X

Kardeş çatışmaları: Ebeveynler nasıl davranmalı?

Kardeş çatışmaları ve rekabeti dünyanın her yerinde yaşanan evrensel bir durumdur. Bu süreç, son derece normal ve sağlıklıdır. Kardeşler arası çatışma; bireyin kişilik gelişimini, sorun çözme, zor bireyle baş etme, rekabeti yönetme, ötekinin fikirlerine saygı gösterme, uzlaşma ve anlaşma becerilerini geliştirmesine imkan sağlamaktadır.

Kardeş rekabetini ve kardeşler arası çatışmaları, taraf olmadan, sağlıklı bir şekilde, kapsayıcı ebeveyn rolünde yönetmek mümkündür.

  • Öncelikle kardeşin doğacağı haberini ve doğum süreciyle ilgili tüm bilgileri, bebek doğmadan önce büyük çocukla paylaşılmak önemlidir. (Bir önceki yazıda bu konunun detayını bulabilirsiniz.)
  • Kardeş doğumundan sonra her iki çocukla da diğer kardeş olmadan bireysel programlar yapmaya özen gösterilmelidir; anne-oğul süpermarkete gitmek, baba-oğul araba yıkamak gibi.
  • Kardeşler arasında zaman zaman yaşanan kıskançlığın normal bir duygu olduğunu önce ebeveynler kavramalıdır. Bu duygulardan dolayı hem büyüğü hem de küçüğü rencide etmek olumsuz sonuçlar doğurur.
  • Ebeveynler, kardeşleri birbirlerinin arkadaşı yapmak için çaba gösterebilirler. Tüm kardeşlerin birlikte yapabileceği etkinliklere ve oyunlara yönlendirmek, ortak bir hedef sunmak buna imkan sağlayacaktır.
  • Ailece birlikte etkinlik yapmak, oyun oynamak, seyahat etmek önemlidir. Birlikte oynanan kutu oyunları, geziler, maça gitmeler arttıkça, paylaşım ve bağ da artacaktır.
  • Kardeşler kıyaslanmamalıdır ve aile bir çocuğun diğerine üstün olduğu bir alan fark ediyorsa, bu özellikler ifade edilmemelidir.
  • Ebeveynler kardeşler arası çatışmalarda taraf olmaktan kaçınmalıdır. Sorunları, çocukların aralarında çözmelerine fırsat vermeli, eğer çözmekte güçlük yaşıyorlarsa ancak o zaman müdahil olunmalıdır.
  • Tartışmaları kimin başlattığı önemli değildir. Tartışma için en az iki kişi gerekir. Dolayısıyla kimin başlattığını sorgulamak, ebeveyni bir yere götürmeyecektir. Çocukların hislerini, duygularını ve düşüncelerini ifade etmelerine imkan sağlamak, sorunun çözülmesine ve tekrar etmemesine imkan sağlayacaktır.
  • Hiçbir çocuğa ayrıcalık tanınmamalıdır. Büyüğe büyük, küçüğe küçük olduğu için tanınan imtiyazlar, çocuklardaki adalet duygusunu sarsmaktadır.
  • Mizahtan yararlanmak önemlidir. Kardeşlik, rekabet, çatışma, kıskançlık, öfke gibi durumları içeren karikatür, anı, bulmaca, fıkralardan bahsetmek keyiflidir ve verilmek istenen mesajı dolaylı şekilde vermeye imkan sağlar.
  • Çocuklara zaman zaman durum örnekleri verip, ‘Bu resimde ne olmuş?’, ‘Sence neden olmuş?’, ‘Ne yapmak gerekir?’, ‘Sen olsaydın ne yapardın?’ gibi sorular sormak önemlidir. Böylece, çocukların olayları algılayışları, yorumlayışları ve tepkilerini gözlemleme şansı elde edilebilir. Öte yandan alternatif fikirleri duyan çocuk, durumlara farklı perspektiflerden de yaklaşabileceğin öğrenebilecektir.
  • Tüm çocukları dinlemek ve anlamaya çalışmak önemlidir.
Tüm çocukları dinlemek ve anlamaya çalışmak önemlidir.
  • Bir çocuğu eşyasını diğer çocuğa verecekseniz, gerekçenizi anlatmak ve çocuğun rızasını almak önemlidir.
  • Hiçbir şeyin, sizin, çocuğunuza olan sevginizi değiştirmeyeceğinin altını çizmek etkilidir.
  • Dışsallaştırma tekniklerini kullanmayı deneyebilirsiniz. Çocuğu ve sorunu birbirinden ayırarak işe başlayabilirsiniz. Örneğin; kardeşine sürekli olumsuz cümleler kuran çocuğa ‘Bu davranışa isim versen adı ne olurdu?’, ‘Bu davranış ne zamanlar oluyor?’, ‘Bu davranış sana ne söylüyor?’, ‘Bu davranışı nasıl gönderebilirsin? Neye ihtiyacın var?’ gibi.
  • Çocukların duygularını yalnızca konuşarak değil, yazarak, çizerek, dans ederek, üreterek ifade etmelerine imkan sağlamak önemlidir.
  • Çocuklara kendi duygu durumlarını kontrol edebilecekleri teknikler öğretin. Öfkelenince 10’a kadar saymak, güvenli bir yer hayal etmesini istemek gibi.
  • Yaşanan tartışmaların altında nelerin yatabileceğini araştırın.
  • Her şey eşit olacak gibi bir kaide yoktur. Önemli olan çocukların ihtiyaçlarına yanıt verebilmektir.
  • Ebeveynler kendi davranışlarını gözden geçirebilmelidir. Ebeveynlerin eşiyle, komşusuyla, akrabalarıyla nasıl iletişim kurduğu çocuk için model teşkil etmektedir.
  • Ara sıra ailece bir araya gelip psikodrama etkinlikleri yapılabilir. Bir kişinin ortada oturması ve aile üyelerinin ortadaki kişiyle ilgili, yalnızca, olumlu geri bildirimler vermesi gibi. Bu etkinlikler, gergin ev ortamının yumuşamasına, aile üyelerinin, başkalarının gözünde kendilerinin olumlu yanlarını keşfetmelerine imkan sağlar.
  • Tüm çocuklardan, birbirlerinin süreçleri hakkında destek almak, kaynaşmayı sağlayacaktır. Örneğin; puzzle yaparken zorlanan küçük çocuğa, yardım etmesi için ağabeyi yönlendirilebilir. Öte yandan ne giyeceğini bir türlü karar veremeyen ablaya, küçük kardeşi seçimi konusunda destek verebilir.
  • Çocukların kendilerine ait olan eşyalara sahip çıkması normaldir. Paylaşmayı öğretmek için çocuğa henüz paylaşmaya hazır olmadığı eşyası konusunda ısrar edilmemelidir. ‘Bu kardeşinin oyuncağı, oyunu bittiğinde ve sana vermeye hazır olduğunda verebilir’ demeniz yeterlidir.
  • Kardeşler arasında takım ruhu oluşturmak önemlidir.
  • Paylaşılamayan eşyalarda yazı-tura, kura gibi yöntemlere başvurulabilir. ‘5 dakika sen oyna, 5 dakika sonra sen oyna’ gibi sıralama teknikleri kullanılabilir.
  • Ebeveynler, kendi kardeşleriyle olan ilişkilerinde, çocuklarına model olabilir. Aile ortamına dayı, amca, teyze ve halanın dahil oluşu bu süreci olumlu etkileyecektir.
  • Ebeveynler, küçükken kendi kardeşleriyle yaşadıkları sorunları, nasıl çözdüklerine odaklanarak anlatabilir.
  • Kardeşlikle ilgili hikayeler ve öyküler çocuklara okunabilir veya çocuklar kendileri okuyabilir.
  • Kardeşleri olan diğer çocuklarla program yapılabilir. Böylece çocuklar, yaşadıkları kaygı, korku, öfke, kıskançlık gibi duyguların pek çok kişi tarafından yaşandığını ve bunun normal olduğunu gözlemleme fırsatı elde edecektir.
Kardeşler arası çatışmalar alevlendiğinde, ebeveynlerin kardeşlerin yatışmasını beklemelerinde fayda vardır.
  • Çatışmaların çok alevlendiği ve ebeveynin müdahale etmesi gereken durumlarda, tüm çocukları yatışmasını ve sakinleşmesini beklemekte fayda vardır. Kriz durumu yatıştığında konuşmak çok daha yapıcı olacaktır.
  • Demokratik bir ev ortamı yaratmak önemlidir. Herkesin aynı düşünemeyeceğini anlatmak, farklılıkları hoşgörüyle karşılamanın mümkün olduğu bir iletişim ortamı yaratmak önemlidir.
  • Ailede herkesi ilgilendiren kararlar alırken, tüm aile meclisini toplamak ve çocukların da fikirlerini almak önemlidir.
  • Kimi zaman aile toplantıları yapıp evdeki kurallar ve sınırlar hakkında konuşabilmek etkilidir. Herkesin kendisini ifade edebilmesine olanak sağlamak önemlidir.
  • Evin temel kurallarını belirlemek önemlidir. Bağırmak, isim takmak, kapıyı vurmak gibi davranışların nasıl karşılandığını, aile bireylerinin bu davranışlar olduğunda nasıl hissedebildiğini, aile meclisinde konuşabiliyor olmak önemlidir.
  • Çocuklarla bire bir vakit geçirmenin yanı sıra, çocuğun kendisine ait arkadaş ortamına kardeşsiz de gidebildiği zamanlar yaratabilmek önemlidir. Örneğin; Ayşe 1 sene de 5 arkadaşının doğum günü partisine gidiyorsa, bunun 2-3 tanesinin kardeşinin katılmadığı etkinlikler olabilmesi önemlidir. Bu, hem çocuğun bağımsızlaşmasına hem de bireysel kimliğini ortaya koyabilmesine imkan sağlar.
  • Kriz olmayan bir anda muhtemel bir kriz durumu için özel bir kelime belirlenebilir. Bir tartışma anında ebeveyn ‘1-2-3’ diye saymaya başlayıp özel kelimeyi söylediğinde çocuklar tartışmanın donması gerektiğini anımsayabilir.
Her şeye rağmen paylaşma konusunda problem yaşanıyorsa, paylaşılamayan nesne bir süreliğine ortadan kaldırılabilir.
  • Tüm denenenlere rağmen paylaşmak konusunda sorun yaşanıyorsa, paylaşılamayan nesne bir süreliğine ortadan kaldırılabilir.
  • Çocukların mizaçlarına ve genel süreçlerine göre aynı okula mı, farklı okula mı gitmeleri gerektiğine karar vermek önemlidir.
  • Ebeveynlerin, her çocuğun biricik olduğunu ve sevildiğini hissettirebilmesi önemlidir.
  • Bir şeyin yönetimi konusunda sorun yaşanıyorsa planlama yapılmalıdır. Örneğin; televizyonda hangi kanalın izleneceği konusunda sıkıntı yaşanıyorsa, haftanın günlerini planlamak önemlidir. Pazartesi-Çarşamba Zeynep’in, Salı-Perşembe Ozan’ın kumanda günleri olması gibi.
  • Kardeş tartışmalarında, ebeveyn olarak nasıl tepkiler verildiğini gözden geçirmek, nelerin işe yaradığını, nelerin işe yaramadığını belirlemek etkili olacaktır.
  • Ebeveynler, kendi çocukluk deneyimlerini gözden geçirip, tıkandıkları noktaları, kendi aile dinamiklerini, mevcut ailelerine nasıl ve ne oranda taşıdıklarını gözden geçirmelidir. Kalıtım ve kuşaklar arası aktarımın gücü unutulmamalıdır.
  • Bazı ailelerde kardeş tartışmaları büyük kavgalara dönüşebilmekte, bu süreçler çocukların ve ebeveynlerin duygusal ve ruhsal süreçlerini, günlük işlevselliklerini olumsuz etkileyebilmektedir. Böyle durumlarda uzman desteği almak, aile terapisine başvurmak önemlidir.

Kaynaklar

Beyond Sibling Rivalry: How To Help Your Children Become Cooperative, Caring and Compassionate, Peter Goldenthal.

Siblings Without Rivalry, Adele Faber, Elaine Mazlish.

Uzman Klinik Psikolog İrem Alişanoğlu Polat: Uzman Klinik Psikolog İrem Alişanoğlu Polat, İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji & Uluslararası İlişkiler bölümlerinden çift ana dal dereceleriyle mezun olmuştur. İngiltere’de University of Westminser’da Örgütsel Psikoloji alanında yüksek lisansını tamamlamıştır ve akabinde İstanbul Bilgi Üniversitesi Klinik Psikoloji (çift ve aile terapisi alt dalı) programında ikinci yüksek lisans programından mezun olmuştur. Çocuklarla, gençlerle, yetişkinlerle, ailelerle ve çiftlerle psikoterapi yapmaktadır. Çalışmalarında; sistemik, EMDR, şema, bilişsel davranışçı terapi, oyun terapisi, çözüm odaklı terapi yöntemlerini kullanmaktadır.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale