X

Karşımızdakinin yalan söylediğini anlamanın 8 yolu

Hepimiz yalan söyleriz. Bu, yalanları saptamakla ilgili bir yazı için kinayeli bir başlık gibi görünse de, gerçek maalesef bu. Bunlar beyaz yalanlar olabilir; sosyal hayatta ilişkileri sürdürmek için söylenen “Hayır şişman değilsin, hayatım!” ya da “Bu kampanya iyi bir fikir olabilir, patron…” tarzı, kısa vadede günü kurtaran yalanlar da olabilir ama sonuçta yalandır.

Sürekli yalan söylediğinden şüphelendiğimiz insanlar ise güvenimizi sarsar, emin olmadığımız için de mesafemizi ayarlamakta zorlanabiliriz. Bu durumda önemli olan, bize veya başkalarına gerçekten zarar verecek yalanları saptama konusunda olabildiğince gelişmek. Bu konuda pek çok yalan saptama uzmanının verdiği tüyoları siz Uplifers okurları için derledim.

Yalan, isteklerle buluştuğunda inandırıcıdır

Uzun yıllar yalan saptama araştırmaları, sorgu teknikleri ve mikro-ifade üzerine eğitim gören ve “Liespotting” (Yalanı Tespit Etmek) kitabını yazan Pamela Meyer, insanların neden yalan söylediği konusunda şu yorumda bulunuyor: “Herkes, neyin eksikliğini hissediyorsa bu konuda bir şeyler duymaya açtır; ama bunu her zaman itiraf edemez. Daha zengin, daha uzun, daha iyi bir eş, baba, anne…. Yalan, bu boşluğu doldurur; olmak istediğimiz insan fikrine bizi yaklaştırır.”

Quantified Communications şirketinin kurucusu ve CEO’su Noah Zandan da, “Language of Lying” (Yalan Söylemenin Dili) adlı animasyon videosunda Meyer’i destekliyor ve “Psikolojik anlamda, fantezilerimizi olduğumuz insandan daha çok, olmak istediğimiz insana bağlayarak bir ölçüde kendimizin daha iyi bir resmini çizmek için yalan söyleriz” diyor.

Zandan’ın oldukça açık örneklerle yalan saptayıcı teknikler konusunda bilgi verdiği, oldukça keyifli animasyon videonun tümünü izlemenizi öneririm:

Yalan söylendiğini anlamanın yolları

Birinin yalan söylediğini anlayabilmek için çeşitli ipuçlarından faydalanılabilir:

1. Göz temasından kaçınmaları

Yalan söyleyen kişi, karşısındakiyle direkt göz teması kurmaktan kaçınır çünkü bakışlarının kendini ele vereceğinden korkar. Bunun altında yatan neden, yalan söyleyen kişinin farkında olarak ya da olmayarak kendini suçlu hissetmesidir.

2. Olumsuz cümleler kurmaları

Yine altta yatan suçluluk duygusu sebebiyle, yalan söyleyen insanlar genelde biçim olarak olumsuz cümleler kurmaya ya da olumsuzluğu abartmaya meyillidir. Noah Zandan bunu şöyle örneklendiriyor: Sizi geri aramadığı için basitçe özür dileyeceği yerde “Aptal telefonumun şarjı bitti, nefret ediyorum bu aletten!” diyen kişi, muhtemelen yalan söylüyordur.

3. Gergin ve endişeli görünmeleri

Ne kadar iyi bir yalancı olduğuna bağlı olarak, yalan söyleyen kişide elini kolunu nereye koyacağını bilememe, yüz kızarması, mimiklerde azalma ve surat ifadesizliği, ses tonunu ayarlayamama ya da hızlı konuşmaya başlama gibi endişe göstergeleri görülebilir. Deneyimli yalancılarda ise bu ancak üzerlerinde baskı hissettiklerinde ortaya çıkar.

4. Fiziksel olarak mesafeli durmaları

Tıpkı göz temasından kaçınmaları gibi, yalancılar hissettikleri gerginlik ve suçluluğu diğer insanların hissetmeyecekleri bir mesafede durmaya özen gösterirler. Sarılmalar, el sıkışmalar daha seyrek gerçekleşir ve kimsenin giremediği kişisel alan oldukça geniş tutulur.

5. Tutarsız söylemlerde bulunmaları

Gerçek bir olay kadar inandırıcı bir yalanı oluşturmak oldukça zordur. Yalan söyleyen kişi gerektiğinde bunu örtbas etmek için daha çok yalan söylemek durumunda kaldığından, anlattığı olay örgüsünde çoğu kez boşluklar ve tutarsızlıklar görülür. Ayrıca, insan beyninin karmaşık yalan yaratması oldukça zor olduğundan, yalancılar olayları çok daha basit terimlerle, buna karşın uzun ve gereksiz sözcüklerle dolu cümlelerle anlatmaya meyillidirler.

6. Hemen savunmaya geçmeleri

Cem Yılmaz bir gösterisinde “erkeklerin, yalanları kolayca yakalanabildiği için yalancı olarak bilindiklerinden, kadınların ise bu konuda yetişme tarzına bağlı bir uzmanlık geliştirdiklerinden” bahsetmişti. Bu yalan paradoksuna göre, bir insana yalancı demek için yalanını yakalayabilmek gerekiyordu ve bu nedenle erkekler daha yalancı olarak biliniyordu. Cem Yılmaz’ın burada verdiği ilk örnek, erkeklerin hemen savunmaya geçmeleri ve soruya soruyla karşılık vermeleriydi “Beni otelde mi görmüşler? Kim söyledi? Hangi otelde?” gibi. Bu savunmaya geçme taktiği, kolları kavuşturmak ya da yumrukları sıkmak gibi birtakım jestlerle de birleştiğinde suçu örtbas etmek için adeta bir can simidi olarak kullanılıyor.

7. Konuyu değiştirmeleri

Yalanlarının anlaşılmaması için tehlikeli sulara girildiğinde “O değil de…” diyerek konuyu uzak ve daha nötr bir noktaya çekmek, yalancıların sıkça kullandığı taktiklerden biri. Dikkat ettiğinizde bu konu değişimi oldukça açık ve gözle görülür hale gelebilir ve bunun üstüne gidebilirsiniz.

8. Hikayelerinde sonradan değişiklik yapmaları

Sorgu esnasında insanlara kronolojik olarak anlattırılan olayların bir de tersten sorulması bilinen bir taktiktir. Kişi bir akşam yaptıklarını anlattıktan hemen sonra eğer bunları tersten sayamıyor; ya da başlangıçta aktardığı detayları, örneğin hangi yolu kullanarak nereye gittiğini tekrarlayamıyorsa, muhtemelen bu gerçek değil, oluşturulmuş bir olay örgüsüdür. Çünkü gerçek olmayan bir hikayeyi aynı şekilde ve aynı detayda tekrar etmek oldukça zordur.

Kaynak

Power of Positivity 
Brain Pickings 
TED 

Şule Kulein: Lisede “yapabildiği için” sayısal bölümü seçti ve Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’ne girdi. Üniversitede katıldığı Mühendislik Kulübü’nün dergisi StepS’e aşık olduğunda, içine sözelci kaçmış bir sayısalcı olduğunu fark etti. Yazım kuralları konusunda etrafındakileri itinayla delirten Şule, 2 yıl boyunca StepS’in editörlüğünü yaptı, üniversitede ve sonrasında okul ve şirket dergileri ile çeşitli bloglara yazılar yazdı. Seyahat etmeyi, okumayı, öğrenmeyi seviyor. Basılı materyalin hastası, fakat çevrimiçi de fena durmuyor. Şule kendini bildi bileli yazıyordu; artık bir de Uplifers’ta yazıyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale