Kardeş kıskançlığı: Aile içi dengeler nasıl sağlanabilir?
Birden fazla çocuğu olan ya da ikinci çocuk sahibi olmayı düşünen her ebeveynin en az bir kez üzerine kafa yorduğu veya defalarca kez deneyimlediği, tatsız bir konu vardır… Evet; kardeş kıskançlığı. Aslında ‘tatsız’ demek de doğru olmayabilir, çünkü kökeninde ‘sevme, sevilme’ ihtiyacı ve o sevgiyi ‘paylaşmama’ isteği yatıyor. Ama hem ebeveynleri hem de çocukların birbirleriyle olan ilişkisini çok yorduğu kesin.
Güçlü duyguların karmaşık bir dansına sahne olan aile yaşamında, kardeş kıskançlığı sıklıkla ön plana çıkan bir durum. Ebeveynlerin gözlemlediği gibi, kardeş kıskançlığı zaman zaman tatlı bir rekabetin tezahürü olsa da, daha derinlemesine incelendiğinde çocukların duygusal dünyalarında ciddi dalgalanmalara yol açtığını da görmek mümkün. Peki, bu duygunun altında sadece sevgi mi yatıyor? Anne babalar, kardeş kıskançlığının önüne geçebilir mi? Aile içi dengeleri sağlamak mümkün mü? Gelin, cevapları birlikte keşfedelim.
Kardeş kıskançlığı nedir, belirtileri nelerdir?
Kardeş kıskançlığı, en öz tanımıyla ailedeki çocuklar arasında ortaya çıkan gerilimin, dengesiz ilişkinin ve kıskançlığın birtakım davranışsal bozukluklarla kendini göstermesi durumudur. Peki, nedir bu davranışsal bozukluklar? Genel olarak çocuğun normalden farklı, topluma, görgü kurallarına aykırı ve yaşıyla, gelişim düzeyiyle uyumlu olmayan davranışlar sergilemesi. Kardeş kıskançlığının belirtileri olarak yorumlanabilecek bu davranışsal bozukluklar arasında:
- Agresif davranışlar,
- Kıskançlığı belli eden sözlerin sık tekrarı (Kardeşimi seviyorsunuz beni sevmiyorsunuz…)
- Regresif davranışlar (Küçük yaşlardaki davranışlara geri dönüş; meme emmek isteme, altına kaçırma, biberon kullanımı vb.)
- Kardeşe zarar verici şiddet içeren davranışlar,
- İlgi çekmeye çalışan aşırı hareketler,
- Oyunlarda, etkinliklerde kardeş ile rekabet edildiğini gösteren, genellikle de şiddet içeren davranışlar yer alır.
Bu belirtiler, kardeş kıskançlığını ifade etmenin farklı yolları olabilir. Ebeveynler, çocuklarının davranışlarını dikkatlice gözlemlemeli ve ortada kardeş kıskançlığı belli eden göstergeler varsa vakit kaybetmeden harekete geçmelidir. Peki, neden bu durumlar ortaya çıkar?
Kardeş kıskançlığının nedenleri
Kardeş kıskançlığının nedenleri oldukça çeşitli olabilir ve her çocuk için farklı faktörler etkili olabilir. Kardeş kıskançlığının en yaygın nedenleri olarak şunlar gösterilebilir:
- Anne-babaların veya diğer aile büyüklerinin büyük çocuğu, küçük çocuğun ortamından uzaklaştırmaya çalışması (Örneğin, küçük yaşta bir çocuksa büyük olan, kardeşi olduğunda hemen okula yazdırılması, küçük çocuğu sevmek veya kucağa almak için diğer çocuğu ortamdan uzaklaştırmak gibi),
- Hem anne-babanın hem de diğer aile büyüklerinin tüm ilgi ve dikkatinin yeni doğan çocuğa verilmesi,
- Çocukların kardeşlerinin doğması ile kendilerinin daha az sevildiğini hissetmesi ve kendi değerlerini yitirdiklerini düşünmeleri,
- Yeni bir kardeşin dünyaya gelişiyle aile içi rutinlerin değişime uğraması, çocukların düzenli alışkanlıklarının bozulması ve bu duruma uyum sağlamakta güçlük yaşamaları,
- Rekabetçi bir ortamın oluşması (Aile bireylerinin kardeşleri birbiriyle kıyaslamaya başlamaları)
- Anne-babanın yeni doğan kardeş ile ilgilenirken, diğer çocuklarına yeterince odaklanamamaları ve onlara zaman ayırmamaları veya
- Ebeveynlerin çocukların kıskançlık duygularını ciddiye almaması veya onları suçlaması, duygusal tepkilerine negatif bir tutumla yaklaşmaları kardeşler arasında kıskançlık duygularını artırabilir.
Kardeş kıskançlığını önlemenin yolları
Kardeş kıskançlığının şiddeti ve süresi, çocuktan çocuğa farklılık gösterebilir. Kimi çocuklar bu duyguyu hızla aşabilirken, kimileri için daha uzun süreli bir sorun haline gelebilir. Ebeveynlerin, bu durumu anlamak ve çocuklarına destek olmak için duyarlı olmaları ve ekstra dikkat göstermeleri gerekir. Kardeş kıskançlığının üstesinden gelmede, iletişim, anlayış, sabır ve denge en önemli rollere sahiptir. Çoğu zaman doğal ve kaçınılmaz bir tepki olsa da tüm aile üyeleri için en uygun ortamı sağlamak ve aile içindeki ilişkilerde dengeyi kurmak mümkündür. İlk yapılması gereken durumun farkına varmak ve gerçekliği reddetmemektir.
Çoğu anne-baba büyük çocuklarına bu durumu konduramayabilir ve kardeşini kıskandığına inanmak istemeyebilir, ancak kardeş kıskançlığı pek çok ailede yaygındır ve durumu reddetmek yalnızca dengelerin yeniden inşa edilme süresini uzatır. Bu yüzden önce kabullenmenizde ve vakit kaybetmeden harekete geçmenizde fayda var. Bunun yanı sıra şu adımları da uygulamaya özen gösterebilirsiniz:
- Açık iletişim kurun. Çocuğunuzun duygularını açıkça ifade edebilmesi için teşvik edici bir ortam oluşturun. Ve onu yargılamamaya dikkat edin. Çocukların yeni kardeşin gelişi hakkındaki düşüncelerini sormak ve onları dinlemek, onların duygusal açıdan daha hazır hissetmelerini sağlayabilir. Öte yandan onu anladığınızı, hissettiklerinin aslında çok doğal duygular olduğunu da anlatmaya çalışın.
- Aile kavramını pekiştirin. Ailenize yeni birinin katılmış olmasının güzel yanlarını çocuğunuzla paylaşın. Kardeş ilişkilerinin aslında ne kadar önemli olduğu ve büyüdüğünde birlikte neler yapabileceklerini anlatın. Bu noktada siz veya partneriniz kardeş sahibiyseniz kendi kardeşlik ilişkilerinizden heyecanlı örnekler verin, ona güzel bir rol model olarak yanında durduğunuzu hissettirin.
- Adil davranmaya gayret edin. Evet, bir bebeğin dünyaya gelişiyle tüm düzeniniz değişebilir ve yeni doğanın ihtiyaçlarını karşılamak fazlaca zamanınızı alabilir. Ancak, bu konuda hem partnerinizle hem de aile büyüklerinizle iş birliği yapmak hem sizin hem de büyük çocuğunuzun yararına olacaktır. Böylelikle ona da yeterince zaman ayırabilir, kendini kardeşinden sanki daha az değerliymiş gibi hissetmesine engel olabilirsiniz.
- Baş başa zamanlar yaratın. Şunu unutmayın; düne kadar tüm ilgiyi, sevgiyi üzerinde hisseden bir çocuğun bir günde onun olan, ona sunulan her şeyi paylaşmasını beklemek doğru değil. O yüzden onunla özel zamanlarınızı korumaya da özen gösterin ve sizinle olan birlikteliğinin yeni kardeşinin gelişiyle aslında tehlikeye girmediğini ona hissettirin.
- Sorular sorun. Kıskançlık duygusunu kabul etmek ve anlamak, çocuğun kendini daha iyi ifade etmesine yardımcı olabilir. Bu nedenle doğru sorular yönlendirmeye çalışın. Örneğin, “Anlıyorum ki yeni kardeşinle ilgili bazı duygusal zorluklar yaşıyorsun. Sana nasıl yardımcı olabiliriz?” gibi bir yaklaşım, çocuğunuzu duygularını ifade etmeye teşvik edebilir.
Kardeş kıskançlığı, ebeveynlerin anlayışı, sabrı ve yönlendirmesiyle olumlu bir şekilde yönetilebilir. Her çocuğun farklı olduğunu unutmadan, duygusal ihtiyaçlara önem vermek ve çocukları desteklemek, sağlıklı bir kardeş ilişkisinin gelişmesine yardımcı olabilir.
İlginizi çekebilir: Erken yaşta yabancı dil eğitimi: Çocukların dil öğrenme sürecini destekleyecek ipuçları