dummy

Kendimi arıyorum, nasıl bulurum?

cetin cetintascetin cetintas

Size de oluyor mu; kendinizi özlüyorsunuz, bir yerlerde unuttuğunuzu fark ediyorsunuz sonra, bir ara gördüğünüzden emin oluyor ama nerede gördüğünüzü hatırlamıyorsunuz. Yolculuğa çıkmaya karar veriyorsunuz, içe doğru, usul usul, barış dolu bir şekilde. İstiyorsunuz da o ilk adım var ya, ah o ilk adım. Karşılaşacaklarla baş edememe hali, kendi kendini duymaya çalışmanın tuhaflığı ve neler neler. Bir yanınız “Dur!” derken, diğer taraf “Haydi, haydi!” diye bağırıyor.

dummydummy

İnsan kendini bulabilir mi gerçekten de, nerede aramalı, nasıl seslenmeli kendine, ne yapmalı, ne etmeli?

‘Ben koşa koşa biraz da olsa yaklaşıyorum kendime; ama alternatif bir şeyler de bulmak lazım sanki’ diye düşünürken önce Hanuman’ı bulmak gerektiğini öğrenmiş oldum. Bakalım kimmiş bu Hanuman ve neden onu bulmamız gerekiyormuş kendimize ulaşmak için. ‘Hanuman’ı Bulmak’ kitabının yazarı Çetin Çetintaş’a sordum:

Hanuman'ı bulmakHanuman'ı bulmak
Hanuman’ı Bulmak – Çetin Çetintaş

Madem arayacağız, önce Hanuman’ı tanıyalım mı?

Hanuman bir Hint Tanrısı. Ruhani öğretiler için kullanılan eski yazıtlarda ismine denk geleceğiniz, fiziksel kuvvet, cesaret ve ruhani teslimiyeti, çocuksu saf bilinci simgeleyen bir figür.

‘Hanuman’ı Bulmak’ kitabı nasıl ortaya çıktı?

2013 yılında manastırdan geri dönerken yolculuğum esnasında  birkaç kitap yazdım. ‘Hanuman’ı Bulmak’ bunlardan biri değildi. Yazdığım kitapların ağır ve pratik edilmesinin zor olduğunu düşündüğümden, önce daha anlaşılır ve uygulanabilir bir pratik kitabı ile okuyucuya ulaşmak istedim. Yoga yapmayan kişilerin de içinde kaybolmadan okuyup uygulayabileceği, ama aynı zamanda yoga yapan kişilerin de içinde birçok şey bulacağı bir kaynak olması niyetiyle  ‘Hanuman’ı Bulmak’ kitabı geçen sene ortaya çıktı.

Yoga ve benzer öğretilerde kişiler genelde huzuru kendilerinde arıyorken neden hedef Hanuman? Neden ‘Hanuman’ı Bulmak’ ? 

Mutluluk veya huzur, arayarak bulabileceğimiz şeyler değildir. Mutluluk da, huzur da seçimdir. Her ikisi de, huzuru bozan şeyleri fark ederek, huzurlu olmamızı engelleyen eylemleri, duyguları ve düşünceleri anlayarak ve bunları saflaştırarak gerçekleşir. Tüm bunlarla ilgili farkındalığımızı artırmak için önce bizi o bilince ulaştıracak çalışmalar yapmamız gerekir. İşte Hanuman tam da bu noktada önem kazanıyor. Onun özelliklerini içimizde uyandırarak, huzurumuzu bozan şeylere karşı, yani kendimize karşı güçlü durabiliriz.

Yoga ile ulaşacağız ya Hanuman’a ve kendimize. Peki tam olarak nedir yoga?

Kendinizi bulmak için yaptığınız her şey yogadır.

Yoga kişinin kendisidir. Kendinizi bulmak için yaptığınız her şey yogadır. Yeni alınan bir televizyon, yüzlerce sayfa kullanma kılavuzu ile birlikte geliyorken, biz insanların herhangi bir kullanma kılavuzu bile yok 🙂 Kendimizin efendisi olmayı bilmediğimizden; bedenimizi ve zihnimizi kontrol etmeyi bilmiyoruz. Bu da bizi bitmeyen bir kaosun içine sürüklüyor sürekli. Yoga bu noktada bizi bu kaosun içinden çıkarmak, kendi öz doğamızı gösterebilmek açısından önemli.

Kitaptaki pratikler sadece yoga yapmak isteyenler için mi geçerli?

Kitaptaki pratikler kendini dönüştürmek isteyen herkes için geçerli. Kitap Hanuman’ın hikayesinin ve yoga felsefesinin yanı sıra, 28 günlük fiziksel ve ruhsal pratik de sunuyor. Kişi yogayla ilgilenmiyorsa bile, bu pratikler ile fiziksel olarak daha esnek, dengeli ve kuvvetli hale gelebilir ve rahatsızlık veren zihinsel aktivitelerini zayıflatarak rahatlayabilir.

Kitabın satışından ve gerçekleştireceğiniz workshop’tan elde edilecek gelir Tohum Otizm Vakfı’na bağışlanacak diye duydum. Ne güzel bir birliktelik olmuş.  

Yaptığın işlerin meyvelerine bağlanmamak ve onu paylaşmak en güzel şey. Kitabın baskıya gireceği gün, Dünya Otizm Farkındalık Günü idi. Yani aslında hangi vakıf olacağını ben değil, akış belirledi. YogaZero’nun Yöneticisi Gözde Uysal da Tohum Otizm Vakfı ile görüşerek projeyi hayata geçirdi. 7 Mayıs günü gerçekleştirilecek ‘Hanuman’ın Bulmak’ Galası’na kadar www.yogazero.com.trTohum Otizm Vakfı ile görüşerek projeyi hayata geçirdi. 7 Mayıs günü gerçekleştirilecek ‘’den sipariş edilecek tüm kitapların ve 7 Mayıs günü Haliç Mövenpick Golden Horn’da gerçekleştireceğimiz ‘Hanuman’ı Bulmak’ workshop’unun‘ tüm geliri Tohum Otizm Vakfı’na gidecek.

Çetin Çetintaş ile ilgili daha fazla bilgi almak isterseniz tıklayınız.

Kıvanç Ergun: Kıvanç Ergun bugün bisikletin tepesinde, yarın ormanda çamurun içinde… Harekete, iyilik peşinde koşmaya doyamıyor, başkalarına çılgınca gelen şeyleri yapmaktan inanılmaz keyif alıyor. İflah olmaz bir spor tutkunu olan Kıvanç, ‘yükseklerde’ yaşamanın, hayattan keyif almanın yolunu sporda bulmuş ve her gün yeni alanlara kayıp, kendini bilinmezlerde kaybetmekten hiç ama hiç çekinmiyor. Yaşını başını almış ama adrenalin söz konusu olunca kendini alamıyor, aktiviteye dalıyor. 2013 İstanbul Maratonu’nda ilk maratonunu (42 km), 2014'te Frig Vadileri'nde ilk Ultra Maraton’unu (60 km) koştu. Ulaşım aracı olarak bisikleti kullanıyor ve bisiklet kullananların sayısını kültürel gelişmeyle eşdeğer tutuyor. Yazdığı yazılarda sınırları nasıl zorladığından, deneyimlerinden bahsederken, bir yandan da hareket etmemek için yaratılan bahaneleri çürütmekten büyük keyif alıyor. Yardımseverlik koşusunun Türkiye'de tanınmasını sağlayan Adım Adım Yardımseverlik Platformu'nda Marka ve İletişim Koçluğu görevini yürütürken, aynı zamanda TOG'un AA içindeki STK Sorumlusu ve gönüllü koşucusu olarak da devam ediyor yaşamına... Fotoğraf konusunda fena değildir, takip etmek isterseniz: instagram/kiverg
İlgili Makale
whatsapp