X

Kahkaha meditasyonu nedir, nasıl yapılır?

Huzur, sakinlik, sükûnet, odaklanma, zihni susturma, içe dönüş… Meditasyon denildiğinde akla ilk gelen kelimeler genelde bu ya da benzeri söylemler. Kendimizle ilişki kurmamıza olanak veren, sakinleştiren, huzursuzluk verici düşüncelerle olan ilişkimizi ve dolayısıyla stres seviyemizi düzenlememize yardımcı olan meditasyonu kahkahalar atarak da yapabileceğinizi biliyor muydunuz? 1970’li yıllarda stand-up dünyasının ikonik ismi, şimdilerde ise 50’den fazla albümü ve atölyeleriyle kahkaha atmanın iyileştirici etkisini insanlarla paylaşan Laraaji, oldukça sosyal bir eylem olan ve etkileşime dayalı kahkaha eyleminin meditatif bir yönünün olduğunu söylüyor.

Komedyenlik kariyerini çok erken noktalamış olsa da, Laraaji, kahkahanın herkesin kullanması gereken, dönüştürücü ve nihayetinde iyileştirici bir araç olduğunu savunuyor. Laraaji, onlarca yıldır, zihin, ruh ve beden sağlığı iyileştirmek için kahkahanın nasıl güçlü bir araca dönüştürülebileceğiyle ilgili bilgisini dünyanın dört bir yanından insanlarla paylaşıyor. 2016 yılında Kapadokya’da gerçekleşen Cappadox Festival’de hem konser hem de meditasyon oturumu düzenleyen Laraaji’nin özellikle sabah uygulanabilecek, 15 dakikalık kahkaha meditasyonu tekniğini tüm detayları ve adımlarıyla sizler için bir araya getirdik.

Ağız

Kahkaha meditasyonunun ilk adımı elbette ağzınızı gülmek üzere hareket ettirmeye başlamak. Laraaji, ağız kenarlarındaki ve göz kenarlarındaki kaslarda hafif bir baskı oluşturan gülümseme hareketinin terapötik bir etkisinin olduğunu, zorla da olsa gülümseme hareketi yaptığımızda tıpkı gerçekten güldüğümüz zamanlardaki gibi beyinde dopamin salınımının tetiklendiğini ve kendimizi çok daha tatmin olmuş hissettiğimizi söylüyor.

Gülümseme hareketinden sonra ise gülme meditasyonunun ilk adımı için hazırsınız. İlk gülme tipinde, ağzınız kapalı şekilde, uğultuya benzer, kafanızda titreşimlerini hissettiğiniz yüksek sesler çıkarmaya çalışın. Titreşimleri hissettiğiniz anlarda, ağzınızı yavaş yavaş açarak uğultunuzu küçük kahkahalara dönüştürmeye başlayın. Bu adımda acele etmemeniz ve uğultunun yarattığı titreşimleri hissetmek için kendinize zaman tanımanız önemli. Bu geçişi yapmaya başladığınızda hipofiz ve epifiz bezleriniz uyarılacak ve vücudunuzda endorfin başta olmak üzere mutluluk hormonları salınmaya başlayacak.

Boğaz

İlk adımın sonrasında dikkatinizi ağzınızdan ve yüzünüzden boğazınıza getirin. Bir elinizi boğazınıza rahatça yerleştirin ve çıkardığınız titreşimini boğazınızda hissedebileceğiniz bir ses çıkarmaya başlayın. Sonrasında bu sesin boğazınızdan gelen bir kahkahaya dönüşmesine izin verin. Boğazınızdan attığınız kahkaha yumuşak, neredeyse duyulmayacak kadar sessiz olabilir ancak bunu denerken vücudunuzun gevşek ve mümkün olabildiğince rahat olmasına izin verin.

Laraaji, gülümsemenin ve kahkahanın çoğumuz için mutluluk ve kırılganlık gibi duygularla özdeşleştirildiğini, bu nedenle de özellikle zor zamanlardan geçerken sesimizi kahkaha gibi yumuşak tonlarda değil, daha sert tonlarda kullandığımızı ve sesimizdeki bu sertliğin bedenimizde kasılma ve ağrı gibi semptomlarla kendini gösteren negatif bir enerji akışına sebep olabildiğini söylüyor. Kahkaha meditasyonu yapmak bu anlamda, stresli olduğumuz zaman doğal olarak ortaya çıkan, sesimizdeki ve bedenimizdeki o katılığın ve sertliğin etkisini hafifletiyor ve enerjimizin dengelenmesine yardımcı oluyor.

Göğüs kemiği

Kafadan başlayıp boğazla devam ettiğimiz kahkaha meditasyonun bir sonraki aşamasında göğüs kemiğine iniyoruz. Göğüsün gülmeyle ilişkilendirilen iki bölgesi bulunuyor. Bunlardan birincisi göğüs kemiğinin hemen altındaki timus bezinin bulunduğu kısım (sternum), diğeri ise bir sonraki aşamada yönergelerini ayrıca paylaşacağımız kalp. Timus bezi, vücuttaki enfeksiyonlarla savaşan T hücrelerinin olgunlaşmasını kolaylaştıran bir bez ve bu anlamda bağışıklık sisteminin önemli bir destekçisi.

Elinizi boğazınızın bittiği, göğüs kafesinin başladığı noktadaki sert kemiğe yumruk yaparak yerleştirin ve nazik hareketlerle bu bölgeye vurarak timüs bezinizi uyarmayı deneyin. Yavaş yavaş bunu yaparken, boğazınızdaki sesi göğsünüzdeki bölgeye doğru yönlendirmeye çalışın. Kahkahanızı kasıtlı olarak abartılı hale getirin ve mümkün olabildiğince yüksek sesle, coşkulu kahkahalar atmak için kendinize izin verin.

Kalp

Göğüs kemiğinin hemen altında bulunan kalbimiz de kahkaha meditasyonun önemli bir öğesi. Hepimiz kalbimizin neyle mutlu olduğunu, ona nasıl davranılmasını istediğimizi çok iyi biliyoruz: Nezaketle, şefkatle, sevgiyle… Bu nedenle kahkaha meditasyonunun bu aşamasında, bu kez çok daha huzurlu, yumuşak ve sakin bir sesle boğazınızdan çıkardığınız sesleri göğsünüze yönlendirmeye çalışın. Bir elinizi kalbinizin tam üstüne koyarak, bu bölgedeki titreşimleri duyumsamaya çalışın. Bu sesin kalbe özgü, nazik, şefkatli, kucaklayıcı ve sevgi dolu bir kahkaha olduğunu zihninizde imgeleyin.

Karın

Göğüs bölgesindeki uyarılmayı tamamladıktan sonra, sırada nefes egzersizlerinde de kritik bir öneme sahip olan karın bölgesi var. Diyaframın ve pek çok hayati organın bulunduğu karın boşluğunu kahkahayla uyarmak, iç organlara adeta masaj etkisi yaparak rahatlama sağlayabiliyor. Diyafram sayesinde çok daha kolay hale gelen karından kahkahaların Laraaji’nin meditasyon tekniğindeki amacı, tamamen iç organları rahatlatmak ve dışsal bir uyaranla çalışmalarını daha düzenli hale getirmek. Kahkaha seslerini bu kez göğsünüzden karnınıza indirin ve diyaframdan verdiğiniz derin nefeslerle birlikte ağız dolusu kahkahalar atın. Bir yandan da hayal gücünüzü kullanarak, derinden gülmenin karın bölgenizdeki tüm organları nasıl hareket ettirdiğini zihninizde imgelemeye çalışın.

Akciğerler

Kahkaha egzersizinin son aşamasında amacımız, akciğerlerdeki beklemiş ve bayat havanın vücuttan dışarı atılmasını sağlamak. Yoga ve nefes egzersizlerinin büyük bir çoğunluğunda sıklıkla kullanılan bu pratikte, diyafram da kullanılarak akciğerlere alınan derin ve uzun nefesler, yine aynı şekilde diyaframdan, derin ve uzun şekilde dışarı veriliyor. Bu nefes alışverişleri sırasında atacağınız derin kahkahalar aslında tüm sisteminizi havalandırmanızı ve metabolizmaya daha fazla oksijen alınmasını sağlıyor. Tıpkı gerçekten kahkaha atarken olduğu gibi, kendinizi zorlayarak da olsa, karın kaslarınızı ve diyaframınızı hareket ettirerek derin bir nefes alın ve nefes verirken kahkahalar atarak içinizdeki tüm havayı dışarı boşaltın.

Tüm aşamaları yaklaşık 3-4 dakika boyunca sürdürebilir, kendinizi iyi ve mutlu hissettiğiniz adımlarda daha uzun zaman geçirebilirsiniz. Gülme krizine girerek günün geri kalanında kahkahalarınızı kontrol etmekte zorlanabilirsiniz. Ancak bu egzersizlerin eğlenmek, kahkahanın iyileştirici gücünü keşfetmek ve meditatif etkisinden faydalanmak için tasarlandığını unutmayın. Her sabah yaklaşık 15 dakikanınızı ayırarak yapabileceğiniz kahkaha meditasyonunun tüm adımlarını mümkünse belirtilen sırayla yapmaya çalışın. Uygulama sırasında herhangi bir adımı yanlışlıkla atlarsanız ya da bir şeyleri eksik yaptığınızı fark ederseniz gülümsemeyi sürdürerek kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. 15 dakikalık bu kısa deneyimden sonra, gün içinde içinizden gelen, doğal ve spontane kahkahalarınızı daha özgür atabildiğinizi ve kendinizi tutmadığınızı görebilir, hayattaki küçük mutluluk anlarını hem bedeninize, hem zihninize hem de ruhunuza fayda sağlayacak şekilde değerlendirebilirsiniz. Üstelik kahkahanın bulaşıcı olması da cabası!

Tüm adımları ve detayları öğrendikten sonra bu meditasyonun nasıl uygulandığını izlemek isterseniz Laraaji’nin demo videosunu izleyebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Gülerek vücudunuzu ve ruhunuzu rahatlatın: Kahkaha yogası

Kaynak: Wallpaper

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale