X

Uyanır uyanmaz kahve içenlere: Kahve dokunursa ne yapmalı?

Sabah kahvesinden asla vazgeçemem diyenlerin aklındaki ortak soru: Kahve dokunursa ne yapmalı?

Çoğu insan için sabahları yataktan kalkar kalmaz taze kahve yapmak kadar güzel bir şey yoktur. Eğer siz de bu gruba dahilseniz, yalnız olmadığınızı bilin. İstatistikler, her dört kişiden birinin bu alışkanlığa sahip olduğunu söylüyor! Buna karşılık; kahveyle uyanmanın keyfi paha biçilemez olsa da bu alışkanlık uzun vadede hazımsızlık, mide ekşimesi veya huzursuz bağırsak sendromu benzeri semptomlara yol açabilir. Peki ama sabahları kahve içmek neden mideyi rahatsız eder? Veya rahatsız edici belirtiler olmadan bu sevilen içeceğin tadını çıkarmak için neler yapılabilir?

Kahvenin yararları ve zararları

Kahve, dünyanın en sevilen içeceklerinden biri olsa da, her gün kahve içmenin bazı artıları ve eksileri var. Dilerseniz önce artılarından bahsedelim:

Kahvenin yararları

  • Kahve, yüksek antioksidan içeriğe sahiptir. Araştırmalara göre, kahve kritik hücresel molekülleri (DNA, proteinler ve lipitler) oksidatif hasardan koruyarak antikanser aktiviteler uygulayan klorojenik asit ve ferulik asit gibi belirli polifenoller içerir.
  • Kahve, bağırsak hareketlerini artırır. Söz konusu bağırsak sağlığı olduğunda, özellikle kabızlıkla mücadele ediyorsanız, kahve tüketimi düzenli bağırsak hareketlerine yardımcı olabilir. Çünkü kahve kolon aktivitesini artırır ve kolondaki kasılmaları tetikleyerek tuvalete çıkmayı sağlayabilir (*).
  • Kahve, uyanıklığı ve motivasyonu artıran norepinefrin ve dopamini artırmak için merkezi sinir sistemi üzerinde uyarıcı bir etkisi olan kafein içerir. Kafein ayrıca yorgunluğa neden olan beyin kimyasalı adenosinin etkilerini de bloke eder.
  • Bazı araştırmalar, düzenli kahve tüketiminin tip 2 diyabet, Parkinson hastalığı ve potansiyel olarak Alzheimer hastalığı riskini azaltabileceğini gösteriyor.
  • Kahvenin çok sayıda karaciğer koruyucu özelliği vardır. Düzenli olarak orta miktarda kahve içmenin karaciğer kanseri ve hepatit C gibi karaciğer rahatsızlıklarıyla savaşmaya yardımcı olabileceği düşünülüyor.
  • Yine kahvedeki kafein, beyindeki dopamini de yükselterek ruh hali ve mutluluğu artırmaya yardımcı olur.

Kahvenin zararları

  • Gastroözofageal reflü hastalığı, asidin mideden yemek borusuna tekrar tekrar geldiği, göğüste ve boğazda rahatsız edici bir yanma hissine yol açtığı bir durumdur. Eğer özellikle böyle bir teşhisiniz varsa, sabah kahvesi reflünüzü tetikleyebilir. Bunun nedeni, kahvenin, kafein ve katekoller dahil olmak üzere, bağırsakta asit salgılanmasını uyarabilen bileşikler içermesidir (*).
  • Kafein bir ilaçtır ve sonuç olarak vücudunuz ona bağımlı hale gelebilir. Bu gerçekleştiğinde ise kafein çekilmesi yaşayabilirsiniz. Bu da şiddetli baş ağrılarına, mide bulantısına ve kabızlığa neden olabilir.
  • Aşırı kahve tüketimi (örneğin günde 3-5 bardaktan fazla) uyku düzeninizi bozabilir. Kaliteli uykunun genel sağlığınız için son derece önemli olduğu düşünüldüğünde, kahve tüketiminin sınırlandırılması gerektiğinden söz edilebilir.
  • Yine çok fazla kahve tüketmek, artan endişe ve sinirlilik gibi rahatsız edici yan etkiler yaratabilir. Kalp atış hızının, kan basıncının ve stres hormonlarının artmasına neden olabilir; bunların tümü, kaygı duygularını artıracak belirtilerdir.
  • Bazı kahve çeşitleri, ilave şeker içerebilir. Diyet kaygısı yaratan kahvenin kendisi değil, tadını geliştirmek için eklenen yaygın bileşenlerdir. Bu bileşenlerden biri, şekerdir. Şeker, kahvelerin kalori yoğunluğunu önemli ölçüde artırabilir ve besin profilini azaltabilir.

Mide dostu bir kahve keyfi mümkün: Kahve dokunursa ne yapmalı?

Eğer reflünüz varsa sabah kahvesinin semptomlarınızı artırabileceğini yukarıda açıklamıştık. Reflüye, huzursuz bağırsak sendromu veya inflamatuar bağırsak hastalığına sahipseniz ve kahvenin semptomlarınızı şiddetlendirdiğini fark ederseniz, sabah kahvesinin etkilerini hafiflemenin yollarını arıyor olabilirsiniz. İyi haber şu ki; bunun için kahveyi tamamen hayatınızdan çıkarmanıza gerek yok. Sabah kahvesini, midenizi yormayacak bir hale getirmenin birkaç yolu var:

  1. Soğuk demleme veya koyu kavrulmuş kahveleri deneyin: Bu tür kahveler daha az asidiktir, bu da bağırsaklarınız için daha kolay sindirilebilir olacakları anlamına gelir.
  2. Kahve içmeden önce bir şeyler yiyin: Kahveyi bazı yiyeceklerle birleştirmek, sindirimi kolaylaştırır ve mide üzerindeki yoğunluğunu azaltır. Ancak asitli oldukları için et, tahıl veya şeker yemekten kaçının. Bunun yerine meyve, sebze veya avokado gibi sağlıklı yağları tercih edin.
  3. Uyandıktan sonra en az bir saat bekleyin: Pek çok sağlık uzmanı, kahveyi uyandıktan en az bir saat sonra içmenizi tavsiye ediyor. Bunu yapmak, doğal sirkadiyen ritmi desteklemenin yanı sıra, günün ilerleyen saatlerinde ikinci bir bardağa ihtiyaç duyma olasılığınızı azaltabilir; bu da bağırsaklarınız için iyidir.
  4. Genel kahve tüketimini azaltın: Uzmanlar kahve tüketimi konusunda aşırıya kaçılmaması gerektiği konusunda hemfikir. Eğer günde 3- 4 bardak kahve içiyorsanız, bunu 1 veya 2’ye düşürmeyi deneyin. Çoğu insan kahveyi uyarıcı olarak kullanıyor ve enerji artışı için gün boyunca çok fazla kahve içiyor. Bunu yapmak, kesinlikle mide rahatsızlıklarına yol açabilir.
  5. Bir alternatif bulun: Bazen kahveye geçici olarak ara vermek gerekebilir. Böyle bir durumda sabah kahvesini siyah çay veya matcha gibi alternatif bir kafeinli içecekle değiştirmeyi deneyebilirsiniz.
  6. Daha az asidik kahve markaları arayın: Kahve konusunda sayısız seçenek var ve bazı markalar, kahvelerini daha az asidik olacak şekilde üretebilir.
  7. Süt ekleyin: Yakın zamanda yapılan bir ön araştırmaya göre, kahveye süt eklemek, kahvedeki polifenoller ve sütteki amino asitlerin özel kombinasyonu nedeniyle anti-inflamatuar etkileri artırabilir.

Kaynaklar: mindbodygreen, eatthis

İlginizi çekebilir: Sabah kahveniz demlenene kadar yapabileceğiniz 5 dakikalık mobilite egzersizleri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale