X

Kadınlar saçlarıyla toplumsal cinsiyet rollerine meydan okuyor: Benim saçım #EzberlerinÖtesinde diyen kadınlar bir arada!

“Kadın dediğin uzun saçlı olur!” Bu cümleyi kadın, erkek fark etmeksizin, hepimiz mutlaka duymuşuzdur. Toplumsal cinsiyet rolleri ve beklentiler kadınların yaşamının her alanına etki ediyor. Öyle ki, kadınların saçlarıyla ilgili bile toplumsal bir beklenti söz konusu. Kadınların yüzde 80’inin eleştirilmeyeceğini bilse daha cesur bir saç modelini tercih edeceğini biliyor muydunuz? Peki kadın dediğin gerçekten uzun saçlı mı olur sadece? Hayır. Kadınlar kısa, uzun, pembe, mavi, kırmızı, kıvırcık, düz, kısacası kendilerini güzel hissettikleri her saçla kadındır! 

Dove da bu düşünceden hareketle benim saçım #EzberlerinÖtesinde diyen kadınları bir araya getirdi. Kısacık kestirdiği saçlarıyla uzun zamandır oldukça konuşulan ünlü oyuncu Birce Akalay, Dove Marka Müdürü Özge Acarbay ve reklam filminden aldığı ilhamla saçlarını değiştiren Aslı Kızmaz, Dove’un #ezberlerinötesinde kampanyası için bir araya gelerek, kadınlara “saçlarınızı içinizden geldiği gibi yapmakta özgür olun” çağrısında bulundu.

Tüm dünyada tek tip ve kusursuz güzellik anlayışına meydan okuyan ve güzelliğin tanımsızlaştırılması gerektiğini savunan Dove, ideal güzellik dayatmalarının başında gelen saçlara odaklanarak, tüm kadınları saçlarıyla ezber bozmaya davet etti.

Hazal Filiz Küçükköse, Buse Terim Bahçekapılı ve Burcu Binici’nin de davetli olarak katıldığı lansmanda Türkiye’de yaşayan kadınların saç gerçekleri ve Dove’un #ezberlerinötesinde kampanyası konuşuldu.

2017 yılında yayınladığı Gerçek Güzellik Yemini ile kampanyalarında modellerle çalışmadığını ve bundan sonra tüm reklam kampanyalarında yer alacak “Fotoğraf Hilesi Yoktur Damgası” ile de hiçbir kadın imajında dijital fotoğraf hileleri kullanmadığını taahhüt eden marka, #ezberlerinötesinde reklam kampanyasında saçlarıyla ezber bozan gerçek kadınları kendi hikayeleriyle ekrana taşıdı.

Tüm kadınları saçları konusunda özgür olmaya ve etiketleri yok saymaya davet eden Dove, saçları ile dayatmalara meydan okuyan ünlü isimleri de yanına alarak bu çağrısını yineledi ve saçlarında değişim isteyen ama toplumsal baskılar ve etiketler yüzünden buna cesaret edemeyen tüm kadınlar adına benim saçım #ezberlerinötesinde dedi.

Saçın kadınlar için çok önemli bir aksesuar olduğunu ve ideal güzellik kalıplarına meydan okurken saçları ile ezber bozan kadınların gücünü de ortaya koymak istediklerini belirten Dove Marka Müdürü Özge Acarbay: “Türkiye’de Kadınların Saç Gerçekleri ile ilgili bir araştırma gerçekleştirdik ve gördük ki kadınların %84’ü saç konusunda baskıya maruz kaldıklarını düşünüyor. Tam da bu nedenle, pek çok kadın aslında saçlarında değişim yapmak isterken toplum baskısından çekinerek bu değişim isteğine engel oluyor. Araştırmada yer alan kadınların yüzde 80’i eleştirilmeyeceğini bilse daha cesur bir saç modelini tercih edeceğini söylüyor.

Baskıdan neden mi bu kadar korkuyorlar? Çünkü çok saç konusunda belirgin etiketler var. Mesela yine araştırmaya katılan kadınların, yüzde 85’i bir annenin çok uzun veya dağınık saçlı olmaması gerektiğini düşünüyor ve yüzde 52’si de 65 yaşında saçlarını kısa ve rahat hayal ediyor. Yaş ve anne olmak başlı başına bir etiket! İşte biz de #ezberlerinötesinde kampanyamızla kadınlara etiketlere, başkalarının ne diyeceğine takılma, kendin ol, cesur ol demek istedik. Daha önce Dove olarak; yaş, beden ölçüleri ve kilo gibi kadınlara dayatılan ideal güzellik kalıplarına rakamlar üzerinden başkaldırmıştık, bu sefer de saçla ilgili etiket tabusunu yıkmak istedik!” dedi.

Ünlü oyuncu Birce Akalay ise Dove’un yeni kampanyasına verdiği destek ile ilgili olarak şunları söyledi: “Dove’un reklam filmini görür görmez aklıma saçlarımı kestirdiğim ilk zamanlar geldi. İşte dedim, bu söylem yani #ezberlerinötesinde tam bana göreymiş. Kalıplaşmış güzellik anlayışının dışında, kendimizi nasıl iyi hissediyorsak öyle güzeliz. İşte bu kadar! Dove’un bu kampanya ile dikkat çekmek istediği etiketler ya da çevre baskısı gibi konuları, saçlarımı kestirdiğim zaman yaşadıklarımdan yola çıkarak kendime çok yakın buldum, o nedenle de burada olmayı, bu kampanyayı desteklemeyi ve kadınlara içinden geldiği gibi ol mesajını vermek istedim.”

Dove’un yeni reklam filminden ilham alarak saçlarını değiştirdiğini söyleyen Aslı Kızmaz ise “Tüm hayatım boyunca saçlarım dahil pek çok konuda değişim yaratmaktan, cesur davranmaktan, içimden geleni yapmaktan kaçınmadım. Saçlarımı farklı dönemlerde ve çok farklı tarzlarda kullandım. Kısacık kestirdiğim de oldu, alt kısmını gök kuşağı gibi rengarenk kullandığım veya kızıl ve upuzun sarı yaptığım da… Bu aralar yine bir değişim isteğindeydim, bu isteğimin böylesi cesur bir kampanyayla bütünleşmesi çok güzel oldu. Bu sayede kadınların saçları konusunda daha cesur olmalarını sağlayacak bir motivasyon yaratabilirsem ne mutlu bana!”

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale