X

Kefirin faydaları nelerdir? Mucizevi içecek kefir hakkında her şey

Kefirin faydaları nelerdir? Bu sağlıklı içecek, uzun yıllardır biliniyor ve faydaları saymakla bitmiyor. Probiyotiklerin öneminin giderek daha çok dikkat çekmesiyle birlikte kefir ve kefirin faydaları hakkında da daha fazlasını öğreniyoruz. Kefir için yoğurttan sonra en sık tüketilen süt ürünü diyebiliriz. İnek, koyun, keçi sütünden yapılan ve zengin bir besin kaynağı olan bu ayran benzeri içecek, içerisinde pek çok faydalı mikroorganizma barındırıyor. Probiyotik özelliği ile beslenmemiz için özel bir yere sahip. Başta sindirim sistemi olmak üzere kalp sağlığı ve bağışıklık sisteminin desteklenmesi gibi pek çok faydası var. Kefir tek başına bir içecek olarak da çeşitli besinlerin içine süt yerine ilave edilerek de tüketilebiliyor. Kefirin faydaları nelerdir öğrenmek için yazımızı okumaya devam edin.

Not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Kefir nedir?

Kefir inek, koyun veya keçi sütünden özel bir maya mantarıyla yapılan, tadı ayrana benzeyen bir içecek. Aslen kuzey Kafkasya kökenlidir ve Rusça’da “keyif veren” anlamına gelir. İçerisinde yüksek derecede probiyotik, B12 vitamini, kalsiyum, potasyum, K2 vitamini, biotin ve çeşitli enzimler bulundurur. Uzun yıllar boyunca çeşitli hastalıkların tedavisi için kullanılmış ve yıllar içinde tüm dünyada popüler bir içerek haline gelmiş. Günümüzde neredeyse tüm Avrupa ülkelerinde ve Amerika’da üretimi yapılmakta. Ülkemizde ise ilk olarak 80’li yıllarda ambalajlı olarak üretilmiş. Kefirin kendisi maya ve bakterilerden oluşan beyazımsı renkli, jölemsi kürelerden oluşan küçük bir karnabahara benzer.

Kefirin faydaları nelerdir?

Ev yapımı kefirin içerisinde 77 adet farklı türde probiyotik (dost bakteri) olduğu biliniyor. Bu mucizevi içeceği alerjik durumunuz yoksa yayla çorbası, cacık yapımında kullanabilir veya direkt olarak tüketebilirsiniz.

Birçok besin ögesi bakımından zengin

Kefir faydaları dendiğinde ilk olarak zengin bir besin kaynağı olması akla geliyor. Bu fermente içecek, süte kefir taneleri eklenmesiyle yapılır. Yaklaşık 24 saat içinde kefir tanelerindeki mikroorganizmalar sütteki şekeri çoğaltır ve fermente ederek kefire dönüştürür. Kefir taneleri, daha sonra sıvıdan çıkarılarak tekrar kullanılabilir. Yani kefir bir içecektir ancak kefir taneleri, içeceği üretmek için kullanılan başlangıç kültürüdür. 175 ml az yağlı kefir porsiyonunun içerisinde şu önemli besin ögeleri bulunur:

  • Protein: 4 gram
  • Kalsiyum: RDI’nin %10’u
  • Fosfor: RDI’nin %15’i
  • B12 Vitamini: Günlük ihtiyacın %12’si
  • Riboflavin(B2): Günlük ihtiyacın %10’u
  • Magnezyum: RDI’nın %3’ü
  • Yeterli miktarda D vitamini

Ayrıca kullanılan sütün türüne bağlı olarak yaklaşık 100 kalori, 7-8 gram karbonhidrat ve 3-6 gram yağ içerir.

Yoğurttan daha güçlü bir probiyotik

Bazı mikroorganizmalar, vücuda alındığında sağlık üzerinde faydalı etkilere sahip. Probiyotik olarak bilinen bu mikroorganizmalar, sağlığı çeşitli bakımlardan etkileyerek sindirime, kilo kontrolüne ve zihinsel sağlığa yardımcı olabilir(1). Yoğurt, Batı diyetinde bilinen en iyi probiyotik besin ancak kefir aslında ondan çok daha güçlü bir kaynak.

Kefir taneleri, çok sayıda bakteri ve maya içerir, bu da onları çok zengin ve çeşitli bir probiyotik kaynağı haline getirir. Diğer fermente süt ürünleri çok daha az türde probiyotik içerir ve hiç maya içermez.

Güçlü antibakteriyel özelliklere sahip

Kefirin içerisinde bulunan bazı probiyotiklerin enfeksiyonlara karşı koruma sağladığı düşünülüyor. Kefire özgü bir probiyotik olan Lactobacillus, bunlardan en önemlisi. Araştırmalar, bu probiyotiğin Salmonella, Helicobacter pylori ve E. coli dahil olmak üzere çeşitli zararlı bakterilerin büyümesini engelleyebileceğini göstermekte(2).

Ayrıca kefirde bulunan bir tür karbonhidrat olan kefiran da önemli antibakteriyel özelliklere sahip(3).

Kansere karşı koruyucu

Kanser, günümüzde dünyadaki en yaygın ölüm nedenlerinden biri. Ve vücudunuzdaki anormal hücreler, bir tümör gibi kontrolsüz bir şekilde büyüdüğünde ortaya çıkıyor. Fermente süt ürünlerindeki probiyotiklerin bağışıklık sisteminizi uyararak tümör büyümesini azaltabileceği düşünülüyor. Bu nedenle kefirin kansere karşı koruyucu bir etki göstermesi mümkün(4).

Düşük laktoz seviyesine sahip

Normal süt ürünleri, laktoz adı verilen doğal bir şeker içerir. Çoğu insan, özellikle yetişkinler, laktozu düzgün şekilde parçalayamaz ve sindiremez. Bu duruma laktoz intoleransı denir. Kefir ve yoğurt gibi fermente süt ürünlerindeki laktik asit bakterileri, laktozu laktik aside çevirir, bu nedenle bu yiyecekler laktoz seviyesi bakımından sütten daha düşüktür. Ayrıca laktozu parçalamaya yardımcı olabilecek enzimler de içerirler.

Kefir, normal süte kıyasla, laktoz intoleransı olan kişiler tarafından genellikle iyi tolere edilir. Hindistan cevizi suyu, meyve suyu veya süt ürünü olmayan başka bir içecek kullanarak da %100 laktoz içermeyen kefir yapmanın mümkün olduğunu unutmayın.

Kemik sağlığını destekler

Kefir faydaları dendiğinde akla gelenlerden bir tanesi de kemik sağlığını desteklemesi ve osteoporoz (kemik erimesi) riskini azaltabilmesi. Osteoporoz, kemik dokusunun bozulmasına yol açan önemli bir sağlık problemi. Özellikle yaşlılık döneminde ortaya çıkıyor ve kırık riskini ciddi ölçüde artırıyor. Yeterli kalsiyum alımının sağlanması, kemik sağlığını iyileştirmenin ve osteoporozun ilerlemesini yavaşlatmanın en etkili yollarından biri.

Tam yağlı kefir ise sadece büyük bir kalsiyum kaynağı değil, aynı zamanda kalsiyum metabolizmasında merkezi bir rol oynayan K2 vitamini içerir.

Sindirim sorunlarını önlemeye yardımcı olur

Kefir gibi probiyotik zengini besinler, bağırsaklarınızdaki dost bakterilerin dengesini sağlamaya yardımcı olabilir. Bu nedenle ishalin birçok çeşidinin tedavisinde oldukça etkili oldukları bilinir. Dahası, bol miktarda kanıt, probiyotiklerin ve probiyotik gıdaların birçok sindirim problemini hafifletebileceğini göstermekte. Hatta bunlar arasında irritabl bağırsak sendromu (IBS), H. pylori enfeksiyonunun neden olduğu ülserler gibi daha ciddi sindirim sistemi rahatsızlıkları da mevcut. Eğer sindirim sorunları yaşıyorsanız beslenmenize kefir eklemeniz faydalı olabilir.

Alerji belirtilerini azaltmaya yardımcı olur

Alerjik reaksiyonların nedeni, belirli yiyeceklere veya maddelere karşı vücudun enflamatuar tepki vermesidir. Aşırı hassas bağışıklık sistemine sahip kişiler, astım gibi durumları tetikleyebilecek alerjilere daha yatkındır. Çeşitli araştırmalar kefirin alerjilere bağlı tepkileri bastırdığını ve astımla mücadeleye yardımcı olduğunu göstermekte(5).

Kefir nasıl yapılır?

Kefiri marketlerden satın alabileceğiniz gibi evde de rahatlıkla yapabilirsiniz. Kefir, taze meyvelerle birlikte sağlıklı ve şahane bir tatlı olur. Peki, kefir nasıl yapılır?

Evde kefir yapımı için sırasıyla şu adımları izleyin:

  • Küçük bir kavanoza 1-2 yemek kaşığı (14-28 gram) kefir tanesi koyun.
  • Üzerine yaklaşık 2 bardak (500 ml) süt ekleyin, tercihen organik veya çiğ olsun.
  • Kavanozun üstünde 2,5 cm boşluk bırakın.
  • Daha koyu kefir istiyorsanız biraz tam yağlı krema da ekleyebilirsiniz.
  • Kapağını kapatın ve oda sıcaklığında 12–36 saat bekletin.
  • Topaklı görünmeye başladığında, tüketmeye hazır demektir. Ardından kefir sıvısını nazikçe süzerek içindeki orijinal kefir tanelerini ayırabilir ve aynı işlemi başka bir kavanozda yeniden tekrarlayabilirsiniz.

Görüldüğü üzere evde kefir yapmak son derece kolay.

Kefir zararları: Kefiri kimler içemez?

Kefir sağlıklı, fermente bir içecek. Bu ürün geleneksel olarak sütten yapılır, ancak süt ürünü olmayan seçenekleri de bulunur. Araştırmalar, kefirin zengin içeriği sayesinde bağışıklık sisteminizi güçlendirdiğini, sindirim sorunlarına yardımcı olduğunu, kemik sağlığını iyileştirdiğini ve hatta kanserle savaşabileceğini göstermektedir.

Birçok kişi kefirin faydaları ile birlikte kefir zararları hakkında da bilgi sahibi olmak ister. Öncelikle kefirin bilinen bir zararı olmadığını belirtelim. Ancak süt ve süt ürünlerine karşı hassasiyetiniz varsa kefiri tüketmeden önce doktorunuza danışmanız gerektiğini unutmayın.

Kefir ne zaman içilmeli veya kabızlık için kefir nasıl tüketilmeli merak ediyorsanız, bu sağlıklı içeceği yemeklerle birlikte veya tek başına tüketebileceğinizi belirtelim. Yani kefir içmek, yemeğin yanında sağlıksız içecekler tüketmekten çok daha anlamlı ve faydalı bir seçenek.

Not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Kaynak: bbcgoodfood, healthline, medicalnewstoday

İlginizi çekebilir: Doğal bir içecek: Evde kefir yapımı

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale