X

Kan şekerini hızlıca düşürmenin yolları

Yüksek kan şekeri düzeyleri hiperglisemi veya yüksek kan glukozu olarak bilinir. Bunun sonucunda insülin düzeyleri düşük olduğunda diyabetik ketoasidozis (DKA) ortaya çıkabilir ve bu durum özellikle tip-1 diyabet hastalarında ortaya çıkar.

DKA tıbbi bir aciliyettir ve belirtileri şöyledir:

  • nefes darlığı
  • nefesin meyvemsi kokması
  • bulantı ve kusma
  • ağız kuruluğu

Eğer ne yapacağınızı bilmiyorsanız, insülin uygulaması için doktorunuza ulaşın ve ne zaman acile gitmeniz gerektiği konusunda tavsiye alın.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Kan şekerini hızlıca düşürmenin yolları

Hemen müdahale edildiğinde kan şekeri düzeylerini düşürebilirsiniz ve DKA gibi komplikasyonları önleyebilirsiniz.

Bazı kaynaklarda su içmek veya yüksek proteinli atıştırmalık tüketmenin kan şekerini hızlıca düşürebildiği belirtiliyor ancak bunları destekleyecek yeterince çalışma bulunmuyor.

Eğer kan şekeriniz yükseldiyse ve hızlıca düşürmeniz gerekiyorsa aşağıdaki yöntemleri deneyin.

1. İnsülini önerildiği şekilde alın

Yüksek kan şeker, bedende çok az insülin olduğunda veya beden insülini düzgün kullanamadığında ortaya çıkar. İnsülin uygulaması kan şekerini tekrar düşürebilir. Şekeriniz yükseldiğinde ne kadar insülin iğnesi yapmanız gerektiği konusunda doktorunuza danışın. Ancak insülin aldıktan en az 30 dakika sonra kan şekerinizi kontrol etmeniz gerekiyor. Böylece düştüğünden emin olabilirsiniz ve fazlaca düşerse de görebilirsiniz. Bu durumda hipoglisemiyi önlemek için en az 3 saat boyunca daha fazla insülin almamanız gerekir.

2. Spor yapın

Spor kan şekerini düşürmenin hızlı ve etkili bir yoludur. Spor kan şekerini 24 saat veya daha uzun süre düşürebilir. Çünkü bedeninizi insüline karşı daha hassas hale getirir. Fiziksel aktivite bedenin enerji için daha fazla glukoz talep etmesine yol açar. Bunun sonucunda hücreler kaslara glukoz taşırlar ve kan şekeri genelde düşer. Ancak kan şekeriniz 240 mg/dL düzeyinden yüksekse, keton varlığı için idrarınıza bakılmalı. Eğer ketonlar mevcutsa, spor yapmayın. Çünkü bu durum kan şekerinizi daha da yükseltebilir. Spor gün içerisinde kan şekerini düşürmenin etkili bir yolu da olsa, özellikle ani ve yoğun aktiviteler gibi bazı egzersizler kan şekerini geçici olarak arttırabilirler. Çünkü zorlu aktiviteler bedenin stres tepkisini tetiklerler ve bu da kaslara güç vermek için glukagon salınmasına sebep olur.

Ne zaman doktora ulaşmalı?

Araştırmalara göre 300 mg/dL düzeyinin üstündeki kan şekeri tehlikeli olabilir. Bu nedenle iki defa arka arkaya 300 mg/dL gördüyseniz doktorunuza ulaşmanız gerekir. Devamlı yüksek kan şekeriniz varsa bunun belirtileri şöyle olacaktır:

  • Devamlı yüksek ölçüm elde etmek
  • Sık idrara çıkmak
  • Susuzlukta artış
  • İdrarda yüksek düzeyde şeker

Ne zaman acile gitmeli?

Yüksek kan şekeri endişe verici olabilir çünkü bedeniniz kandaki glukoz yerine yağlardan enerji elde etmeye başlar. Bu da DKA’ya sebep olur ve tıbbi bir aciliyettir. Tedavi edilmezse ölümcül olabilir.

Acile gitmenizi gerektirecek bazı işaretler şöyle:

  • İdrarda ketonlar
  • Kafa karışıklığı
  • Bulantılar
  • Nefes darlığı
  • Mide ağrısı
  • Kusma
  • Meyve kokulu nefes

DKA tip-1 diyabetin ciddi bir komplikasyonudur. Nadir olsa da tip-2 diyabete sahip olanlarda da görülebilir.

Yüksek kan şekerinin komplikasyonları

Kan şekerinizi kontrol etmek ve sonrasında yüksek şekeri erkenden tedavi etmek komplikasyonları önlemeye yardımcı olacaktır. Kan şekeri devamlı yüksek kalırsa ve tedavi edilmezse sağlık sorunları oluşmaya başlar.

Bu komplikasyonlardan bazıları şöyle:

  • Sinir hasarı, el ve ayaklardaki hisleri etkileyebilir
  • Gözdeki kan damarlarının hasar görmesi
  • Böbrek problemleri riskinde artış
  • Kalp problemleri riskinde artış

Kan şekerini hedef düzeylerde tutmak için adım atmak, bu komplikasyonların ortaya çıkma ihtimalini azaltacaktır.

Diyabetle sağlıklı yaşamak için ipuçları

Pek çok insan kan şekeri düzeylerini çok yükseltmeden diyabetini kontrol etmeyi başarır. Aşağıdaki ipuçları yardımcı olabilirler:

  • Bol su içmek
  • Tedavi sürecini bozmamak
  • Dengeli beslenme
  • Düzenli spor
  • Stresi azaltmak
  • Düzenli uyku uyumak
  • Normal bir kilo düzeyinde olmak

Hiperglisemi hakkında sık sorulan sorular

Hiperglisemi nasıl tersine çevrilir?

Tip-2 diyabet ile bağlantılı yüksek şeker kronik bir hastalıktır ve bu nedenle tedaviden ziyade baskılanır.

Eğer kan şekeri düzeyleri en az 3 ay boyunca glukozu düşüren ilaçlar kullanılmadan doğru düzeyde kalırsa doktorlar onun baskılandığını belirtiyorlar.

Bu nedenle tedavi konusunda doktorunuza danışmanız uygun olur.

Şekeri yüksek olan birisine şeker verilmeli mi?

Şekeri olan birisine şeker vermek hastalığı hemen daha kötü hale getirmeyecektir. Ancak yapılacak en iyi şey insülin alarak düzeyleri düşürmektir. Doktorunuz insülin miktarı konusunda bilgi verecektir.

Ayrıca insülin aldıktan 30 dakika sonra şekeri tekrar ölçmek iyi bir fikirdir çünkü çok fazla düşmesi de istenmez.

Yüksek şekeri doğal yoldan düşürebilir miyim?

Kan şekerinin yüksek düzeyde olması ya bedenin yeterince insülin üretmemesinden ya da insülini düzgün kullanmamasından kaynaklanır. Aşağıda doğal şekilde düşürmeyi sağlayacak bazı yaşam tarzı stratejileri var:

  • Düzenli spor: Düzenli spor bedenin insülin hassasiyetini artırır ve hücreleriniz kandaki şekeri daha iyi kullanırlar.
  • Karbonhidrat alımını kontrol altında tutmak: Düşük karbonhidratlı beslenme şekerin fırlamasına engel olur.
  • Lif tüketmek: Lifler bedenin karbonhidrat ve şekerleri emilimini yavaşlatır.
  • Su içmek: Su fazla şekerin böbreklerden atılmasına yardımcı olur.
  • Stres yönetimi: Stres kan şekeri düzeylerinizi etkileyebilir. Yoga, meditasyon ve diğer rahatlama teknikleri fayda sağlayabilirler.
  • Yeterince uyumak: Uykusuzluk iştahı ve kortizol düzeylerini etkiler ve bu da kilo alımına sebep olur.

Kan şekerim 250 ise ne yapmalıyım?

Eğer kan şekeriniz 250 mg/dL ise, idrardaki ketonlara bakılmalı. Eczanelerde bu konuda satılan reçetesiz testler mevcutlar. Kusma ve aşırı susuzluk gibi yüksek kan şekeri belirtileri yaşıyorsanız hemen acile gidin.

Sonuç olarak insülin almak ve spor yapmak kan şekeri düzeylerini hemen indirmenin en iyi yoludur. Ancak idrarda ketonlar varsa ve belirtiler aşırı yüksek kan şekerine işaret ediyorlarsa, ilk adım acile gitmektir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Kaynak: healthline

İlginizi çekebilir: Uykusuz gecelerin sebebi kan şekeri dengesizliği olabilir mi?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale