X

Kaybettiğin sesini yollarda bulmak: Şamanla konuşma

Delirdin mi sen?” diye konuşuyordu aklım benimle. “Bu karşındaki adamın seni yönlendirmek için yeterli donanımı olduğunu nereden biliyorsun?

Adam” diye bahsettiği Amazon Ormanları’nda bizi misafir eden Machuguenga kabilesinin şamanıydı. Onun karşısında oturmuş bana anlattıklarını İngilizceye çeviren kişiyi şaşkın bakışlarla dinliyordum.

Rasyonel aklın izinde bir eğitim aldın. Şimdi bu spiritüel zırvalarla gerçekliğini mi bulandıracaksın?

Kavga var, direniş var! Aklımla ruhum saç saça, baş başa. Derin bir nefes aldım. Hangisine inanmalı? Korkuyordum. Bugüne kadar gerçek ve doğru diye tanımladıklarım sarsılırsa onların yerine ne koyacağımı bilmediğim için fena halde korkuyordum.

Peki akıl bugüne kadar tüm sorularına cevap verdi mi? Hayır! Verseydi, burada işin ne? Seni şaşkın! İstanbul’daki işinde çalışmaya devam eder, ev taksidine girerdin” diye karşı çıkıyordu ruhum. “Şimdi sor kendine… Neden buradasın? Seni buraya getiren o açlığın tam kalbine in. Cevap orada gizli.

Derken aklım bastırıyordu, “Evet neden buradasın? Çok saçma. Hemen toplan ve uzaklaş. Burası bana hiç güven vermedi.

Ben bir oraya bir buraya çekiştirilirken şamanın aniden elimi tutmasıyla irkildim. Bu temasla birlikte aramızda kopmaz bir bağ kurulmuş gibi hissettim. Elimde olmadan gözlerine baktım. O sırada bana aynı anda bu gezegenin en yaşlı ve en genç gözleriyle baktı. Ağzından bir söz çıkmasa da sanki zihnimin içinde benimle konuşuyordu.

Gör…” dedi. “Ne olabileceğini gör.

Aniden gözümün önünde bir görüntü canlandı. Göz kenarlarımda kırışıklıklar, üzerimde hiç giymeyeceğimi düşündüğüm tonda pembe bir tişört, gözlerimde kendimde görmeye hiç alışık olmadığım bir huzur, önümde bir kitap vardı. Yıllardır yazmayı ertelediğim çocuk romanım bitmiş, serinin üçüncü kitabını yazmışım. Yine bu hayali görüntünün içinde ileride oynayan ufak bir oğlan çocuğu gördüm. “Anneee!” diye seslendi. Bana mı dedin? Nasıl yani? Anlam veremedim. Ama içime tarifsiz bir huzur yayıldı ve derin derin nefes aldım.

Bir çocuk yapma fikrine o güne kadar pek sıcak bakmamıştım. Ama o an sanki tüm evrenin gerçeğini izlediğim bir ayna gibi bana bakan bu yerlinin gözlerinde bambaşka bir gerçekle yüzleşmiştim. Galiba ben bir çocuğum olmasını içten içe o kadar istemiş ve aynı anda bundan o kadar korkmuştum ki bunu kendimden bile gizlemiştim. Çünkü birine bu kadar bağlanmak ve onu kaybetme korkusu yaşamak derinlerde bir yerde çok ağır geliyordu.

Peki ya kitap? Onu bitirip okurla buluşturmayı o kadar çok istiyor ve bunun gerçekleşmemesinden öylesine korkuyordum ki bir türlü hikayeye devam edemiyordum. “Bu dünya soğuyacak” dedi şamanın gözleri. Ormanın ortasında bir yerli benimle Nazım’ın dizeleriyle konuşuyordu sanki. Haklıydı. Bir an için buradaydık. Göz açıp kapayana kadar… Ve bu dünya soğumadan bizim bedenlerimiz soğuyacaktı zaten. Bu durumda, çok istediklerimizle çok korktuklarımızın kesişim kümesinde yer alan onca istek ve hayalse gerçekleşmeden kalacaktı, öyle mi?

O günden sonra Kutsal Vadi’deki her gün evimizin balkonunda kitabı tamamlamak için çalıştım. Karşımda bana cesaret veren And Dağları… 

 

Hep buradaydık ve daima burada kalacağız. Ya sen ufaklık?” der gibi bakıp bana küçüklüğümü ve ölümlülüğümü hatırlatıyorlardı. Bu sırada, yazdığım her gün mavi bir sinek kuşu hiç aksatmadan beni ziyarete geldi. İyice yaklaşıp kanatlarını çırpıyor, sonra uçup gidiyordu. Günün birinde kitap bitti, bizim kuş o günden sonra bir daha hiç gelmedi. Aklım şaşkın, ruhum neşeliydi.

Yine de akıl bu. Susar mı kolay kolay? Reddedilmekten ölesiye korkarak titrek ellerle roman dosyamı yayınevleriyle paylaştım. Birkaç ay çıt çıkmadı. Sonra birkaç ret ve art arda üç olumlu yanıt!

 

En büyük korkum olan başarısız olma korkusunu, hareket etmemin önündeki en büyük engeli alt etmiş olabilir miydim?

  

Kitap yayına hazırlanmaya başladığı sırada psikolojik olduğunu düşündüğüm bulantılarım başladı. Derken, yakın arkadaşlarımdan birinin ısrarıyla bir gebelik testi yaptım. Sonuç pozitifti. Bu haberi, büyük bir şaşkınlıkla kucakladım. En büyük korkularımdan bir başkasının içinden geçme zamanım gelmişti galiba.

  

Şimdi aradan aylar geçti, şu an oğlum karnımda gerçek dünyaya hazırlık çalışmaları yapıyor. Sol kroşe, sağ kroşe ve çeşitli taklalar… En azından benim hissedebildiklerim bunlar. Kitabım “Zem Sesini Arıyor” geçen hafta okurla buluştu. Artık pembe tişörtlere daha ılımlı yaklaşıyorum.

Peki siz? Karşınızda ayna olan gözlerde hangi korkuları ve olasılıkları görüyorsunuz?

Kitabım, “Zem Sesini Arıyor”u merak ettiyseniz ona buradan ulaşabilirsiniz. 

Hikayemi merak ettiyseniz buradayım.

Görsel Tasarım: Hande Çınar

İlginizi çekebilir: Şimdiye kök salmanın yolu: Dinleyin… Tilki size ne söylüyor?

Bengisu Gencay: Güney Amerika'da hayatın yalnızca akılla açıklanamayacağını keşfettikten sonra kitabı Zem Sesini Arıyor'u tamamladı. Kitap, Epsilon Yayınları'ndan çıktı ve beğeniyle karşılandı. Hikayeleştirme ve içerik pazarlama konularında kurumsal ve bireysel eğitimler veriyor. Bir yandan oğlunu bir yandan kurmuş olduğu, eğitim, danışmanlık, içerik ve proje geliştirme girişimi B-612 Story Lab'i büyütüyor.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale