X

Kaybolan kadınlar: Modern toplumlarda kadın nüfusunun azalmasının kaçınılmaz sonuçları

İstatistiksel olarak doğum oranlarına bakıldığında dünya üzerinde kadın nüfusunun gün geçtikçe artıyor olduğunu biliyoruz. Ancak Çin, Hindistan gibi dünyanın birçok farklı bölgesinde, tüm dünya genelinde yaşanan artışa rağmen, kadın sayısında hızlı bir düşüş yaşandığını ve bu ülkelerde yaşayan erkek sayısının kadın sayısından çok daha fazla olduğunu da gözlemliyoruz. Örneğin, Çin’de şimdiye kadar doğduktan sonra kaybolan ve nereye gittiği meçhul olan tam 100 milyon kadın var (sadece kayıtlara geçen). Peki bu kadar kadın nasıl bir anda kayıplara karışıyor?

Fotoğraf: National Geographic

Çin örneği, o coğrafyadaki kadın nüfusunda yaşanan azalma için mantıklı çıkarımlar yapabileceğimiz bir örnek. Yasalar, nüfus artışını engellemek için ailelerin yalnızca bir çocuk yapabilmesine izin veriyor. Aileler de farklı kültürel sebeplerden dolayı erkek çocuk istedikleri için, bebek kız olduğunda kürtaj yaptırmayı, doğan kız bebeği sokağa terk etmeyi ya da öldürmeyi tercih ediyor.

Hükümet politikalarının ve erkek çocuk tercihinin yalnızca Çin’de değil, Hindistan gibi birçok farklı ülkede de erkek sayısının kadın sayısından daha fazla olmasına yol açtığını söyleyebiliriz.

Dünya genelinde 100 kadına düşen erkek sayısı 102

Dünya genelinde kadın erkek oranına baktığımızda, şu an için 100 kadına düşen erkek sayısının 94-102 arasında olduğunu görüyoruz. Çin (106) ve Hindistan (108) gibi ülkelerde bu rakam çok daha yüksek. Ancak 30’dan fazla ülkede 100 kadına 102 ya da daha fazla erkek düşüyor. Türkiye’de de bu oran 100 (kadın)’e 102 (erkek) şeklinde. İstatiksel olarak bakıldığında çok büyük bir fark yokmuş gibi görünse de, bu oranı tüm nüfusu göz önüne alarak değerlendirdiğimizde karşımıza hızla yükselen bir grafik çıktığını görüyoruz.

Bu durumun kaçınılmaz sonuçlarından biri, şu an Çin’de de yaşanmakta olan, evlenmemiş erkek sayısındaki hızlı artış. Yapılan araştırmalar, evlenmeyen ve uzun vadede aile hayatı olmayan erkeklerin suç işleme oranlarının diğerlerine göre daha yüksek olduğunu gösteriyor. Bu da, toplumda suç oranının önlenemez yükselişine sebep oluyor. Suç oranındaki artışı düzensiz işlerde çalışma ve bunun sonucunda gelen fakirleşme izliyor.

Cinsiyet dağılımındaki eşitsizliğin sosyo-kültürel ve ekonomik sonuçları

Nüfustaki cinsiyet dağılımındaki bu farklılık, bireylerin cinsel yaşamını ve cinsel davranışları da olumsuz etkiliyor. Eş bulmakta sıkıntı yaşayan erkeklerin oluşturduğu bir toplumda seks işçiliğinin artışı da beklenebilecek bir sonuç. Hesketh ve Xing, 2006 yılında toplumdaki cinsiyet dağılımı ve sonuçlarına ilişkin yapmış oldukları araştırmanın raporunda şu sonuca varıyor:

” Toplumdaki bireylerin cinsel ihtiyaçları doğal ve organik yollarla karşılanmadığında, bu ihtiyacın karşılanması için seks işçiliği gibi yapay yollar üretilmeye başlanıyor. Bu aşamada da, uygun ve etik olmayan uygulamaların ortaya çıkması kaçınılmaz.”

Bu konuda yapılan araştırmaların yoğunlaştığı bir başka konu da, ülkedeki cinsiyet dağılımının bireylerin cinsel davranışları üzerinde etkili olduğu. Örneğin, 2013 yılında Bien ve araştırma ekibinin yapmış olduğu bir araştırmaya göre, cinsiyet oranındaki farklılık kadınların riskli cinsel davranışlara eğilim göstermesinde, dolayısıyla cinsel yolla bulaşan hastalıklara daha açık olmalarına sebep oluyor. Erkekler içinse toplumdaki cinsiyet oranı daha önce de bahsettiğimiz gibi parayla cinsel ilişkiye grime, partner bulmada zorluk yaşama gibi problemlerle doğrudan ilişkili.

Şu an cinsiyet oranının toplumdaki bireylerin cinsel tercihleri, cinsel davranışları ve tutumları arasındaki ilişkiyi inceleyen sınırlı araştırma bulunuyor. Dünya genelinde ülkeler cinsel yollarla bulaşan hastalıklarla, kadına şiddetle, seks işçiliğiyle ve toplumsal cinsiyetle ilgili bir çok farklı problemle baş etmeye çalışırken; bu problemlere makro düzeyden bakabilmenin ve problemin çözümü için köke inmenin oldukça önemli olduğunu düşünüyorum.

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız. 

Ryan Wise: New York Syracuse Üniversitesi’nde İnsan Gelişimi üzerine doktoramı tamamladıktan hemen sonra İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak çalışmaya başlamak üzere İstanbul’a taşındım. Boğaziçi Üniversitesi’nde ve Bilgi Üniversitesi’nde İnsan Cinselliği ve Çocuk Gelişimi alanlarında çeşitli dersler vermekle birlikte araştırma ve ilgi alanlarım kişilerin cinsel ilişki ve bekaret algısı üzerine. İki çocuk babasıyım ve boş zamanlarımı okuyarak, dövme yaptırarak ve sahilde yaptığım uzun yürüyüşlerle değerlendirmeyi seviyorum.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale