Bu yazıyı Japonların kahvaltı alışkanlıklarıyla ilgili bir video seyrettikten sonra yazmaya karar verdim. Videodaki genç kadın işe gitmeden önce kendine güzel bir kahvaltı hazırlamak için erkenden uyanıyor ve hiç üşenmeden pişirdiği birbirinden farklı lezzetlerle güne sağlıklı bir başlangıç yapıyordu. Videoyu seyrederken kadının kendine ne kadar özen gösterdiğini düşündüm içimden. Güne sadece ya kahve içerek ya da üstünkörü yapılan bir kahvaltıyla başlayan çoğu insanın aksine bu Japon kadın, işe gitmeden önce iyi beslenmek için zaman ayırıyordu.
Uzun yıllar boyunca yaşadığım Amerika’daki çoğu arkadaşım Japon olduğu için Japon kültürünü ve Japonların hayata özenli yaklaşımlarını yakından gözlemleme fırsatı buldum. Anda yaşama sanatı olarak da adlandırabileceğimiz Zen Budizm, Bodhidharma tarafından Çin’de geliştirildikten sonra Japonya’da da benimsenmiştir. Zen Budizm’in de etkisiyle Japonlar çay içmek gibi sıradan bir eylemi bile bir ritüele dönüştürmüşler. Hayat ona gösterdiğimiz özenle orantılı olarak daha renkli bir hale gelebilir. Özenli yaklaşım sayesinde çay içmek de bir kutlamadır, çiçek düzenlemek de. Mutluluğun sırrı biraz da hayatın hakkını vererek, onu özenli bir şekilde yaşamaktan geçer.
Oysa biz 21. yüzyıl insanlarının en çok unuttuğu kavramlardan biri kendimize ve hayata özen göstermek. Kendimize özen göstermekten kastım fiziksel ve ruhsal öz bakımımıza dikkat etmek, kendimize iyi gelen eylemlerde bulunmak. Sahi sen kendine ne kadar özen gösteriyorsun? Meditasyon gibi günlük öz bakım ritüelleri hayatının bir parçası mı? Bahsettiğim videodaki kadın gibi hiç üşenmeden kendine sağlıklı yemekler hazırlıyor musun mesela? Yoksa “Benim kendime uzun uzun yemek hazırlamaya vaktim yok” diyip, doğru düzgün bir şeyler yemeden mi güne başlıyorsun? Gerekirse biraz daha erken kalkarak hazırladığın sağlıklı yiyecekleri yiyip işe gitmek, kendine olan sevginin bir göstergesi değil mi sence de?
Kendine ne kadar özen gösterdiğini merak ediyorsan günlük alışkanlıklarını bir gözden geçir. Sence kıyafetlerin, yaşam stilin, evinin düzeni ve günlük alışkanlıklarınla sen kendine özen gösteren biri misin? Yoksa hayatın, bazen yavaşlayıp kendine özen göstermene izin vermeyecek kadar hummalı bir koşuşturma içinde mi geçiyor?
Biliyorum çok meşgulsun. Kendinden başka herkese ayıracak vaktin var. Genelde ilgimizi, sevgimizi, şefkatimizi kendimizden başka herkese verme eğilimi gösteririz. Ama dünyada en çok özen göstermemiz gereken kişi aslında biz değil miyiz? Amacım seni suçlu hissettirmek değil. Eğer kendine gereken özeni göstermiyorsan, artık özen göstermen konusunda sana ilham vermek.
Evet, ilk önce kendimize özen göstermeliyiz. Bu yazıyı okuduktan sonra kendine daha fazla özen göstermeye ne dersin? Bu hafta biraz daha erken uyanıp, kendine sağlıklı bir kahvaltı hazırlayabilirsin örneğin. Meditasyon ya da yoga gibi ruhuna iyi gelen aktiviteleri hayatının bir parçası haline getirebilirsin . Unutma kendimize gösterdiğimiz özen sayesinde hayatımız daha güzelleşebilir.
Sizlere kendinize her daim özen gösterdiğiniz günler diliyorum. 2021 yılını “Kendini Sevme ve Hayatı Güzelleştirme Yılı” ilan ettim. Her hafta @ranakutvan kullanıcı isimli Instagram hesabımdan bu konuyla ilgili psikoloji ödevleri paylaşıyorum. Hadi hep beraber kendimizi sevmeye ve dünyayı güzelleştirmeye. Bu arada sizlere bir eğitim haberim var. Zoom üzerinden birebir görüşmeler şeklinde ilerleyen üç haftalık “Öz Sevgi” eğitimimle ilgileniyorsanız bilgi için rsolaker@gmail adresine yazabilirsiniz.
Bu yazının tüm hakları Rana Kutvan’a ve Uplifers’a aittir. İzinsiz ve uygun şekilde referans verilmeksizin kopyalanması, çoğaltılması ve başka mecralarda paylaşılması kesinlikle yasaktır.
İlginizi çekebilir: Ruhunuzu beslemeyi unutmayın: Hayallerinizi hatırlamak ister misiniz?