Karma kavramını ilk duyduğumda çok korkutucu gelmişti. Sanki cennet ve cehennemin bu dünyada tezahür etmiş bir haliydi. Oysa sonrasında anladım ki, sandığımın aksine karma korkulacak, çekinilecek ya da üzülmemize neden olacak bir yasa değil, tam tersine çok sevecen bir evrensel eğitim sistemiymiş.
Karma denilince çoğu kişinin aklına, işlediğimiz günahların karşılığını yaşayacağımız bir cezalandırma sistemi ya da hayatta güzel şeyler yaşayabilmek için iyilik yaparak iyilik bulabileceğimiz ödül sistemi geliyor. Karma ne bir ceza ne de bir ödül sistemidir.
“Ne ekersen onu biçersin” diyen çok sevgili atalarımız da bu gerçeği keşfetmiş olsa gerek. Hayatta tüm düşüncelerimiz ve eylemlerimiz karşılığı tam olarak böyle. Nasıl bir düşünce yapısıyla nasıl bir eylemde bulunursan, sana benzer duygu ve düşünceleri yaşatacak olaylarla karşılaşırsın. Evrensel karma sistemi, enerjini aynalayarak sana kim olduğunu göstermeye çalışır. Kendini görebilmen için bir fırsat tanır. Bu sayede görebilen insanlar, hoşlarına gitmeyen davranışlarını değiştirerek yeni bir kişi olmayı seçebilir. Her an yeni bir kişi olabilmen için bir fırsat sağlanmış olur.
Hepimizin elbet kendisi ile ilgili şikayetçi olduğu davranış ve düşünceleri vardır. En azından kendimiz hakkında yoksa bile etrafımız hakkında şikayetçi olduğumuz konular olabiliyor. İşte karma burada devreye giriyor. Kendimizle ya da başkalarıyla yaşadığımız sorunların hepsi, kendi içimizdekileri görmek ve gördükten sonra dönüştürebilmek için çok değerli birer fırsat. Yaşanılan sorunlarda ne gibi tutumlarda bulunduğumuz ya da hangi kişiliği sergilemeyi şeçtiğimizi görmemizi sağlıyor. Eğer sen sıkıntı yaşadığın durumlarda olduğun kişiyi görebilirsen, düşünce ve davranışlarını değiştirerek artık benzer durumları yaşamayı bırakabilirsin. Böylece bu hayatta artık belki tekrar tekrar yaşamak zorunda kaldığın benzer olaylardan alman gereken deneyimi alarak, hayat yolunda ilerlemeye devam edebilirsin.
Çünkü her şey hem seninle ilgili hem de değil. Bir olay sonucu içinde seni rahatsız edecek bir duygu ve düşünce beliriyorsa bu kesinlikle içindekilerle alakalı. Yok ama bir durum yaşanıyor; bu olay sende herhangi bir duygu ya da düşünce yaratmıyor ve sen sadece gözlemci olarak olayı izleyebiliyor ve sadece yapman gerekenleri yapabiliyorsan işte konu seninle ilgili değil. Her durumda sadece kendi içine bakarak bu farkı anlamaya çalışman bu yolda çok değerli bir pratiktir.
Tabii karma sadece bu yaşamda yapılan davranış ve düşüncelerden değil, daha geniş planda önceki hayattan getirdiğin enerjilere bağlı olarak da şekilleniyor. Büyük planda bakıp değerlendirebilecek anlayışa sahip olmayanlar için; bazen de başına gelen olayın neden kaynaklandığını anlayamasa da o olayı sevgi ve anlayış getirmeye çalışarak, en azıdan yeni karma üretmemek, kişinin yolunda en hayırlısı olacaktır.
Peki tüm bunların yoga ile ilişkisi nedir? Yogada yapılan bu tüm pratikler ile üzerimizdeki tüm bu karmaları temizlemek ve bütün karmalardan arınmaya çalışıyoruz. Karmaları temizleyerek bütün bu döngüyü sıfırlamaya çalışıyoruz. Çünkü karmalar kişinin görünmez yükleri. Bu yüklerden tamamen arınarak, evren ve bütün ile tekrar bütünleşebilmek dileğiyle. Namaste.
İlginizi çekebilir: Yogaya bir de bu açıdan bakın