X

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanına görünmeniz için 13 önemli sebep

Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı kimdir?

Kadının genital yol hastalıkları yani “jinekolojik” problemleri ile ayrıca gebelik, doğum, lohusalık evreleriyle ki buna da “obstetrik” diyoruz, ilgilenen doktor grubudur.

Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanına genel olarak tavsiye edilen yılda bir kez rutin muayeneler için başvurulmasıdır. Ancak genital bölge ile ilgili tüm problemlerde belki de acil olarak ulaşmamız gereken branş budur.

Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanına neden ve ne zaman gidelim?

1. Genel jinekolojik sağlık kontrolü:

Yılda bir yapılması gereken bu muayenede jinekolog, kadının yaşına göre değerlendirmeler yapar. Bir önceki seneye göre olan değişiklikleri saptar. Erkenden teşhis ve tedavi edilebilecek bir durum kadının tüm yaşamını etkileyecek ve çözüme kavuşturulacak bir durum olabilir.

2. Genital muayene:

Jinekoloğunuz, vajinal akıntılar, kaşıntı ve yanmalar, anormal kanamalar, genital bölgede çıkan deri lezyonları, cinsel yolla bulaşan hastalıkların belirtileri, adetle ilgili problemleri, idrar yollarıyla ilgili sorunları, menopoz ile ilgili problemleri değerlendirir, testler yapar ve tedavilerini düzenler.

3. Düzensiz adet kanamaları:

Adetle ilgili sorunlar jinekolojinin en sık görülen şikayetlerini oluşturur. Kanamanın zamansal olarak düzensiz olması, aşırı miktarda olması, uzun sürmesi, şiddetli ağrılar ile birlikte olması ya da ara kanamalar yaşanması halinde jinekoloğa hızlıca başvurulmalıdır.

4. Doğum kontrol yöntemleri:

Cinsel olarak aktif iseniz ve hamile kalmayı planlamıyorsanız, doğum kontrol yöntemleri hakkında jinekolog ile görüşmelisiniz. Hangi yöntem ne kadar güvenilir? Sizin için en uygunu hangisi? Ne kadar süre ile korunmayı planlıyorsunuz? Tüm bu soruların cevapları ile seçmeniz gereken yöntemi size yine jinekoloğunuz söyleyecektir.

5. Smear testi:

Smear testi cinsel aktivitesi başlamış kadınların yılda bir kez yaptırması gereken, rahim ağzı kanserinin erken tarama testidir ve hayat kurtarabilir. Muayene masasında, ağrısız, ince bir fırça yardımı ile rahim ağzından alınan örnek patolojiye gönderilir ve şanslıysak daha rahim ağzı kanseri olmadan önceki basamakları tespit etmemizi sağlar.

6. Meme muayenesi:

Rutin senelik muayenede (kişinin kendi kendine yaptığı muayeneler haricinde) jinekolog meme değerlendirmesi yapar. 40 yaş üstü ise meme muayenesine mammografi ve meme ultrasonu da eklenir.

7. Seksüel problemler:

Ağrılı cinsel ilişki, cinsel ilişkinin hiç gerçekleşememesi, vajinismus gibi sorunlarda sebep organik ya da psikolojik olabilir. Jinekolog ilk değerlendirmeyi yaparak genital bölgede herhangi bir yapısal bozukluk olup olmadığını belirler.

8. Vajinal akıntılar:

Kadının normalde mevcut olan fizyolojik akıntısının renginde farklılaşma, kaşıntı ya da yanma eklenmesi durumunda jinekolog muayenesi şarttır. Basit bir mantar infeksiyonundan ciddi seksüel temasla geçen hastalıklara kadar giden geniş bir penceresi olan vajinal enfeksiyonlar kadının daha sonraki doğurganlık durumunu da etkiler.

9. İdrar yolları ile ilgili sorunlar:

İdrar yaparken yanma, çok sık idrara çıkma, idrarda kan görülmesi, bele vuran ağrı gibi durumlarda idrar yolu iltihabı söz konusu olabilir. Jinekolog idrar testi, idrar kültürü gibi testler yaparak enfeksiyon tedavisini düzenler.

10. Menopoz:

Kadının adetlerinin düzensizleşmeye başlamasından itibaren tamamen kesilmesi döneminde yaşadığı, sıcak basmaları, vajinal kuruluklar, psikolojik sıkıntılar, osteoporoz gibi durumlar için de jinekolog değerlendirmesi gerekir. Yapılan testler ve kişinin durumuna göre verilecek ilaç destekleri bu dönemin çok rahat geçirilmesini sağlayacaktır. 

11. Ergenlik dönemi:

Kız çocuklarının ergenlik dönemine girmesi ve ilk adet görmesinden itibaren düzenli bir jinekolog takibine girmesi çok önemlidir. İlk muayene özellikle kız çocuklarını korkutmadan yapılacak bir ultrason ile rahim ve yumurtalıkların değerlendirilmesi, adet dönemi hakkında bilgilendirme ve rahim ağzı kanserinin aşısının anlatılması ve yaşına uygun olarak başlatılmasını kapsar.

12. Gebelik ve doğum:

Hamileliği planlarken yapılması gerekenler hakkında görüşme ve muayeneler için  jinekoloğunuzu görmeniz gerekir.

Hamile kaldığınızdan şüphelendiğiniz ilk andan itibaren ultrason ile gebeliğin takibi, yapılması gereken testler, anne adayı olarak sağlıkla gebeliğinizi tamamlayabilmeniz için tüm tıbbi destek ve tedaviler kadın hastalıkları ve doğum uzmanının işidir.

Doğumun normal ya da sezaryenle ne şekilde olursa olsun, anne ve bebeğin en sağlıklı şekilde gerçekleşmesi  yine kadın hastalıkları ve doğum hekiminin karar vereceği ve gerçekleştireceği bir süreçtir .

13. Lohusalık:

Doğumdan hemen sonraki ve altı hafta sonraki muayene lohusanın hem bedensel hem de ruhsal sağlığı açısından gözetimi yine jinekolog tarafından yapılır.

Özetle, jinekoloğun bir kadının ilk ergenlik döneminden hayatının sonuna kadar tüm evrelerindeki yeri bir başka önemli. Kadın genital ve üreme sağlığı için bu muayeneler ihmal edilmemeli.

 

İlginizi çekebilir: Yeni nesil doğum kontrol haplarının 13 bilinmeyen faydası

Op. Dr. Evrim Aksoy: 1976’da Adana’da doğdu. İlk orta ve lise eğitimini Adana’da tamamladıktan sonra 1998’de İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu. İstanbul Tıp Fakültesinde 17 ay Anatomi ihtisası yaptı, hemen ardından Kadın Hastalıkları ve Doğum ihtisasına başladı. 2004 yılında Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesinde ihtisasını tamamladı. 2011 yılında Yeditepe Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum bölümünden IVF (tüp bebek) eğitimi sertifikasını aldı. Çeşitli özel hastanelerde görev aldıktan sonra son olarak Memorial Hastaneler grubunda kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olarak çalışmaktadır. Özel ilgi alanlarında gebelik ve doğum genital estetik ve bozukluklarının onarımları ve seksüel fonksiyon bozuklukları, Ergen jinekolojisi, Seksüel yolla bulaşan hastalıklar ve tedavileri yer almaktadır.

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale