra asla giymeyeceğiniz yanlış kıyafet seçimleri yapmanıza sebep olmaz mıydı?

Ya da tam tersini, canlı tonlar ve rengarenk kıyafetleri tercih ettiğinizi düşünelim şimdi. Kendinizi iyi hissetmediğiniz zamanlarda da canlı renklere mi gidersiniz, yoksa seçiminizi kişiliğinizi hiç yansıtmayan, koyu renklerden yana mı kullanırsınız? Cevabı birçok kişi için aynı olacaktır sanırım…

Dünyada tüketimin her geçen gün daha da arttığı günümüzde, gelin mutsuz olduğunuz zamanlarınızı alışveriş çılgınlığı ile geçirmektense kendiniz, kişiliğiniz için daha yaratıcı, daha faydalı olabilecek bir uğraş için harcayın.

Ama en önemlisi, hayatınıza artık dahil etmek istemediğiniz o arkadaşlarınızı ihtiyaç sahibi kişilere bağışlayın. Bu şekilde hem yeni yılda gardrobunuzda ve ruhunuzda detoks etkisi yaratabilir, hem de birçok insanı mutlu edebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Zaman makinesi icat edilmiş olsaydı: 30’lu yaşlarımdan 20 yaşıma öğütler

Gizem Okut: 1986 yılında İstanbul'da doğdum ve Kıbrıslı'yım. 2010 yılında DAÜ'de Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünü bitirdikten sonra Londra'da moda yazarlığı da dahil olmak üzere moda ile ilgili kurslara katıldım. Bir buçuk senelik bir Londra macerasının ardından tatil için gittiğim İstanbul'da ailemle kalmaya karar verdim ve İstanbul'da çeşitli firmalarda Stil Editörlüğü, Sosyal Medya Yönetimi, Müşteri İlişkileri gibi farklı pozisyonlarda çalıştım. 2016'da Kıbrıs'a geri dönmem ile birlikte üniversite yıllarımda staj yaptığım ve ülkenin en eski otellerinden olan Dome Hotel'de Misafir İlişkileri ve Sosyal Medya Yönetimi pozisyonlarında 2 yıl çalıştım. Daha sonra turizm sektörüne ait olmadığıma karar vererek ani bir kararla birbirinden tamamen farklı sektörlerde, birbirinden farklı işlerde çalıştım ve çalışmaya da devam ediyorum. Yazı yazmak, kitap okumak, müzik dinlemek, plajda vakit geçirmek gibi vazgeçemeyeceğim hobilerimin yanı sıra, seramik objeler yaratmak, bahçe ile uğraşmak, farklı tarifler denemek gibi hobilerim de mevcut. Şu hayattan istediğim üç şey; sağlık, barış, huzur.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale