Kendimizi mutlu etmek için eğitebilir miyiz ?
Türkiye’de 90’lı yıllardan sonra kişisel gelişim sektöründe adeta bir patlama yaşandı ve yaşanmaya da devam ediyor. Kişisel gelişim kategorisindeki kitaplar bugün hala kitapçılarda en fazla yer işgal eden türler. İnsanın aklına ister istemez, ‘’ Hayatımızdan bu kadar mı mutsuzuz ?’’ geliyor. Dünyadaki kişisel gelişim ile ilgili eğitimleri, seminerleri ve tabi ki kitapları görünce, bu soruya yanıt vermek aslında hiç de zor değil. Ya mutsuz bir yaşamın parçasıyız, ya da yeterince mutlu değiliz. Fakat bir çoğumuzun atladığı bir nokta var: Mutluluk bir seçimdir. Hangi yolu seçersek seçelim, hepimizin mutlu olmak için bir şansı vardır.
İsviçreli psikolog, yazar ve öğretim üyesi Yves-Alexandre Thalmann, kişinin kendini daha mutlu edebilme yöntemlerini ele aldığı araştırmalarında, insanların yaşamlarında, yalnızca olumlu olan kısımlarına odaklanmaları ve pozitif duygulara sadık kalabilmeyi başardıkları takdirde mutluluğa ulaşılabildiğini ortaya koyuyor. Ve şöyle diyor, ¨Beyinlerimiz başımıza gelen her şeyden bir anlam çıkarmaya programlıdır. Yaşamımızı gerekçelerle geçiriyoruz, yaptığımız olumlu ya da olumsuz yorumlar birbirine benzer duygular haline geliyor. Bu duygular, eylemlerimize hükmederek, hayata bakış açımızı ve insanlarla olan ilişkilerimizi yönlendiriyor¨.
Örneğin, yağmurlu hava karşısında, “Bugünüm mahvoldu” gibi olumsuz düşüncelere kapılırsanız, bütün gün modunuz düşük olacaktır. Oysa, ” Bu yağmur, evde sıcacık bir ortamda vakit geçirmek için, iyi bir fırsat” şeklinde düşünmek mutluluk yolunda büyük kolaylık sağlayacaktır.
Olumluyu aramak
Böylelikle Thalman, araştırmasında yalnızca pozitif duyguları seçip, onlara odaklanarak kendimizi iyileştirebilmemizin mümkün olduğunu belirtiyor. Zorlu mücadeleleri de lehimize çevirmenin bizim elimizde olduğunu belirten Thalman, her ne kadar istesek de başımıza gelenlerin değiştirilemeyeceğini ve bizlerin her zaman, bunlara akla yatkın kılıflar ve bahaneler bulabildiğimizi belirtiyor. Bunu da kendi tabiriyle, “Kendine güzel hikayeler anlatmak” diyor.
Harvard Üniversite’sinde ‘’Pozitif Psikoloji’’ dersleri veren Ben-Shahar, “Benim mutluluk tanımım, bütünüyle mutluluk, yanı içi dopdolu olan bir mutluluk. Mutlu kişi, hayat yolunda karşılaştığı tüm engeller ve tökezlemelere rağmen, yaşamdan zevk alan kişidir. O, her zaman mutluluğu tecrübe edecektir.’’ diyor.
Olumsuzu anlamak
Öte yandan psikanalistler her şeyi mutluluğa çevirebilmeyi savunmazlar. İşe önce, hepimizin kendi gerçeklerini bularak ve onlarla dürüst bir şekilde yüzleşerek başlamamız gerektiğini belirtirler. Psikanalist ve filozof Claude Tedguy, “Kendinizi olumsuz tüm gerçeklerden de soyutlamak zararlı olabilir. Eğer bardağın yalnızca yarı dolu kısmını görmekten vazgeçer ve geçmişte yaşadıklarımız üzerinde durmaz, bunların hayatımızdan neler götürdüğünü ya da yaşamımıza neler kattığını görmeyi reddedersek, o zaman hayatımız anlamsız bir hal alır.” diyor.
Filozof Vincent Cespedes de, sürekli mutlu olma halini bencilce buluyor ve bunu bir çeşit ‘’Mutluluk tüketimi’’ olarak değerlendiriyor. Hayatımıza mutluluk düşüncesini çekmenin ya da tamamen mutlu olmanın ancak paylaşımla elde edilebildiğinin altını çiziyor.
Kaynak: Psychologies.com