X

Kaos ve uyum: Hikaye “sende” başlıyor, “sende” bitiyor

Hayat çoğu kişi için bir karmaşa. Ne kadar öngörmeye ve ona göre yaşamaya çalışsa da insan, pek de işe yaramaz bu düşünce biçimi. Yaşamın ön görülemez ve kaotik bir örgüsü mevcuttur. Hem bireysel hem de kolektif olarak yarattığımız düğümlerden dolayı, bunların çözümü bazen başka düğümlere götürmektedir. Peki bu kadar kaotik ve öngörülemez yaşamda yapabileceğimiz bir şeyler yok mu?

Gel hikayeye senden başlayalım. Şu an olduğun halde nasıl bir insansın? Bu soruyu biraz düşün ama lütfen bu sırada kendini yargılama. Olduğun hali olumlu ya da olumsuz demeden tüm çıplaklığıyla görmeye çalış. Olduğun kişiliği gözlerini kapatıp fark et. Nasıl düşünüyor ve davranıyorsun? Sana “Kendini tarif et” desem kendin hakkında hangi kelimeleri kullanırsın? Bir de kendine etrafındaki kişilerin gözünden bir bak. Seni acaba nasıl bir insan olarak tanımlıyorlar? (Lütfen bu soruları içtenlikle yanıtla, hatta dilersen bunları yazabilirsin.)

Hikayenin sen kısmını cevapladığımıza göre ilk paragraftaki sorumuzun cevabına gelelim. Bu kaotik ve öngörülmez yaşamda yapabileceğin en önemli ilk şey her an bir gözlemci halinde olmaya çalışarak, kendi düşünce ve davranışlarının ve etrafında sürekli değişen AKIŞ’ın farkında olabilmek. Hayat bir UYUM sanatı ise, sanatçının uyum adına her an uyanık olabilmesi gerekiyor. Hem kendi hem de çevresi hakkında. Gel şu FARKINDA OLMA durumunu da biraz açalım.

“Farkındalık” İngilizcede “awareness”, yani “uyanıklık” olarak geçen bu terim sadece AN ile ilgilenir. AN’da olanları gözlemleyerek, yorum katmadan olduğu gibi ANlayabilme sanatı diyebiliriz. Peki bu dediğimiz mümkün mü? Yani bir insanın her AN’ını bilerek geçirmesi. Evet, mümkün, ama bunun için belki yıllarca süren disiplinli bir çalışma gerekmektedir. Bunun için birçok meditasyon ve başka teknik çalışmalar mevcuttur. (Merak etme hiç kimsenin farkındalığı 0 düzeyde değildir, ama her AN olacak şekilde hayatına yaymak istersen üzerinde çalışman gerekir.)

İlk adımı tamamladık. Belki her AN değil ama artık günün olabildiğince çok AN’ında daha farkında bir yaşama geçebildin. Peki sonra ne olacak? Sadece fark etmek yeterli mi?

İkinci adıma geçebiliriz artık. Fark etmek çok önemli ve değerli bir halken, bunu KABUL’ün takip etmesi seni daha rahat ve uyumlu kılar. Kabul sözcüğü kulağa basit ve uygulanması çok rahat gelirken, uygulamada kabul etmek biraz psikolojik esneklik ve yargısızlık tutumu gerektirir.

Kabul etmek sözlükte “bir şeyi isteyerek ya da istemeyerek uygun bulmak, bir şeye rıza göstermek, razı olmak” anlamına gelmektedir. Yani o konuda gördüğün şey senin düşünce sistematiğine uymasa bile onun o şekilde olduğunu onaylamaktır. Şimdi yazının başlangıcındaki kendin hakkındaki cevaplarına dön bir bak. Kendinin olduğu hal ile ilgili ne kadar şeyi olduğu gibi kabul edebiliyorsun? Örneğin sürekli içinde durduramadığı bir yeme arzusu hisseden ve dengesiz beslenen bir insan düşün ve bu kişinin bedeninde fazla kilolar mevcut. Ama bu kişi, yaptığı egzersiz ve diyetlere rağmen bu kiloları veremediğinden yakınıyor.

Oysaki belki de kabul edemediği şey yemeğe olan düşkünlüğü ve bu konuda düzenli bir şekilde sürdürme yeteneğinin olmaması. Kendini diyet konusunda çok disiplinli olarak düşünürken, uygulamada yaptığı şeylerin çok farklı olması. Bunları küçük, önemsiz bir kaçamak olarak değerlendirip aslında bunları neredeyse her gün yapması. İşte insanın yaşadığı en büyük çıkmazlardan birisi; olduğunu düşündüğü kişi ile olduğu kişinin uyuşmaması. Kendi hakkındaki düşünceleri o kadar kusursuz ki, kendinde bir kusur bulamıyor. Oysa ortada kusur ya da kusursuzluk yok. Sadece düşünceler ve eylemlerle olduğu bir HAL var. Hepimizin bir OLUŞ HAL’i var ve bu şekilde bir kişilik sergiliyoruz.

Şimdi yazının en başına dönelim: “KAOS.” Yaşamın kaotik bir örgüsü olduğunu hatırlarsak aslında o kaos insanın zihninin içinde. Kendini fark edemediği ve olduğu gibi kabul edemediği için. Sürekli kendinin bir halde olduğunu düşünürken, düşündüğü ile davranışı farkındalığın olmadığı anlarda çelişiyor. Ya da davranışlarını öyle olmadığı halde öyle görüyor. Kendine bile itiraf etmekten çekiniyor. Bu da kendi hayatında karmaşaya sebep oluyor. Karmaşayı çözmek için yapman gerekenler belli; fark et ve kabul et. Kabul ettiğin her OLUŞ hali, başka bir OLUŞ haline gebedir. Çünkü görmediğin ve anlamadığın bir şey üzerinde çalışamazsın. Görülen her şey zihin için üzerinde çalışılması gereken yeni bir konudur.

Yaşam bir UYUM SANATI, sen ise bu sanatın sanatçısı. Kendi sanatını ortaya koymak için çıkar gözündeki bağı ve başla kendi hayatının yaratımına.

(Aşağıya dinlemek isteyenler için yargısızlık üzerine bir sohbet ve uygulamak isteyeneler için farkındalık düzeyini artırması adına bir meditasyon bırakıyorum.)

Sevgilerimle…

İlginizi çekebilir: Eksiklik ve yetersizliklerinle birlikte hareket edebilirsin

 

Burak Ayhan: 1987 yılında, Akdeniz'in sıcakkanlı şehri Mersinde gözlerini dünyaya açan Burak, kendi kişisel öyküsüne başlamış. Herkes gibi kendi öyküsünün kahramanı olan bu şahıs, üniversitede tıp okumayı seçerek etrafındaki kişilere şifa vermeye niyetlenmiş. Sonrasında Radyoloji dalında uzmanlaşarak yolculuğuna devam etmiş. Fakat bu süreçlerde içinde hep bir şeylerin eksik olduğu duygusunu taşıyan kahramanımız, çeşitli kişisel gelişim seminerlerine, ruhsal öğreti danışmanlıklarına katılmış ve bu alanlarda bilgi sahibi olabileceği araştırmalar yapmış. Ta ki bir gün bütün öğretilerin dediği gibi "KENDİNİ BİL, KENDİNİ TANI" ifadesini uygulamaya ve gerçekten sadece kendi içine yönelmeye karar verip, meditasyon yapmaya başlayana kadar. Meditasyon yapmaya başlayıp kendini anlamaya ve tanımaya başladıkça, onun için süreç hızlanmış, işinin onu ifade etmediğine karar vererek işini bırakmış ve bir süre sonra da yolunu aydınlatan öğretmeni ile tanışıp YOGA yapmaya başlamış. Artık kendisi Yoga yolunda kendine giden bir yolcu. Bu yolda bir yandan öğretmeye devam ederken kendisi de bir yandan öğrenmeye, kendini keşfetmeye devam ediyor. İnsanlara artık bu yolla şifa vermeye ve aslında insanların kendi şifalarını bulmalarına destek oluyor.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale