X

Kadın olmanın zorlukları ve ‘magic cup’ mucizesi

Kadınları anlamak neden bu kadar zor? Onlara huzur içinde yaşayabilecekleri bir yuva sunmak, onların özgürce dolaşabilecekleri sokaklar yaratmak? Neden biz kadınlar için hayat bu kadar zor, hiç düşündünüz mü? Hele de son 10 yılda Türkiye’de, dünyada, hatta bizim minicik adamız Kıbrıs’ta bile yaşananlar resmen kanımı donduruyor…

Her an bana ya da sevdiğim birisine zarar gelecek mi acaba diye yaşamak nasıl büyük bir stres, nasıl bir gerginlik beni ancak kadınlar anlar.

Peki ya sadece kadınlar ve de genç kızlar mı? Hayır tabii ki! Çocuklarımız, hayvanlarımız, doğamız hatta bebeklerimiz ne çekti bu yalan dünyanın elinden, hele de erkeklerden…

Söylenecek o kadar çok şey var ki ama zaten herkesin, her kadının, her aklı selim insanın söyleyeceğinden çok da fazla bir cümlem yok aslında inanın. Yapılacak ise tek bir şey var! Ne yazık ki yitirilen canları geri getiremesek de, caydırıcı cezalar ve yasalar ile ileride yaşanacak acıların önü kesilebilir, tabii istenirse…

Kadınlar için hayat sanki çok kolaymış gibi, bir de her ay regl döngüsü yaşıyor olmamızı empati yeteneği en kuvvetli erkek bile anlayamaz inanın…

Adet sancısı mı desem, Premenstrüel sendrom (PSM) kabusu mu desem, yazın sanki ayarlamış gibi hafta sonu ya da tatil günlerimize denk gelip bizi bitiren gücü mü desem… Hangisinden daha çok rahatsızlık duyuyordum diye sorsalar inanın Sophie’s Choice der susardım…

Evet di-li geçmiş zaman kullandım, çünkü tam 2 senedir bu sorunlarım tamamen yok olmuş durumda. Çünkü pandeminin başından beri araştırıp da almak istediğim menstrüel kap (adet kabı) alma cesaretini 2 sene önce gerçekleştirmiş ve tam da bugünlerde ilk aldığım markayı kullanmaya başlamıştım. O günden sonra çevremdeki tüm kadınlara ‘ısrarla’ adet kabı kullanmalarını söylüyor olmam, sevgili dostlarımda sanki bir pazarlamacıymışım ya da dünyada kullanılan her adet kabından komisyon alıyormuşum havası yaratıyor olsa da 🙂 Aslında ilk günden beri söylediğim bir cümleyi sizlerle yeniden paylaşmak istiyorum: “Bence dünyanın en büyük buluşu adet kabı, ikincisine ise elektrik diyebilirim.”

Şaka gibi değil mi, belki şimdi öyle geliyor ama yanlış duymadınız! Kullanan tüm kadınların yıllardır bu rahatlıktan kendimi nasıl mahrum etmişim diye düşünüyor olmaları inanın bunun en büyük ispatı…

1930’lu yılların başından beri var olan magic kaplar (bence ismi bu şekilde olmalıydı ve bu satırlar itibariyle bu şekilde kullanmayı tercih ediyorum) bizlerin hayatına bu kadar geç giriş yapmış olsa da, hiç girmemesinden iyidir diyor ve magic kap ile ilgili birkaç bilgi paylaşmak istiyorum.

Esnek ve tıbbi sınıf silikon kullanılarak yapılan magic kapların kullanım ömrü markasına göre elbette değişkenlik gösterse de, 10 yıla kadar ömrü olan markalar bulunmakta. Yine aynı şekilde değişkenlik gösteren bir diğer süre ise gün içerisindeki kullanımları. 8-12 saat arası kullanabileceğiniz magic cuplar markalarına göre farklı boyutlarda seçenek sunuyorlar. Benim çok kanamam oluyor küçüçük kap onca kanı nasıl tutsun diye düşünüyorsanız eğer, yapılan araştırmalara göre regl döngüsünde vücudumuzdan çıkan kan 400-500 mililitreyi geçmediği için bu konudaki endişelerinizi de bir kenara bırakıp kendiniz için uygun olan magic cup markasını bulabilirsiniz. Ayrıca neredeyse tüm markaların sitelerinde sizleri en doğru kap boyuna yönlendirmek açısından yapılan kısa testler olduğunu da belirtmek isterim.

Bir süre büyük bir heyecan ve rahatlıkla kullandıktan sonra, dünyadaki tüm magic kapları almak istediğimi fark edip yeni bir marka arayışına girdiğim sırada başka bir marka ile daha tanışmıştım. Ve şimdi her ikisini de severek kullandığımı belirtmek isterim. Markaların isimlerini öğrenmek için benimle iletişime geçebilirsiniz.

Kullanım esnasında denize girebilmemizi sağlıyor, adet sancısından nasıl oluyorsa kurtarıyor, pis ve rahatsız hissi ortadan kaldırıyor, doğaya her ay onlarca atık çıkartmıyor, saat başı arkanızı kontrol etmenizi gerektirmiyor, kullanırken varlığını unutturuyor ve asla hissettirmiyor, her ay cebinizden para çıkmasını önlüyor, tüm bunlar benim sayabileceğim faydaları arasında yer alıyor.

Ne diyelim; kadınların hayatlarındaki sorumluluklarını, korkularını, acılarını, zorluklarını hatta hayatta kalma mücadelelerini bitiremem elbet ama olur da bu yazı vesilesiyle hayatına adet kabını dahil eden bir kişi bile olursa ve de onun hayatını bir yönde bile olsa rahatlatabilirsem ne mutlu bana…

Bebeklerimize, çocuklarımıza, kadınlarımıza, hayvanlarımıza, doğamıza, erkeklerimize, var olan tüm masum canlılara zarar verilmeyeceği içten bir dünya dileyerek veda ediyorum sizlere bugün…

Barış ve huzur bizlerle olsun!

İlginizi çekebilir: Yalanın 50 tonu ya da öyle bir şey

Gizem Okut: 1986 yılında İstanbul'da doğdum ve Kıbrıslı'yım. 2010 yılında DAÜ'de Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünü bitirdikten sonra Londra'da moda yazarlığı da dahil olmak üzere moda ile ilgili kurslara katıldım. Bir buçuk senelik bir Londra macerasının ardından tatil için gittiğim İstanbul'da ailemle kalmaya karar verdim ve İstanbul'da çeşitli firmalarda Stil Editörlüğü, Sosyal Medya Yönetimi, Müşteri İlişkileri gibi farklı pozisyonlarda çalıştım. 2016'da Kıbrıs'a geri dönmem ile birlikte üniversite yıllarımda staj yaptığım ve ülkenin en eski otellerinden olan Dome Hotel'de Misafir İlişkileri ve Sosyal Medya Yönetimi pozisyonlarında 2 yıl çalıştım. Daha sonra turizm sektörüne ait olmadığıma karar vererek ani bir kararla birbirinden tamamen farklı sektörlerde, birbirinden farklı işlerde çalıştım ve çalışmaya da devam ediyorum. Yazı yazmak, kitap okumak, müzik dinlemek, plajda vakit geçirmek gibi vazgeçemeyeceğim hobilerimin yanı sıra, seramik objeler yaratmak, bahçe ile uğraşmak, farklı tarifler denemek gibi hobilerim de mevcut. Şu hayattan istediğim üç şey; sağlık, barış, huzur.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale