X

Kağıt kalem ikilisinden vazgeçemeyenlere müjde: Yazarak çalışmanın faydaları bilimsel olarak kanıtlandı

Son yıllarda modadan dekorasyona, resimden modadan müziğe retro akımı aldı başını gitti. Akıllı telefonlara bağlanabilen eski moda telefon ahizeleri de gördük, polaroid fotoğraf makinesine ve hatta daktiloya dönüşü de tattık. Retro akımının başlıca faydalarından biri de kurşun kalem, defter ve ajandaya dönüş oldu. Pek çok insan, kurdukları alarmın yerine eskiden olduğu gibi ajandalar tutmaya başladı, öğrenciler yazarak çalışmaya döndü. Hal böyle olunca, bu konuda araştırmalar yapılması da kaçınılmazdı elbette.

Yazarak çalışmanın ve ajanda tutarak programlarımızı takip etmenin bilimsel olarak kanıtlanmış 3 faydası var. Bu 3 faydayı, yayınlanmış makalelerin ışığında siz Uplifers okurları için inceledik:

Kalem, klavyeden büyüktür.

Princeton Üniversitesi ve UCLA’in Psychological Science dergisinde yayınlanan 2014 tarihli ortak çalışması, ders boyunca elle not tutan öğrencilerin, bilgisayarla öğretmeninin her dediğini bilgisayara geçiren öğrencilerden daha başarılı olduğunu ortaya koydu. Kelimesi kelimesine dikte işlemi, her ne kadar daha çok ve kapsamlı notlar oluşmasını sağlasa da, konuyu anlamada bir fayda oluşturmuyor. Aksine, elle not tutan öğrenciler aldıkları bilgiyi işleyip, nota dönüştürecek şekilde kısaltırken çok daha fazla öğrenmiş oluyorlar. Dersin sonunda sorulan sorulara da daha yaratıcı, daha “kendi sözcükleriyle” yanıtlar verebiliyorlar.

Bu çalışma, yazarak çalışmanın daha iyi kavrama ve hatırlamaya yardımcı olduğunu göstermiş oldu.

Elle not tutan öğrenciler aldıkları bilgiyi işleyip nota dönüştürürken çok daha fazla öğrenmiş oluyorlar.

Karalamalar hafızayı güçlendirir.

Telefonda konuşurken önündeki kağıda bir şeyler çiziktirmeden duramayanlardan mısınız? İyi haber: Karalamalarınız, konuştuklarınızı daha iyi hatırlamanıza yardımcı oluyor. 2009 yılında Journal of Applied Cognitive Psychology’de yayınlanan bir çalışmada, bir etkinliğe katılacak insanların isimlerinin sıralandığı bir telefon kaydı 40 katılımcıya dinletildi. Katılımcıların yarısı mesajı dinlerken karalama yaptı, diğerleri sadece mesajı dinledi. Sonunda önceden bilgisi verilmemiş bir hafıza testi yapılan kişilerden, karalama yapan grupta olanların yüzde 29 oranında daha çok isim hatırladığı ortaya çıktı.

Önünüzdeki kağıdı karalarken görülüp toplantıya dikkatinizi vermemekle itham edildiğinizde bu çalışmayı müdürünüze gösterebilirsiniz.

Yaratıcılık yazmayı, yazmak yaratıcılığı tetikliyor.

San Fransisco Eyalet Üniversitesi’nden psikolog Kevin Eschleman’ın 2014 tarihli çalışması, yazmak gibi yaratıcı aktivitelere katılanların hem profesyonel hem de özel hayatlarında yüksek performans gösterdiğini ortaya koydu. Yaratıcılığın artması ayrıca kişilerin problem çözme becerilerini de geliştirdi. Farklı iş gruplarından 400’den fazla çalışanın katıldığı çalışmada, her iş grubunda yazmak gibi yaratıcı işlemlerin kişileri olumlu yönde etkilediği gösterildi.

Gelecek yılın birbirinden yaratıcı ajanda ve defter tasarımlarına göz atarken, yazmanın rahatlatıcı etkisinin yanı sıra bilimsel olarak kanıtlanmış faydalarını da göz önünde bulundurmanızı öneririz.

İlginizi çekebilir: Günlük tutmanın hayatınıza katacağı yepyeni özellikler

Kaynaklar:

brit+co

HelpScout

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!
İlgili Makale